Bunlar; davaya konu taşınmazın kamu malı olması, ecrimisil istenen taşınmazın (bağ, bahçe gibi) doğal ürün veren yada (işyeri, konut gibi) kiraya verilerek hukuksal semere elde edilen yerlerden olması, paylı taşınmazı işgal eden paydaşın bu yerin tamamında hak iddiası ve diğerlerinin paydaşlığını inkar etmesi, paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belirli bulunması, davacı tarafından diğer paydaşlar aleyhine daha önce bu taşınmaza ilişkin, elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri davalar açılması veya icra takibi yapılmış olması halleridir. Bundan ayrı, taşınmazın getirdiği ürün itibariyle de, kendiliğinden oluşan ürünler; biçilen ot, toplanan fındık, ... yahut muris tarafından kurulan işletmenin yahut, başlı başına gelir getiren işletmelerin işgali halinde intifadan men koşulunun oluşmasına gerek bulunmamaktadır....
İntifadan men koşulunun gerçekleşmesi de, ecrimisil istenen süreden önce davacı paydaşın davaya konu taşınmazdan ya da gelirinden yararlanmak isteğinin davalı paydaşa bildirilmiş olmasına bağlıdır. Ancak, bu kuralın yerleşik yargısal uygulamalarla ortaya çıkmış bir takım istisnaları vardır. Bunlar; davaya konu taşınmazın kamu malı olması, ecrimisil istenen taşınmazın (bağ, bahçe gibi) doğal ürün veren yada (işyeri, konut gibi) kiraya verilerek hukuksal semere elde edilen yerlerden olması, paylı taşınmazı işgal eden paydaşın bu yerin tamamında hak iddiası ve diğerlerinin paydaşlığını inkar etmesi, paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belirli bulunması, davacı tarafından diğer paydaşlar aleyhine daha önce bu taşınmaza ilişkin, elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri davalar açılması veya icra takibi yapılmış olması halleridir....
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davanın, sadece ecrimisil alacağı yönünden 1.000,00 TL, elatmanın önlenmesi talebi için 100.000 TL harca esas değer üzerinden harç ödenmek suretiyle açıldığı ancak talep edilen elatmanın önlenmesi ve kal talepleri yönünden harç yatırılmadığı, Mahkemece elatmanın önlenmesi talebi ve kal talebi yönünden taşınmazın ve kal talep edilen yapıların keşfen değeri belirlendiği fakat harç ikmalinin yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, 492 sayılı Harçlar Kanunu, harcın alınmasını veya tamamlanmasını tarafların isteklerine bırakmayıp, anılan hususun mahkemece kendiliğinden gözetileceğini düzenlemiş ve buyurucu nitelikteki 32. maddesinde yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağını öngörmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi Ve Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine duruşma istemi gider olmadığından reddedilmiş olmakla, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı dava dilekçesinde, 18/11/2008 tarihinde satın aldığı dava konusu taşınmazı davalıların 1996 yılından beri haksız yere işgal ettiklerini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebinde bulunmuştur. Davalılardan ... cevabında, dava konusu taşınmazın son katını, paydaşlardan ... ......’e ait olması nedeniyle kullandığını, ...’un kullanmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden paydaş olduğu 129 ada 5 parsel sayılı taşınmazın kendi hissesine düşen kısmının diğer paydaşlardan kardeşi olan davalı tarafından kullanıldığını,kendi payından yararlanamadığını ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir. Davalı,çekişmeli taşınmazda kendi hissesine ve diğer kardeşi hissesine düşen kısmı kullandığını, davacının payına elatmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur....
Bunlar; davaya konu taşınmazın kamu malı olması, ecrimisil istenen taşınmazın (bağ, bahçe gibi) doğal ürün veren yada (işyeri, konut gibi) kiraya verilerek hukuksal semere elde edilen yerlerden olması, paylı taşınmazı işgal eden paydaşın bu yerin tamamında hak iddiası ve diğerlerinin paydaşlığını inkar etmesi, paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belirli bulunması, davacı tarafından diğer paydaşlar aleyhine daha önce bu taşınmaza ilişkin, elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri davalar açılması veya icra takibi yapılmış olması halleridir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 1660 parsel sayılı taşınmazda davalılar ile paydaş olduğunu, davalıların paylarına düşen miktardan daha fazla yer tasarruf ettiklerini ileri sürüp, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemiştir. Davalılar, dava konusu taşınmazın fiilen taksim edilerek paydaşlar arasında uzun süredir bu şekilde kullanıldığını belirtip, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, taşınmazda fiili kullanım durumunun belli olduğu ve tarafların buna göre yer kullandıklarının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
e yönelik temyiz itirazlarına gelince; Türk Medeni Kanunu'nun 683. maddesi gereğince pay sahibi olan davacının her zaman elatmanın önlenmesi isteğinde bulunabileceği gözetilmek ve mülkiyet hakkına üstünlük tanınmak suretiyle davacının elatmanın önlenmesi isteğinin davalı ... yönünden mutlak olarak kabulüne, ecrimisil isteğinin de davacının taşınmazdaki payı oranında kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir..." gerekçesi ile mahkeme hükmü bozulmuştur. Mahkemesince yeniden yapılan yargılama neticesinde, bozmaya uyma kararı verilerek, taşınmazda kök muris ile diğer paydaşlar arasında uzun süredir kabul edilen fiili bir kullanım biçiminin olduğu, zeminde davacının kullandığı ve kullanabileceği bir bölüm bulunmadığı kabul edilerek davalılar ... ve ...'in kendi paylarından fazla yer kullandıkları ...'in ise taşınmazda kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan herhangi bir hakkı bulunmadığı gerekçesi ile davalı ...'...
Yine paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belli bulunması durumunda, davacı paydaş tarafından davalı paydaş aleyhine bu taşınmaza ilişkin elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri dava açılması hallerinde yine intifadan men koşulu aranmaz. Bu nedenle, davaya konu taşınmazlar yönünden sayılan istisnalar dışında intifadan men koşulunun gerçekleşmesi aranacak ve intifadan men koşulunun gerçekleştiği iddiası, her türlü delille kanıtlanabilecektir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.02.2002 gün ve 2002/3-131 E, 2002/114 K sayılı ilamı) Yukarıda açıklanan yasal düzenleme ve ilkeler çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde, mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hükme yeterli ve elverişli olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur. Hal böyle olunca; ... 6....
Hukuk Dairesi tarafından 2014/13903 Esas ve 2014/18511 Karar numaralı ilamla, davanın yalnız talep edilen ecrimisil miktarı olan 5.000 TL üzerinden harç yatırılmak suretiyle açıldığı, elatmanın önlenmesi talebi yönünden harç yatırılmadığı gibi yargılama sırasında da harcın tamamlanmadığı, öncelikle elatmanın önlenmesi talebi yönünden harç eksikliğinin giderilmesi için davacı tarafa süre verilmesi, bu usuli eksiklik giderildiği takdirde yargılamaya devam edilmesi; kabule göre de paylı mülkiyete konu taşınmazdan yararlanamayan paydaşın, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan elatmanın önlenmesini her zaman isteyebileceği ve ecrimisil talebinde bulunabileceği, paydaşlar arasındaki elatmanın önlenilmesi davalarında öncelikle davacının payına karşılık taşınmazlarda kullandığı yer bulunup bulunmadığının ve tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi, özel bir parselasyon planın olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığı üzerinde durulması gerektiği gözetilerek tarafların...