Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemesinin ...sayılı ilamı ile davalı için hükmedilen 2.500 TL yoksulluk nafakasının dava tarihi itibariyle aylık 300,00 TL indirilmesi ile davalıya bağlanan yoksulluk nafakasının her yıl %20 oranında arttırılması kararının değiştirilerek davalıya bağlanan aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasının her yıl ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 176/4.maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde nafakanın arttırılmasına veya azaltılmasına karar verilebilir. Bu bağlamda; nafakanın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. ./.. -2- Nafaka iradı, tarafların yaptıkları sözleşmeye dayansa bile indirilebileceği gibi tamamen de kaldırılabilir....

    O halde, mahkemece yapılacak iş; davacının iştirak nafakasının arttırılması yönündeki talebinin eğitim giderleri yönünden de boşanma ilamındaki protokolün infazında tereddüt oluşturmayacak şekilde ve iştirak nafakasının artış oranı yönünden HMK.nun 31.maddesi uyarınca davacıdan açıklatılarak, yine 2018- 2019 eğitim dönemine ilişkin müşterek çocuğun hangi okulda eğitim gördüğünün davacıdan sorularak bu kapsamda bildirilecek okuldan davacının yaptığı eğitim giderlerinin bulunup bulunmadığı sorularak sonucu uyarınca her iki dava hakkında karar verilmesi gerekir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı erkek tarafından boşanmadan sonra açılmış iştirak nafakasının azaltılması istemine ilişkindir. Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı erkeğin tüm istinaf istemlerinin HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Taraflar arasındaki yoksulluk - iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı ile 2014 yılında boşandıklarını,müşterek çocuk olan 2008 doğumlu . velayetinin tarafına verildiğini ve boşanma neticesinde kendisi lehine aylık 100,00 TL yoksulluk,müşterek çocuk için ise aylık 150,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini,aradan geçen sürede müşterek çocuk ve kendisinin ihtiyaçlarının arttığını,hükmedilen nafakaların yetersiz kaldığını ileri sürerek,aylık 100,00 TL’lik yoksulluk nafakasının 200,00 TL’ye;aylık 150,00 TL’lik iştirak nafakasının ise 300,00 TL’ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....

      Aile Mahkemesinin 2007/340 Esas sayılı ilamı ile davacı için aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasının 350 TL'ye artırılmasına hükmedildiğini, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/66 Esas ve 2010/52 Karar sayılı ilamı ile aylık 350,00 TL yoksulluk nafakasının 250 TL ye indirilmesine hükmedildiğini, aradan geçen zamanda yoksulluk nafakasının günün ekonomik koşullarına göre ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını, bu nedenle davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının aylık 600,00 TL 'ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde, talep edilen nafakaları ödeme gücünün olmadığını bu nedenle davanın reddini istemiştir....

        Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile; yoksulluk nafakasının 600,00 TL’ye, müşterek çocuk Nisa yönünden iştirak nafakasının 350,00 TL’ye, müşterek çocuk .... yönünden iştirak nafakasının 450,00 TL’ye indirilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-) Türk Medeni Kanununun 176/3.maddesinde yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkeme kararıyla nafakanın kaldırılacağı, 176/4.maddesinde ise tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde irad biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın artırılması yada azaltılmasına karar verilebileceği düzenlenmiştir....

          DAVA TÜRÜ : Boşanmadan Sonra Açılan İştirak Nafakasının Azaltılması-Yoksulluk Nafakası-Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından, kendi davasının reddi ve her iki davadaki hükmedilen vekalet ücretleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre yersiz görülen temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve eksik yatıralan 78.50 TL temyiz başvuru harcının temyiz edenden alınmasına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının azaltılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2013 tarihinden itibaren 1.820 TL'ye çıkarılmıştır.Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3-169 E-235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır.Hüküm, yıllık nafaka (farkı) miktarı itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kurulu kararı uyarınca Yargıtay'ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafakaı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık, mahkeme tarafından iştirak nafakasının azaltılması olarak nitelendirilmiş ve bu yönde hüküm kurulmuş bulunduğundan, inceleme görevinin Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarihli 263 sayılı kararının 2. maddesi ve 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren 12.02.2016 tarih 2016/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince inceleme görevinin Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait olduğu düşünülmektedir. Ne var ki dava dosyası Yargıtay 3....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen iştirak nafakasının azaltılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 70.45.TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, 2.20.TL bakiye temyiz harcının da temyiz eden davacıya yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere...

                  UYAP Entegrasyonu