"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşme feshinin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, eczacı olduğunu, Bağ-Kur,SSK ve Emekli Sandığı ile anlaşmalı olduğunu, birçok eczane hakkında yapılan müfettiş incelemesi sonucu 2003 ve 2004 yıllarına ait sözleşmeler gereğince toplam 14 yıl süreyle sözleşmelerin feshine karar verildiğini, hakkında yapılan Savcılık soruşturması üzerine takipsizlik kararı verildiğini, sözleşmelerin feshinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, sözleşmelerin fesih kararının iptalini istemiştir. Davalı, yapılan işlemde usulsüzlük olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....
Sözleşme tarafları arasındaki uyuşmazlık, kira sözleşmesinin süresinin bitimi nedeniyle değil, kiracı - kiralayan ilişkisi nedeniyle, kira sözleşmesinin uygulanmasından doğduğundan, bu davada; kira sözleşmesinin feshinin hukuka uygun olup, olmadığının adli yargıda incelenebileceği ve devamında, işyerinin tahliyesi için adli yargıda dava açılması gerektiği sonucuna varılmıştır. Açıklanan nedenlerle dava konusu işlem hukuka uygun olduğundan; işlemin iptali yönünde verilen temyize konu kararın bozulması gerektiği oyu ile aksi yönde oluşan Daire kararına katılmıyorum....
İtibar edilerek hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre, satışı yapılan taşınmazın satış sözleşmesinde herhangi bir açıklamasının olmadığı, taşınmazın sözleşmeye uygun olarak kullanıma hazır hale getirilmediği, taşınmazda 2+1 kişi için kullanıma uygun olduğu, satış sözleşmesinde ise 4 kişilik (+1) kişi göründüğü, sözleşme ile teslim edilenin birbiri ile uyuşmadığı, 4+1 yerine 2+1 yapıldığı, tesisin tamamlandığı dolayısıyla tapu devri ve tesisin tamamlanması dışındaki sözleşme hükümlerinin davalı tarafından yerine getirilmediği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki sözleşmenin 4. maddesinde, şirketin satılan taşınmazı vekaletnamenin tesliminden itibaren 21 gün içerisinde teslim etmeyi taahhüt ettiği görülmüştür. Söz konusu sözleşme incelendiğinde tapuda pay devrini içeren bir sözleşme olduğu anlaşılmaktadır. Davacının sunduğu sözleşme ve 07/06/2015 tarihli sözleşme devir protokolüne göre ödemesi gereken 15.000,00-TL olarak davalıya ödediği sabittir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşme feshinin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere ... kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili ... ..ile davalı vekili ... ... ... (...) gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Birleşen davada davacı vekili, taraflar arasındaki sözleşmelerin davalının fatura bedellerini ödememesi nedeniyle haklı olarak davacı tarafından feshedildiğini, fesih tarihinden sözleşme süresi sonuna kadar geçecek sürede iki sözleşme nedeniyle toplam 31.126,92 TL kazanç kaybına uğradığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL'nin, 08.01.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle toplam 42.848,62 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Asıl ve birleşen davada davalı vekili, sözleşme gereğince yapılan ifanın ayıplı olduğunu, sözleşme feshinin haklı olmadığını ve kâr mahrumiyetinin bulunmadığını savunarak, asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir....
teminatı olarak düzenlenen senede dayalı ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali talebinin de kabulü gerektiği gerekçesiyle davacının istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden hüküm kurulmasına, davacının sözleşmenin feshinin tespiti talebinin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, itirazın iptali talebinin kabulüne karar verilmiştir....
sözleşme numarası ile ... Projesi-29328 Ada, 5 Parsel sayılı taşınmazın yapım işi ile ilgili Yüklenici Ana Sözleşmesi isimli Eser Sözleşmesi akdedilmiş olduğu, asıl dosya davalısı tarafından sözleşmenin feshedildiği, asıl dosya davacısı tarafından sözleşmenin haksız feshedildiği iddia edilerek alacak, maddi manevi tazminat istemiyle asıl davanın açıldığı, uyuşmazlığın çözümü için öncelikle asıl dosya davalısı tarafından yapılan sözleşme feshinin haklı olup olmadığının tespiti gerekmektedir. Bu kapsamda yukarıda ayrıntılarına yer verilen ve dosya kapsamına göre denetime elverişli bulunan bilirkişi raporu da asıl dosya davacısı yüklenicinin geciktirdiği işlerin ayrı ayrı belirtildiği, yapılan imalatlardaki eksik ve kusurlu işlerin varlığının tespit edildiği hususları gözetildiğinde asıl dosya davalısı işveren ...'ın sözleşme feshinin haklı sebebe dayandığı kanaati oluşmuştur....
; Mahkememizce davanın kabulüne karar verilerek, taraflar arasında düzenlenen 10/02/2016 tarihli finansal kiralama sözleşmesini feshinin tespitine, sözleşme konusu olan bir adet LASSER MVD57 MTC 30M TİPİ ELEKTRONIC EMROIDERY MACHINE MAKİNESİNİN davacıya iade ve teslimine, dava konusu malın aynen iade ve teslimi mümkün bulunmazsa iik'nun 24.maddesi gereğinin icra müdürlüğünce yerine getirilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı şirket ile 9.9.2007 tarihinde yapılan sözleşme ile devre tatil hakkı sahibi olduğunu, ancak 12.6.2010 tarihli protokol ile sözleşmenin iptali ile ödenen 25.000 TL. nin iadesinin kararlaştırıldığını, ancak bedelin takibe rağmen iade edilmediğini ileri sürerek hasız itirazın iptali ile % 40 tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalı, davalının protokol gereğince karşılıklı yükümlülükleri yerine getirmediğini savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşme ifa ile son bulduğundan sözleşmenin feshinin haksız olduğu tespiti davasında hüküm kurulmasına yer olmadığına, 27.196,00 TL kesin teminat bedelinin teminatın irat kaydedildiği 22.01.2008 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, tarafların temyizi üzerine Dairemizin 27/09/2017 tarih, 2015/21287 esas 2017/8661 karar sayılı ilamı ile davanın ticari dava olmadığı bu nedenle de......