bildirdiğini, müvekkilinin bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme hakkının kullanılması için davalıya yaptığı müracaatın reddedilmesi nedeniyle bu davayı açtığını, bu nedenlerle sözleşmeye aykırı olarak teslim edilmeyen ve bu nedenle ayıplı olan malın satım bedeli olan 15.530,00 TL'nin faiziyle birlikle davalıdan tahsiline karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 28/12/2021 NUMARASI : 2021/212 ESAS - 2021/587 KARAR DAVA KONUSU : Sözleşmeden Dönme, Bedel İadesi (Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucu verilen yerel mahkemenin yukarıda tarih ve numarası yazılı kararına karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacının, 25/08/2016 tarihinde davalılardan Opel Samsun bayisinden 2016 model Opel İnsignia 1.6 NB Spor Model aracı 0 Km olarak satın aldığını, satın alma esnasında aracın bakım periyodlarının 15 bin km veya 1 yıl olduğu bilgisinin kendisine verildiğini, aracın donanımsal özellikleri gereği araçta bulunan bilgi ekranının, herhangi bir arıza, yağ eksilme ya da bakım aralığı yaklaşması durumunda uyarı vereceğinin bilgisinin verildiğini, araçla birlikte teslim edilen kitapçıkta da aynı bilgilere yer verildiğini, müvekkili...
Bu nedenle ayıplı mal nedeniyle satıcı sözleşme ilişkisi nedeniyle tüketiciye karşı seçimlik hakların tamamından (bedel iadesi, yenisi ile değişim, bedelde indirim, onarım ve tazminatlar) sorumludur. Üretici ve ithalatçı ise, sadece misli değişim ve onarım talep edilmesi durumunda, satıcı ile birlikte müteselsil sorumlu olur. Somut ihtilafta; davacı dava dışı tüketiciler tarafından ilgili tüketici hakem heyetine karşı ayıplı mal nedeniyle başvurularda bulunulduğu, dava dışı tüketicilere yapılan ödemelerin rücuen davalıdan tahsilini talep etmiş olup, dosya içeriğine göre tüketici tarafından "Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme" hakkı kullanılarak ürünün bedeli satıcıdan iade alınmıştır. 6502 sayılı TKHK.11/2.maddesi hükmünde yapılan düzenleme uyarınca, tüketici bedel iadesi talebini sadece (sözleşme ilişkisi içinde bulunduğu) satıcıya karşı kullanabilir....
Ve 56. maddesine göre ve Garanti Belgesi Yönetmeliği 9.maddesi gereğince sözleşmeden döndüğünü ve Ayıplı malın bedel iadesi seçimlik hakkını kullandığını yani müvekkil tarafından yapılan ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte bedel iadesi talebinin olduğunu şifaen mağaza çalışanlarına ve yazılı olarak ihtarname davalılara ihtaren bildirildiği, sözleşmeden döndüğünden dolayı ayıplı saati teslime hazır olduğunu, bu nedenle dava konusu sözleşmeden döndüğü sebebiyle ayıplı mal için ödemiş olduğu bedeli yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.Davacı taraf tarafından dosyaya sunulan 19.03.2020 tarihli dilekçe de dosyadaki mevcut belgeler ile saatteki derin çiziklerin nedeninin tespiti , saatteki çizik ve hasarlara kordonunun kopması saatin düşmesinin yol açmış olma ihtimalinin değerlendirilmesini , saatin 4 kez garantiye gitme nedeninin müvekkilden kaynaklanıp kaynaklanmadığı incelenmesi talep edilmiştir....
sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava, ayıptan doğan haklardan öncelikle sözleşmeden dönme, olmazsa bedel farkından ibaret tazminatın tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne, dava konusu biçerdöverin misliyle değiştirilmesine karar verilmiş bu karar davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; -Esasa ilişkin itirazlarının; davacı tüm ürünlerin ayıplı olduğu yönündeki iddiaları ile sözleşmeden dönme talebinde bulunmuşsa da, satış sözleşmesinde yer alan ürünlerin ayıplı olup olmadığı sorunu sağlıklı biçimde çözümlenebilmesi için öncelikle yeterli şekilde inceleme ve araştırma yapılması konusunda uzman bilirkişiden rapor alındığını, -Karyola baza kapak demiri, fren, karyola orta dikmesini, gardırop yan tablası ve komidin üst tablası değiştirilerek, koltuk kolçağındaki gevşemenin verilecek servis hizmetiyle giderilecek ayıplar olduğu tespit edildiğini ve bu ayıpların giderilme maliyeti 1.800,00- TL olarak hesaplandığını, -Bilirkişi tarafından tespit edilen ayıp bedeli, ürün bedelinden kat ve kat düşükken, sözleşmeden dönme ve bedel iadesi hakkının kullanılması hakkın kötüye kullanımı niteliğinde olduğunu, Türk Medenî Kanunu’nun 2. maddesinin 2.fıkrasında öngörülen hakkın kötüye kullanılması yasağı...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: DAVA; sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır....
Satıcı, Tüketiciyi bu haklardan herhangi birini kullanmaya zorlayamaz. dava konusu olayda davacı tercih hakkını sözleşmeden dönerek bedel iadesi yönünde kullanmış olup, satın alınan koltuklardaki ayıpların davacının kullanımından kaynaklanmayıp fabrika çıkışlı imalat hatası olduğu anlaşıldığına göre mahkemece davacının talebi doğrultusunda, davanın bedel iadesi yönünden kabulüne karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 14.7.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
seçimlik haklarını terditli olarak kullanmak istediğini ileri sürerek öncelikle malın ayıplı olduğunun tespitine, sonrasında malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin ve yapmış olduğu masrafların müvekkiline iadesi taleplerinin yerine getirilmesine, taleplerinin gerçekleşmesinin mümkün olmaması halinde ise ödenen bedelin (24.000,00 TL) ve yapmış oldukleri masrafların iadesi (17.700,00 TL) ile birlikte sözleşmeden dönmüş sayılmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde 17/12/2019 tarihli kararla; "(...) dava konusu aracın davacı tarafından dava açıldıktan sonra üçüncü kişilere satıldığı, davacının dava konusu araç üzerinde tasarruf yetkisinin sona erdiği, davacının iş bu davada talep ettiği sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin kabulü halinde dahi, sözleşmenin tasfiyesi gereği aracı satıcıya iade etme edimini yerine getirmesine imkan bulunmadığı, dolayısıyla iş bu dava ve talep açısından davacının aktif husumet ehliyetini haiz olmadığı anlaşılmakla (...)" gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; aracın ayıplı olarak satıldığını, davalıların sorumlulukları bulunduğunu, Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette de bulunduklarını, davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu beyanla istinaf talebinde bulunmuştur....