Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davaya konu somut olayda, dosya kapsamına göre; davacı Kurum, 02.01.2006 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu vefat eden Bağ-Kur sigortalısının hak sahiplerine ödenen tedavi giderinden oluşan Kurum zararının rücan tahsilini talep etmiş, mahkemece istemin reddine karar verilmiştir. 25.02.2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren, 13.02.2011 tarihli 6111 sayılı Yasa'nın 59. maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 98. maddesi değiştirilmiş, anılan değişiklik ile trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı esası getirilmiştir. 6111 sayılı Kanun'un, yayımı tarihinde yürürlüğe giren geçici 1. maddesi ile de, bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri, yine Sosyal Güvenlik Kurumu...

    Davaya konu somut olayda, dosya kapsamına göre; davacı Kurum, 12.09.2009 tarihinde meydana gelen trafik-iş kazası sonucu yaralanan sigortalıya ödenen tedavi giderinden oluşan Kurum zararının rücan tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile araç sürücüsü davalı ... ve sigorta şirketine yönelik söz konusu icra takibinin devamını talep etmiş, mahkemece istemin kabulüne karar verilmiştir. 25.02.2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren, 13.02.2011 tarihli 6111 sayılı Yasa'nın 59. maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 98. maddesi değiştirilmiş, anılan değişiklik ile trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı esası getirilmiştir. 6111 sayılı Kanun'un, yayımı tarihinde yürürlüğe giren geçici 1. maddesi ile de, bu Kanunun yayımlandığı...

      nun amir hükümlerine göre, davalı şirketin 2017-2018 yıllarına ait Ticari Defterlerinin tasdik yönünden lehine delil teşkil etmekte olduğunu, davacı ile davalı arasındaki ticari ilişki olduğu ve bu ilişkinin 30.08.2017 tarihinde başladığının tespit ve kanaatine varılmış olduğunu, davalının 20.10.2017 tarih ve 49 yevmiye numaralı kaydında dava konusu 40.000,00 TL lik çeki davacıdan teslim alıp, davacının alacak hanesine kaydettiğinin tespit edilmiş olduğunu, davalının aynı dava konusu çeki 02.08.2018 tarih ve 1364 yevmiye madde numaralı kaydı ile davacının hesabına borç kaydederek, davacının hesabından düşmüş olduğunu, davalının ticari defterlerine göre davacı ...’un, Davalı ... Boya İnş. ve Yapı Malz San Tic Ltd. Şti.’ye 20.749,70 TL borçlu olduğunun tespit edilmiş olduğunu bildirmiştir. 27/04/2021 tarihli celsede davalı şirket yetkilisi .......

        Mahkemesinin ... esas sayılı dosyasından rücan alacak davası açtığını, adı geçen şirketin ticaret sicilinden terkin edildiğini öğrendiklerini; bu sebeple, şirketin TTK geçici 7/15 gereğince ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. YANIT: Davalı yanıt dilekçesinde özetle; dava dışı ... İnşaat Müh. Enerji Turz. Besicilik Gıda İth. Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti’nin TTK’nın geçici 7’nci maddesi kapsamında 23/01/2014 tarihinde re’sen terkin edildiğini, şirket adresine kapatılma nedeni ile çıkan tebligatın ‘taşınmış’ notu ile iade geldiğini, yasal hasım durumunda olduklarını, tasfiyeye karar verilmesi halinde tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini, savunmuştur. DELİLLER : 1-Şirketin ticaret sicili özet bilgileri, 2-... Mahkemesinin ... E. sayılı dosyası, 3-Tüm dosya münderecatı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKÎ NİTELENDİRME : Dava, ticaret sicilindeki kaydı terkin nedeniyle silinen şirketin ihyası, istemine ilişkindir....

          Mahkemesinin ... esas sayılı dosyasından rücan alacak davası açtığını, adı geçen şirketin ticaret sicilinden terkin edildiğini öğrendiklerini; bu sebeple, şirketin TTK geçici 7/15 gereğince ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. YANIT: Davalı yanıt dilekçesinde özetle; dava dışı ... İnşaat Müh. Enerji Turz. Besicilik Gıda İth. Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti’nin TTK’nın geçici 7’nci maddesi kapsamında 23/01/2014 tarihinde re’sen terkin edildiğini, şirket adresine kapatılma nedeni ile çıkan tebligatın ‘taşınmış’ notu ile iade geldiğini, yasal hasım durumunda olduklarını, tasfiyeye karar verilmesi halinde tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini, savunmuştur. DELİLLER : 1-Şirketin ticaret sicili özet bilgileri, 2-... Mahkemesinin ... E. sayılı dosyası, 3-Tüm dosya münderecatı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKÎ NİTELENDİRME : Dava, ticaret sicilindeki kaydı terkin nedeniyle silinen şirketin ihyası, istemine ilişkindir....

            DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, binadaki hasar nedeniyle sigorta poliçesi kapsamında yapılan ödemenin rücan tahsili istemine ilişkindir. Davalı şirket tarafından yapılan fore kazık işlemi nedeniyle davacı şirket sigortalısına ait yan binada hasar oluşup oluşmadığı, hasardan davalı şirketin sorumlu olup olmadığı, sigortalı şirket ...... Makine Ltd Şti söz konusu binayı zemin değerlerine uygun yapıp yapmadığı, bina yapımında hata olup olmadığı, buna göre binadaki hasardan kimin sorumlu olduğu ve zarar miktarı noktasında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir. İnşaat mühendisliği yönünden dava dosyası kapsamında ve yerinde yapılan inceleme ve değerlendirmeler neticesinde , dava konusu binada taşıyıcı sistemde herhangi bir hasar gösterilmemiştir, sadece fabrika taban kaplamasında bazı çukurluklar görülmüş, ayrıca dış kuzey cephede duvar çatlaması tespit edilmiştir.Dava dosyasında davacı ...vekilinin dava dilekçesinde, Teknik üniversiteye yaptırılan tespitte söz konusu .........

              Mahkemece bağlanan gelirin rücan tahsili istemli birleşen davada verilen hüküm her ne kadar taleple bağlı kalınarak verilmişse de karar gerekçesinde kurumun davalılara rücu edebileceği miktarlar ve teselsül hatalı kurulmuştur. Yukarıdaki ilkeler ve kurum talebi de dikkate alınarak davalı işveren şirketin %75’e, davalı 3.kişinin de %50’ye karşılık gelen kusurdan sorumlu tutulmaları gerekirken karar gerekçesindeki tespitler isabetsiz bulunmuştur. O halde, davacı ve davalı şirket vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf istemlerinin esastan reddine dair verilen karar kaldırılarak ilk derece mahkemesince verilen karar bozulmalıdır. SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10....

                DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: DAVA; rücan alacak istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır. Dosyanın incelemesinde; dava dışı Ahmet Karacaoğlu'nun davalı şirketin işlettiği hastanede doktor olan Barbaros H. Tabak'a muayene olduğu, Barbaros H....

                İcra Dairesi'nin 2018/16023 esas ilamsız icra takibiyle davalıdan rücan tahsilini istediği, ödeme emrine süresinde itiraz üzerine asıl davayla birleşen İstanbul 11. Tüketici Mahkemesi'nin 11/06/2018 tarih 2018/320 esas 2018/422 karar sayılı davanın açıldığı, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verildiği, karara karşı asıl ve birleşen davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. Uyuşmazlık, davacının rücu koşullarının oluşup oluşmadığı noktasındadır. Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4 kısmında sigortacının işletene rücu hakkı düzenlenmiş, rücu edilebilecek haller sınırlı olarak sayılmıştır....

                TÜM DOSYA MUHTEVİYÂTI KÜLLÎYEN TETKÎK EDİLDİĞİNDE; Dava taraflar arasında taşımadan kaynaklı davacının dava dışı sigortalısına ödediği bedelin davalıdan rücan tazmini noktasında şartları oluştuğu gerekçesiyle davalı aleyhine yapılan icra takibine itirazın iptali davasıdır. Öncelikle ispat müessesesini açıklamakta fayda var. Bilindiği üzere, hakim, davada hangi vakıaların ispat edilmesini tespit ettikten sonra, bu vakıaların kimin tarafından ispat edilmesi gerektiği sorusuyla karşılaşır; buna ispat yükü denir. Kendisine ispat yükü düşen taraf için, bu bir yükümlülük(mükellefiyet) değil, sadece bir yüktür(külfettir). Taraf kendisinin ispat etmesi gerektiği vakıayı ispat edemezse karşı taraf ve mahkeme onu mutlaka ispat etmesini isteyemez, bilakis kendisine ispat yükü düşen taraf , o vakıayı ispat edememiş sayılır....

                  UYAP Entegrasyonu