HD'nin 28/05/2018 gün ve 2016/23739 E.-2018/6295 K. vb.) Doktorinde, garanti kapsamında malın, tamiri mümkün değilse, tamir süresi aşılmış veya tamir yapılmasına rağmen mal tekrar arızalanırsa, bu tür durumlarda tüketicinin diğer seçimlik hakları dışında kalan bedel iadesi talebini sadece satıcıya karşı kullanabileceğine yönelik görüşler bulunmakla birlikte, bu görüşe katılmak mümkün olmayıp, bu tür durumlarda, 6502 sayılı Yasa'nın 56/3 maddesinde ve yukarıda belirtilen Garanti Yönetmeliği'nin 8. ve 9. maddelerinde yapılan düzenlemeler gereğince, tüketici diğer seçimlik hakları kapsamında kalan misli ile değişim talebi ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesini satıcı ile birlikte üreticiye ve ithalatçıya karşı da kullanabilir. Bu durumda, üretici ve ithalatçı, bedel iadesi veya yenisi ile değişim taleplerinden tüketiciye karşı satıcı ile birlikte müteselsilen sorumludur....
NOter satış sözleşmesi ile aracı 42.527,00 TL ye satın aldıklarını, aracın ayıplı çıkması nedeniyle davalıya iadesi ile araç bedeli olarak ödenen paranın ve yapılan masrafın ihtar tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmesini, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde aracın ayıplı hali ile ayıpsız hali arasındaki farkın ve yapılan masrafların yasal faiziyle birlikte davacıya verilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Somut olayda, davacı, 27.12.2010 tarihinde satın aldığı aracının kilometresi ile oynanmış ve hasarlı olması nedeniyle ayıplı olduğunu iddia ederek satış bedelinin iadesi ya da ayıplı araç satılması nedeniyle 4.000,00 TL. nin davalıdan tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davalı bedel iadesi şartlarının oluşmadığını savunmuştur. Mahkemece, dava konusu ayıbın sadece aracın km'sinin indirilmesinden kaynaklandığı, sözleşmeden dönme yerine semenin indirilmesinin hakkaniyete daha uygun olduğu ve buna göre davacının zararının 1.500,00 TL olduğu, davacının diğer taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle sözleşmeden dönerek bedelin iadesi talebininin reddine karar verilmiştir. Alınan bilirkişi raporunda dava konusu aracın kilometresinin indirilmiş olması nedeniyle gizli ayıplı olarak satıldığı tespit edilmiştir. Satıcı ayıpların varlığını bilmese bile bundan davacıya karşı sorumludur. Davalı satıcının ayıba karşı tekeffül borcu bulunmaktadır....
Davalı Dumankaya A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde; sözleşmenin yapılmasından yedi ay sonra sözleşmeden dönüldüğünü, dönme cezasının hesaplanarak davacının alacağından mahsup edilmesi gerektiğini, mahkemece kusur yönünde yapılan değerlendirmenin isabetli olmadığını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. C....
Somut olayda, yukarıdaki yerleşik Yargıtay uygulamaları da nazara alındığında, davacı taraf dava dilekçesinde terditli olarak sözleşmeden dönme, bedel iadesi, ayıpsız misli ile değişim, ücretsiz onarım ve bedel iadesi taleplerinde bulunmuş, 19/11/2019 tarihli duruşmada davacı vekili yine terditli olarak öncelikle ayıpsız misli ile değişim, olmadığı takdirde sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, olmadığı takdirde araçtaki ayıbın ücretsiz onarım ve gizli ayıp sebebiyle yapılacak ücretsiz onarımdan kaynaklı değer kaybından kaynaklı bedelin tahsilini talep etmiş ve yerel mahkemece davacı tarafa hangi seçimlik hakkı kullandığı hususu açıkça hasrettirilmeksizin terditli taleplerden satıcı davalı aleyhine sözleşmeden dönme ve bedel iadesine hükmedilmiş, bunun sonucu olarak ta üretici/ithalatçı davalı yönünden husumet yokluğu sebebiyle usulden red kararı verilmiş olmasının ve dolayısıyla davacı/tüketiciye ayıp sebebiyle aracın satış tarihi olan 2017 yılında yürürlükte bulunan ve uyuşmazlığa uygulanması...
Mahkemece, yargılama aşamasında keşif yapılmış ve uzman bilirkişiden rapor alınarak, dava konusu taşınmazdaki gizli ayıp niteliğinde olan hususların onarımı için yapılması gereken masraf hesaplattırılarak bu bedel üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı, seçimlik haklarından sözleşmeden dönme hakkını seçmiş olduğuna ve mahkemece dava konusu taşınmazdaki ayıpların gizli ayıp olarak kabul edilmesine göre ayıpların niteliği dikkate alındığında davacının sözleşmeden dönme seçimlik hakkının kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki sözleşmeden dönme ve bedel iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK'nın 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2021 tarihinden itibaren 4.270,00 TL'ye çıkarılmıştır. Hüküm, karar tarihi itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kurulu Kararı uyarınca Yargıtay'ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir....
Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme. Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir. Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir.” Alıcı seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir....
ASHM'nin 2018/105 Esas sayılı dava ile itiraz ettiğini, davanın reddine karar verildiğini, yapılan görüşmelerin netice vermediğini, araca ödenen beledin iadesi konusunda iş bu davayı açmak zarureti doğduğunu bildirerek, davalı tarafından davacı müvekkiline gizli ayıplı olarak 10/08/2017 tarihinde satılan 42- EB-403 plakalı aracın alım ve satım sözleşmesinin feshine, müvekkilin araç için ödemiş olduğu 36.000 TL'sinin 10/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ödenmesi koşulu ile aracın davacıya iadesine, bu mümkün olmadığı takdirde, ayıplı araç satılması nedeniyle belirlenecek bedel indiriminin (tazminatın) 10/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu, tüm dosya kapsamına göre; davacı ile davalı ----- ---- düzeltme ve ----- ayarı düzeltmesine dair mal ve hizmet satın alımına ilişkin anlaşma yapıldığı ve fatura düzenlendiği uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık satıma --- --- ayıplı olup olmadığı---- süresinde yapılıp yapılmadığı, davacının sözleşmeden dönme hakkı olup olmadığı, ödediği bedelleri talep edip edemeyeceği noktasında çıkmaktadır. Ticari satışlarda ayıp ihbarı TTK'nın 23/1-c maddesinde düzenlenmiş olup, genel olarak taşınır satışlarında ayıptan sorumluluk TBK'nın 219 vd maddelerinde düzenlenmiştir. TBK'nın 227. maddesinde de ayıp halinde alıcının seçimlik hakları belirtilmiştir. TBK 227. Maddenin 1. Fıkrası 1. Bendinde alıcının satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme hakkı olduğu düzenlenmiştir....