"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Murazaanın giderilmesi-Müdahalenin meni Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı murazaanın önlenmesi ve müdahalenin meni davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 28.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
in krokili raporunda (A) harfi ile gösterilen kısmının paydaşlar arasında paylaşım gerçekleşene kadar davacılar ..., ... ve ... tarafından kullanılarak, yararlanılmasına, (B) harfi ile gösterilen kısmın paydaşlar arasında paylaşım gerçekleşene kadar davalılar ..., ..., ..., ..., ... ve ... tarafından kullanılarak yararlanılmasına, tarafların paylı mülkiyetinde bulunan 305 ada 5 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisi ... ...'in krokili raporunda (C) harfi ile gösterilen kısmının paydaşlar arasında paylaşım gerçekleşene kadar davacılar ..., ... ve ... tarafından kullanılarak yararlanılmasına, (D) harfi ile gösterilen kısmın paydaşlar arasında paylaşım gerçekleşene kadar davalılar ..., ..., ..., ..., ... ve ... tarafından kullanılarak yararlanılmasına karar verilmesi üzerine; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava, paylı mülkiyet üzere tapuda kayıtlı taşınmazlarda TMK'nin 693. maddesine dayalı kullanma ve yararlanma hakkının belirlenmesi istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, haksız fiil nedeniyle yaratılan murazaanın giderilmesi ve tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece de bu yönde hüküm kurulmuştur. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarih ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca, davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay (4.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay (4.) Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 26.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava paydaşlar arası elatmanın önlenmesi ve murazaanın giderilmesi istemine ilişkindir. Bilindiği üzere, görev, kamu düzeniyle ilgili olup yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetilmesi gereken bir usul kuralıdır. 6100 sayılı HMK’nin 2. maddesi Asliye Hukuk Mahkemelerinin, 4. maddesi Sulh Hukuk Mahkemelerinin görev alanını belirlemiştir. Sulh Hukuk Mahkemelerinin görev alanının düzenlendiği HMK'nin 4/ç bendi “Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları, görürler” şeklindedir. Bu düzenlemeden Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olup olmadığı hususunda özel yasalara atıfta bulunulduğu anlaşılmaktadır. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun Ek 1. maddesi “Bu kanunun uygulanmasından doğacak her türlü anlaşmazlık Sulh Hukuk Mahkemelerinde çözümlenir” hükmünü içermektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ortaklığın giderilmesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar, davalılardan ... Belediye Başkanlığı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, bir adet taşınmaz ortaklığının paydaşlar arasında satılarak giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece ortaklığın paydaşlar arasında satılarak giderilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, dava konusu edilen 21724 ada 5 nolu parselin sadece hissedarlar arasında satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiştir. Taşınmazın hissedarlar arasında satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilebilmesi için Türk Medeni Kanunu'nun 699/son maddesi hükmü uyarınca tüm paydaşların rızasının bulunması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Murazaanın meni-Kiracılık sıfatının tespiti Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı murazaanın meni ve kiracılık sıfatının tespiti davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davaya konu kiralananın 2886 sayılı yasa gereğince ihale ile kiraya verilip verilmediği araştırılarak ihale ile kiraya verilmiş ise buna ilişkin ihale ve kiralama evraklarının ilgili belediyeden temini ile evraka eklenmesi ve ondan sonra gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 30.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalılar, dava konusu taşınmazın satışının bütün ortaklar arasında yapılmasını savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 287 ada 17 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine, satışın ortaklar arasında yapılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Satışın paydaşlar arasında artırmayla yapılmasına karar verilmesi, bütün paydaşlar yanında davacı alacaklının da rızasına bağlıdır. Açık arttırma yoluyla satış yapılarak paydaşlığın giderilmesi TMK m. 699/III hükmüne göre iki şekilde yapılabilir. Bunlardan birincisi açık arttırmanın herkese açık şekilde yapılmasıdır. Diğeri ise açık arttırma yoluyla satışın paydaşlar arasında yapılmasıdır. Mahkemenin açık arttırma yoluyla satışın paydaşlar arasında yapılmasına karar verebilmesi davacı alacaklının ve tüm paydaşların iznine bağlıdır....
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. TMK'nın 699/3 maddesine göre, "Bölme istemi durum ve koşullara uygun görülmezse ve özellikle paylı malın önemli bir değer kaybına uğramadan bölünmesine olanak yoksa, açık artırmayla satışa hükmolunur. Satışın paydaşlar arasında artırmayla yapılmasına karar verilmesi, bütün paydaşların rızasına bağlıdır."...
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. TMK'nın 699/3 maddesine göre, "Bölme istemi durum ve koşullara uygun görülmezse ve özellikle paylı malın önemli bir değer kaybına uğramadan bölünmesine olanak yoksa, açık artırmayla satışa hükmolunur. Satışın paydaşlar arasında artırmayla yapılmasına karar verilmesi, bütün paydaşların rızasına bağlıdır." Somut olaya gelince; davalı vekili, duruşmada satışın paydaşlar arasında yapılmasını istediklerini belirtmiş ancak davacının bu konuda beyanı alınmamıştır....
Olayımıza gelince; mahkemece, dava konusu edilen ... parsel sayılı taşınmazın paydaşlar arasında satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiştir. Taşınmazın hissedarlar arasında satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilebilmesi için, Türk Medeni Kanunu’nun 699/son maddesi hükmü uyarınca tüm paydaşların rızasının bulunması gerekir. Duruşmalara tüm hissedarlar katılmadığı gibi katılan paydaşların da bu konudaki beyanları alınmamıştır. Bu durumda taşınmazın hissedarlar arasında satılması konusunda paydaşlar arasında ittifak bulunduğundan söz edilemez. O halde mahkemece, dava konusu edilen taşınmazın umum arasında, açık artırma usulü ile satışına karar verilmesi gerekirken, bu husus göz ardı edilerek, yazılı şekilde taşınmazın paydaşlar arasında satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmesi hatalı görüldüğünden hükmün bozulması gerekmiştir....