Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı tanığı Mahkememizce celbedilerek dinlenmiştir. 27/03/2023 tarihli bilirkişi raporunda "Dosyada yer alan tüm bilgi, belge ve yukarıda yer alan değerlendirmeler sonucunda ve nihai takdirin Mahkememize ait olmak üzere taraflar arasında geçerli bir rekabet yasağı anlaşmasının bulunduğu, davalının rakip sayılabilecek bir firmada çalışarak rekabet yasağı anlaşmasını ihlal ettiği, rekabet yasağı anlaşmasının kapsamının TBK m. 445 kapsamında aşırı nitelikli olduğu ve sayın mahkemece sınırlandırılması gerektiği , gerek TBK m. 182/3 gerekse de TBK m.445/2 gözetilerek cezai şart miktarının taraflarca anlaşılan miktardan indirilmesi gerektiği, Mahkememizce Sözleşmenin 7.10 maddesi yer alan 24 aylık brüt ücret üzerinden cezai şart 150.377,04 TL hesaplanmış olup, davacı tarafından 149.000 TL talep edildiği, coğrafi bakımdan ve konu bakımından oldukça geniş olan bir rekabet yasağının süre bakımından 3 ilâ 6 ay arasında olabileceğinin değerlendirilmesi neticesine göre 3 ay için 18.797,13 TL ve...

    KARŞI OY Dava, rekabet yasağı sözleşmesinden kaynaklanan cezai şartın tahsili istemine ilişkindir....

      yasağı sözleşmesine aykırı tutum ve davranışlar sergilediğini, taahhütnamenin 4. maddesine aykırı olarak davalı işçinin 14/04/2014 tarihinde bünyesinde teknik eleman olarak çalıştığını ileri sürerek müvekkili ve davalı arasında imzalanan rekabet yasağı sözleşmesinin 5'inci maddesinde kararlaştırılan 30.000,00 USD tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsili talep ve dava etmiştir....

        Rekabet yasağına aykırılık koşulları, haksız rekabet ile aynı mahiyette olduğundan, davacı firma cezai şartın bir unsuru olan haksız rekabetin gerçekleşmesi durumunda cezai şartı aşan bir zararın varlığı iddia ve ispat ettiği takdirde tazminat talebinde bulunabilir. (İstanbul BAM 13. HD., 2018/631 E.,2019/400 K., 13/03/2019) Bu doğrultuda, rekabet yasağı sözleşmesi ile belirlenen rekabet yasağı süresini 1 yıl olduğu gözetilerek davacının işten ayrıldığı tarih olan 10/02/2018'den başlayarak 1 yıl süren rekabet yasağı süresinin 10/02/2019 tarihlerinde tamamlandığı gözetilerek yalnızca bu dönem içerisindeki kayıtlar tazminat hesabında dikkate alınmalıdır. Ayrıca bu dönemde davalı yanın kurmuş olduğu şirketin hizmet verdiği gerçek ve tüzel kişilerden yalnızca davacının müşterileri ile olan sözleşmeler hesaplanmalıdır. Davalının kurmuş olduğu şirketin tüm iş hacminin hesaplanması ve bunun haksız rekabet gereği elde edilen tazminat olarak belirlenmesi mümkün değildir....

          Rekabet yasağına aykırılık koşulları, haksız rekabet ile aynı mahiyette olduğundan, davacı firma cezai şartın bir unsuru olan haksız rekabetin gerçekleşmesi durumunda cezai şartı aşan bir zararın varlığı iddia ve ispat ettiği takdirde tazminat talebinde bulunabilir. (İstanbul BAM 13. HD., 2018/631 E.,2019/400 K., 13/03/2019) Bu doğrultuda, rekabet yasağı sözleşmesi ile belirlenen rekabet yasağı süresini 1 yıl olduğu gözetilerek davacının işten ayrıldığı tarih olan 10/02/2018'den başlayarak 1 yıl süren rekabet yasağı süresinin 10/02/2019 tarihlerinde tamamlandığı gözetilerek yalnızca bu dönem içerisindeki kayıtlar tazminat hesabında dikkate alınmalıdır. Ayrıca bu dönemde davalı yanın kurmuş olduğu şirketin hizmet verdiği gerçek ve tüzel kişilerden yalnızca davacının müşterileri ile olan sözleşmeler hesaplanmalıdır. Davalının kurmuş olduğu şirketin tüm iş hacminin hesaplanması ve bunun haksız rekabet gereği elde edilen tazminat olarak belirlenmesi mümkün değildir....

            Rekabet yasağı sözleşmesinin geçerli olabilmesi için, davalı işçinin iş akdinin devamı sırasında işyerinin önemli müşteri çevresi veya üretim yönünden ticari sırlarına vakıf olabilecek bir pozisyonda çalışmış ve ayrıldıktan sonra yasaklı süre içerisinde rakip bir işyerinde çalışmaya başlaması veya kendisinin bu tür bir faaliyeti icra etmesi, önceki işyerinde edindiği bilgileri yeni işyerinde kullanmasının önceki işverene önemli zarar verebilme ihtimalinin varlığı gereklidir. Yani, rekabet yasağı kaydı karşısında, işverenin somut bir zarara uğraması gerekmemekte olup, işçinin yaptığı iş nedeniyle edindiği bilgileri, çalışmaya başladığı başka bir rakip işletmede kullanarak davacı işverene önemli ölçüde zarar verme ihtimalinin bulunması aranmaktadır. Madde açık hükmünden de anlaşıldığı üzere, rekabet yasağı ihlalinin gerçekleşebilmesi için, davalı işgörenin eylemleri ile davacı işverene önemli ölçüde zarar verilmesi veya bu zarar ihtimalinin bulunması şarttır....

            Madde açık hükmünden de anlaşıldığı üzere, rekabet yasağı ihlalinin gerçekleşebilmesi için, davalı işgörenin eylemleri ile davacı işverene önemli ölçüde zarar verilmesi veya bu zarar ihtimalinin bulunması şarttır....

              İş sözleşmesi devam ederken işçinin sadakat borcu gereği zaten rekabet yasağı bulunduğundan bu konuda ayrı bir anlaşmanın varlığına gerek yoktur. Rekabet yasağının ihlali halinde işveren, iş sözleşmesine aykırı davranıştan ötürü sözleşmeyi haklı nedenle feshedebileceği gibi, varsa zararının tazminini de isteyebilecektir. Türk Borçlar Kanunu'nun rekabet yasağının sona ermesini düzenleyen 447.maddesinde iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız olarak ya da işçi tarafından haklı nedenle feshedilmiş olması halinde rekabet yasağının sona ereceği düzenlenmiş olup, haklı fesih müessesesinin iş hukuku ilkeleri çerçevesinde ticaret mahkemesince değerlendirilmesinin güçlüğü ortadadır. Uyuşmazlığın kaynağı iş sözleşmesi olduğundan Türk Borçlar Kanununun 444 ve devamı maddelerine dayalı olarak İş Kanunu kapsamında işçi sayılan kişinin, rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali nedeniyle açılan cezai şartın tahsiline ilişkin davalarda iş mahkemeleri görevlidir....

                İş sözleşmesi devam ederken işçinin sadakat borcu gereği zaten rekabet yasağı bulunduğundan bu konuda ayrı bir anlaşmanın varlığına gerek yoktur. Rekabet yasağının ihlali halinde işveren, iş sözleşmesine aykırı davranıştan ötürü sözleşmeyi haklı nedenle feshedebileceği gibi, varsa zararının tazminini de isteyebilecektir. Türk Borçlar Kanunu'nun rekabet yasağının sona ermesini düzenleyen 447. maddesinde iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız olarak ya da işçi tarafından haklı nedenle feshedilmiş olması halinde rekabet yasağının sona ereceği düzenlenmiş olup, haklı fesih müessesesinin iş hukuku ilkeleri çerçevesinde ticaret mahkemesince değerlendirilmesinin güçlüğü ortadadır. Uyuşmazlığın kaynağı iş sözleşmesi olduğundan Türk Borçlar Kanununun 444 ve devamı maddelerine dayalı olarak İş Kanunu kapsamında işçi sayılan kişinin, rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali nedeniyle açılan cezai şartın tahsiline ilişkin davalarda iş mahkemeleri görevlidir. Yargıtay ..........

                  Rekabet etmeme taahhüdünü içeren bu sözleşmeyle işçi işverene karşı hizmet sözleşmesinin bitiminden sonrasına yönelik olarak menfi bir yükümlülük, bir yapmama borcu altına girmektedir. Başka bir deyişle rekabet yasağı sözleşmesi ile işçinin ekonomik faaliyet özgürlüğüne ve ekonomik geleceğine kısmen dahi olsa sınırlama getirilmektedir(Sabah Altay, Türk Borçlar Kanunun Hükümlerine Göre İşçi ile İşveren Arasında Yapılan Rekabet Yasağı Sözleşmesi, MÜHF-HAD, C.14, sy.3, s.179 vd.). Rekabet yasağı kaydının geçerli olabilmesi için işçinin, hizmet ilişkisi içinde olduğu işverenin müşteri çevresi ve üretim sırları gibi ticari sırları bilebilecek bir pozisyonda çalışması ve bu bilgileri önceki işverenle rakip durumunda olan yeni işveren ile paylaşabilme ihtimalinin varlığı yeterlidir. Bu anlamda, ayrılan işcinin yeni işyerinde aynı pozisyonda çalışması da şart değildir....

                  UYAP Entegrasyonu