nın beyanları dikkate alınarak, dolandırıcılık suçunu işlediğinin sübuta erdiğinden bahisle Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü'nün 8/6. maddesi uyarınca meslekten çıkarma cezasıyla cezalandırılmasının ve suçun müteaddit defalar işlenmesi nedeniyle Tüzüğün 15. maddesinin uygulamaması yönünde teklifte bulunulduğu, sonrasında 15/02/2011 tarihli yazıyla davacının son savunmasının istenildiği ve davacının yazılı olarak son savunmasının alındığı, Malatya İl Polis Disiplin Kurulunun …günlü, …sayılı kararı ile meslekten çıkarma cezası verilmesi teklifiyle dosyanın Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kuruluna gönderildiği, soruşturma raporundaki teklif ve İl Polis Disiplin Kurulunun kararı doğrultusunda Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun davaya konu …günlü, …sayılı kararıyla, davacının N.K. adlı şahsa yönelik fiili nedeniyle Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü'nün 8/6. maddesi uyarınca meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır....
çıkarma cezası ile cezalandırılması gerekmekte ise de aynı Tüzüğün 15. maddesinin uygulanması suretiyle 24 ay uzun süreli durdurma cezası ile cezalandırılması üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır....
TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü: Dava; serbest muhasebeci olan davacı tarafından, hakkında meslekten çıkarma cezası verilmesine ilişkin Konya Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası Disiplin Kurulu'nun … tarihli ve … sayılı kararın iptali istemiyle açılmıştır....
İdare Mahkemesince, davacının sübut bulan eylemlerinin hizmet içinde resmi sıfatın gerektirdiği itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlar kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden, memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak fiilini işlediğinden bahisle Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılması yönünde tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin (E) fıkrasında “Devlet memurluğundan çıkarma cezası”, bir daha devlet memurluğuna atanmamak üzere memurluktan çıkarma olarak tanımlanmış, söz konusu fıkrada "Memurluk sıfatıyla bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak," fiili ise devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren fiil ve haller arasında sayılmıştır. Dosyanın incelenmesinden, ......
TMK’nın 512. maddesi; “Mirasçılıktan çıkarma, mirasbırakan ancak buna ilişkin tasarrufunda çıkarma sebebini belirtmişse geçerlidir. Mirasçılıktan çıkarılan kimse itiraz ederse, belirtilen sebebin varlığını ispat, çıkarmadan yararlanan mirasçıya veya vasiyet alacaklısına düşer. Sebebin varlığı ispat edilememiş veya çıkarma sebebi tasarrufta belirtilmemişse tasarruf, mirasçının saklı payı dışında yerine getirilir; ancak, mirasbırakan bu tasarrufu çıkarma sebebi hakkında düştüğü açık bir yanılma yüzünden yapmışsa, çıkarma geçersiz olur.” hükmünü içermektedir. Somut uyuşmazlıkta; muris Ali Bozatlı'nın Adana 7....
Komiser muavini, komiser ve başkomiserlere meslekten çıkarma cezası dışında kalan öteki disiplin cezaları, ... C) Genel müdürlük merkez disiplin kurulu, emniyet hizmetleri sınıfı mensuplarından; 1. Genel müdürlük, il, öğretim ve eğitim kurumları kadrolarındaki (8) inci meslek derecesinden (5) inci meslek derecesine (Bu derece dahil) kadar olan personele meslekten çıkarma cezası dışında kalan öteki disiplin cezalarını, 2. İl emniyet kadrolarındaki komiser muavini, komiser ve başkomiserler hakkında meslekten çıkarma cezasını, 3. Genel müdürlük merkez kuruluşu ve öğretim ve eğitim kurumları kadrolarındaki komiser muavini, komiser, başkomiserler ile genel müdürlük merkez kuruluşunda görevli polis memurları hakkında bütün disiplin cezalarını, ... Verebilir." hükmüne, Ek 7. maddesinde de; " Disiplin Kurulunca verilen kararlardan: ......
Davacı tanığı, görevleri olmadığı halde davacıya ve kendisine hasta bakımı, taşınması, ameliyata hazırlanması, serum takıp çıkarma, damar yolu açma, idrar sondası çıkarma işlerinin yaptırıldığını, davacının görev yerinin sık sık değiştirildiğini ifade etmiştir. Her ne kadar mahkemece iş akdinin davacı tarafından haksız olarak feshedildiğinin kabulü ile kıdem tazminatı talebi reddedilmişse de tanık beyanı ile doğrulanan davacı iddiası kapsamında, davacıya görevi olmadığı halde hasta bakımı, taşınması, ameliyata hazırlanması, serum takıp çıkarma, damar yolu açma, idrar sondası çıkarma işlerinin yaptırıldığı, ayrıca davacının görev yerinin sık sık değiştirildiği bu durumun davacının çalışma koşullarının ağırlaştırılmasına yol açtığı, çalışma koşullarındaki bu değişiklikler için davacının yazılı muvafakatının alınmadığı bu nedenle davacının iş akdini haklı olarak feshettiği ve kıdem tazminatı alacağına hak kazandığı anlaşılmaktadır....
Mahkememizce dosya kül halinde bilirkişiye verilmiş bilirkişi tarafın- dan verilen raporda davalı kooperatifin ... tarihli genel kurul toplantısı hazirun cet- velinde adı yazılı olan davacının ... tarihindeki genel kurul toplantısı hazirun cetve- linde kayıtlı olmadığı, davacı tarafça her ne kadar ... tarihli karar ile müvekkilinin ihracına karar verildiği belirtilmiş ise de kooperatifler kanununun üyenin ana sözleşme de belirtilen sebepler ile çıkarılabileceğini üyelikten çıkarma yetkisinin genel kurulda olduğunu bundan önce yönetim kurulunun bu hususu genel kurulun gündemine çıkarması gerektiğini, ana sözleşme ile yönetim kuruluna yetki verilmediği sürece çıkarma kararını genel kurulun verebileceğini eğer verilmiş bir çıkarma kararı var ise gerekçeleri ile birlikte deftere yazıl- ması gerektiğini kooperatif aidatları ve sair yükümlülüklerini yerine getirmeyen üyeler hak- kında uygulanacak prosedürün kanunda belirtilmiş olduğu davacının üyelikten ihraç edilmesi ile ilgili prosedüre uygun...
İdare Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının, disiplin suçu işleyen davacı hakkında daha önce verilen aynı eyleme ait disiplin cezaları birbirinden bağımsız düşünülmeyeceğinden yönetmelik ve Ceza Hukuku tekerrür ilkeleri bakımından verilmesi gereken cezanın çıkarma cezası olduğu öne sürülerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49.maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir. Savunmanın Özeti : Yanıt verilmemiştir. Danıştay Tetkik Hakimi : … Danıştay Savcısı … 'ün Düşüncesi : Dava, davacıya verilen yükseköğretim kurumundan çıkarma cezasının iptali dileğiyle açılmış,İdari Mahkemesince dava konusu işlem iptal edilmiş,karar davalı rektörlükçe temyiz edilmiştir....
Dava, dava dilekçesindeki anlatım ile ileri sürülen sebepler birlikte değerlendirildiğinde İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemesinin kabul ettiği üzere 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 317 ve devamı maddelerde düzenlenen evlatlık ilişkisinin kaldırılması değil, aynı kanunun 510 ve devamı maddeleri kapsamında düzenlenen evlatlık görevlerini yerine getirmeyen davalının mirasçılıktan çıkarma (mirastan ıskat) istemine ilişkindir. Davanın nitelemesinin doğru şekilde yapılması halinde yani davanın evlatlık ilişkisinin kaldırılması mı yoksa mirasçılıktan çıkarma istemine mi ilişkin olduğunun tespiti halinde, başta davaya bakacak görevli Mahkeme değişeceği gibi, davanın hakdüşürücü süreye tabi olup olmaması, hakkın kullanılma şekli ve her iki dava türünün farklı sebeplere dayalı olması gibi önemli derecede ayrık hususlar olduğu dolayısı ile her iki dava türüne göre verilecek karar da farklı olacağı muhakkaktır....