"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-YIKIM-ESKİ HALE İADE Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 940 ada 1 parsel sayılı taşınmazına bitişik arsanın maliki davalıların bina yapmak suretiyle müdahale ettiklerini, ayrıca davalıların binasında projeye aykırı biçimde cam açtıklarını, bu camın projesinin de bulunmadığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, taşkın binanın yıkımı ve camın eski haline getirilmesi isteklerinde bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Paydaşlar Arasında Elatmanın Önlenmesi Ve Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacılar vekili, vekil edenlerinin murisi ...'...
Ne var ki, taşınmazın kullanma biçimi bütün paydaşlar arasında yapılan bir anlaşmayla belirlenmiş ya da fiili bir kullanma biçimi oluşmuş, uzun süre paydaşlar bu durumu benimsemişlerse kayıtta paylı, fiilen bağımsız bu oluşumun tapuda yapılacak resmi taksime kadar korunması Türk Medeni Kanununun 2. maddesi ve sözleşmeye sadakat kuralının gereğidir. Bütün yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelince; Az yukarıda sözü edildiği üzere 1037 parsel sayılı taşınmaz, tapuda paylı mülkiyet rejimine tabi olarak davacıların mirasbırakanı ... dışında ... ve ... adına da paylı olarak tescillidir. Davacı, taşınmazın paydaşlar arasında taksim edildiğini iddia ettiğinden kayıt maliki paydaşlar arasındaki taksim olgusunu ve bu taksimde taşınmazın mirasbırakanı ...’ye bırakıldığını, onun mirasçıları arasında yapılan taksimde de kendisine terk edildiğini ispat yükü Türk Medeni Kanununun 6. maddesi hükmü gereğince davacıya düşer....
-KARAR- Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 117 ada 1 parsel sayılı taşınmazı paylı mülkiyete tabi olduğu ve tarafların dava dışı kişilerle birlikte kaydan paydaş bulundukları anlaşılmaktadır. Davacı, çekişme konusu taşınmazın paydaşlar arasında fiilen paylaşıldığını ve kendisine isabet eden kısımda bulunan ahırın, anılan harici taksime göre davalı tarafından sökülmesi gerekirken, davalının kullanımına devam ettiğini ve bundan dolayı zarar gördüğünü ileri sürerek, eldeki davayı açmıştır. Bilindiği üzere; paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamıyan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan payına vaki elatmanın önlenilmesini her zaman istiyebilir....
Davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece; “…. vekalet görevinin kötüye kullanılması yönünden yeterli soruşturma ve inceleme yapılarak sonucuna göre bir hüküm verilmesi, ayrıca elatmanın önlenmesi davası yönünden de vekaletin kötüye kullanılması davasında ortaya çıkacak neticeye göre bir karar verilmesi” gereğine değinilerek bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı ... tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Asıl dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi, birleşen dava ise vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir....
Gerçekten, paylı mülkiyet rejimine tabi taşınmazdan yararlanamayan paydaşın engel olan paydaş ve paydaşlara karşı elatmanın önlenmesi davası açması olanaklıdır. Ancak o paydaşın taşınmazda payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açtığı elatmanın önlenmesi davası dinlenemez. Yerleşmiş Yargıtay Kararlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorunu elatmanın önlenmesi davası ile değil kesin sonuç sağlayan taksim veya satış yoluyla ortaklığın giderilmesi davası açılarak çözülebilir. Ne var ki; paylı taşınmaz tapuda resmi ifrazın yapılmadan paydaşlar arasında haricen veya fiilen taksim edilmişse ve bu kullanma taksimine tüm paydaşlar uyarak taşınmazda fiili bir kullanma biçimi oluşmuşsa bu oluşuma resmi taksime veya ortaklığın satış suretiyle giderilmesine kadar tüm paydaşların “ahde vefa” kuralı gereği uymaları gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, kayden davalı şirketle birlikte paydaş oldukları 11361 ada, 1 parsel (yeni 11361 ada, 3 parsel) sayılı taşınmazın tümünü davalının kullandığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, davacıların Belediyenin yaptığı imar uygulaması sonucunda taşınmazına paydaş yapıldığını belirtip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın paydaşlar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası olduğu, taşınmazda davalı tarafın atıl vaziyette duran trafo ve eklerinin bulunduğu, uzun zamandan beri taşınmazın boş durduğu, tarafların bir kullanma girişiminin yada engellemesinin söz konusu olmadığı anlaşıldığından elatamanın önlenmesi ve ecrimisil davasının ispatlanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, kat irtifakı kurulu taşınmazda paydaşlar arası olarak ortak alana elatmanın önlenmesi ve geçit hakkı kurulması istemine ilişkin olup, mahkemece geçit istemi reddedilmiş, elatmanın önlenmesi kabul edilmiştir. Hükmü davalı sadece ortak alana elatmanın önlenmesi ve kal yönünden temyiz ettiğinden temyiz konusu ve temyiz edenin sıfatına göre, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 18.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 17.11.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : DİVRİĞİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/10/2009 NUMARASI : 2009/136-2009/427 Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, tazminat isteğinin ise kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı K.. A.. tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi ve tazminat isteklerine ilişkindir. Davacı,.. parsel sayılı taşınmazdaki payına davalıların haksız şekilde inşaat yaparak müdahale ettiklerini, yine paydaşı olduğu .. ve .. parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki selvi ağaçlarını keserek inşaatlarında kullandıklarını ileri sürerek, 388 nolu parselde payına vaki elatmanın önlenmesine, kesilen ağaçlar sebebi ile şimdilik 500....
Ancak, o paydaşın taşınmazda payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa elatmanın önlenmesi davası dinlenemez. Yerleşik Yargıtay uygulamasına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorunu elatmanın önlenmesi davasıyla değil kesin sonuç sağlayacak taksim veya şüyuun satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözülebilir. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 706, Borçlar Kanununun 213, 2644 sayılı Tapu Kanununun 26. maddeleri hilafına tapulu taşınmazların harici veya fiili taksimi ile paylarının mülkiyeti ana taşınmazdan ayrılamaz. Ne var ki, taşınmazın kullanma biçimi tüm paydaşlar arasında varılan bir anlaşmayla belirlenmiş ya da fiili bir kullanma biçimi oluşmuş, uzun süre de paydaşlar bu durumu benimsemişlerse; kayıtta paylı, eylemli olarak bağımsız bu oluşumun resmi taksim yapılana veya ortaklığın giderilmesine kadar “ahde vefa” (söze sadakat) kuralı doğrultusunda korunması gerekir....