İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/8 Esas KARAR NO : 2021/181 DAVA : Patent (Tecavüzün Mevcut Olmadığının Tespiti İstemli) DAVA TARİHİ : 05/01/2018 KARAR TARİHİ : 09/04/2021 Mahkememizde görülmekte bulunan Patent (Tecavüzün Mevcut Olmadığının Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait “...” isimli ürünlerin davalı yana ait ... sayılı patente tecavüz etmediğinin tespiti istemiyle dava açıldığı anlaşılmıştır. SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu ... sayılı patentin dava dışı üçüncü bir şirkete devri sonucunda müvekkilinin söz konusu patentin hak sahibi olmaması nedeniyle davanın öncelikle usul yönünden reddi gerektiğini savunmuştur. DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava konusu uyuşmazlık; davacıya ait “...” isimli ürünlerin davalı yana ait ... sayılı patente tecavüz etmediğinin tespiti istemine ilişkindir....
Noterliği 14/04/2021 tarihli ve ... yevmiye no'lu ihtarnamesi, davaya konu fatura sureti, taraflar arasında yapılan sözleşme sureti, Türk Patent ve Marka Kurumundan gelen müzekkere cevabı, ödemeye ilişkin banka dekontu, mail yazışmaları, arabuluculuk son tutanağı aslı ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; dava, tarafların sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği, davacının sözleşme kapsamında yapmış olduğu ödemelerin iadesinin koşullarının oluşup oluşmadığından ibaret alacak davasıdır....
Davalı vekili; davacının patent üzerinde hiçbir hak sahipliği olmadığını, akıllı balans sistemi başlıklı buluşun müvekkili davalı tarafından bugüne kadar yaklaşık 200.000 Euro masraf yapılmak suretiyle ortaya çıkarılmış bir sanayi yeniliği olduğunu, TPMK tarafından "TR 2000/02994 B" nolu patent numarası ile 14.04.1999 tarihinden itibaren 20 yıl süre ile patent sahibi olarak davalı adına tescil edildiğini, bu durumun patent tescil belgesiyle anlaşılacağını, davalının ABD'de de aynı buluşun patent sahibi olduğunu, ayrıca Avrupa Patent Ofisi nezdinde de söz konusu buluşun PCT/TR 1999/000018 uluslararası başvuru numarasıyla patent hakkını aldığını, davacının patentin tescilinin hiçbir aşamasında patent üzerinde hak sahibi olduğu hakkında herhangi bir itiraz ya da talepte bulunmadığını, davacının, davalı ile dava dışı Tolkar A.Ş arasında imzalanan lisans sözleşmesini 2008 yılından beri bildiğini savunarak davanın reddini istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının davalıya çözümü amaçlanan problemi bildirmiş olmasının, tek başına, buluşun ortaya çıkmasında katkısının olduğunu söylemek için yeterli olmadığı, davalının yaptığı araştırma faaliyeti sonucunda, ... no'lu patent başvurusuna konu buluşu ortaya çıkardığı, yapılan araştırma geliştirme faaliyetine, davacı firmanın çalışanlarının katkısının bulunmadığı, 551 sayılı Patent KHK m.11 uyarınca patent isteme hakkının, buluşu yapana veya onun haleflerine ait olduğu, patent isteme hakkının sözleşmeyle de üçüncü kişiye bırakılabileceği, ancak taraflar arasındaki sözleşmenin ortaya çıkan fikri ve sınai haklarla ilgili açık bir hüküm içermediği, ortak araştırma geliştirme faaliyeti neticesinde ortaya çıkan buluşun davalı tarafın geliştirdiği teknik çözümden ibaret olduğu ve dava konusu patent başvurusunun bu buluş için yapıldığı, dava konusu patent üzerindeki hak sahipliğinin teknik...
FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/111 Esas KARAR NO : 2022/252 DAVA : Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli) DAVA TARİHİ : 05/05/2022 KARAR TARİHİ : 11/11/2022 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 09/12/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirket sahibi .......'in Türk Patent Enstitüsü'ne 27/12/2018 tarihinde, ....... referans nolu, "......." başlıklı buluş konusu ürünün patent başvurusunda bulunduğunu, müvekkilinin başvuru sonrasında ilk kez 2019 Nisan ayında ........
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO: 2019/267 Esas KARAR NO: 2021/154 DAVA: Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Tespiti İstemli), Endüstriyel Tasarım (Manevi Tazminat İstemli), Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli), Patent (Tecavüzün Tespiti İstemli) DAVA TARİHİ: 29/08/2019 MÜRACAAT TARİHİ : 09/02/2021 KARAR TARİHİ: 15/09/2021 Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Tespiti İstemli), Endüstriyel Tasarım (Manevi Tazminat İstemli), Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli), Patent (Tecavüzün Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesi ile: ---- müvekkillerine ait olan;----------- müvekkillerinin izni, bilgisi ve rızası dışında kullanıldığına dair hususların davalılar tarafından bilinmesine rağmen davalılar tarafından tecavüz yoluyla üretilen müvekkillerine ait buluş konusu ürünler satıldığından, dağıtıldığından ve ticaret alanına çıkarıldığından ve yine bu amaçla ithal edildiğinden, ticari amaçla...
SMK m.138/5 hükmüne göre; Patentin hükümsüzlüğü davası, patentin koruma süresince veya hakkın sona ermesini izleyen beş yıl içinde, sicilde patent sahibi olarak kayıtlı kişiye karşı açılabilir. Somut olayda yapılan incelemede; dava tarihi itibariyle, dava konusu hükümsüzlüğü istenen patent üzerinde davalı şirketin hak sahipliğinin bulunmadığı, dava tarihinden önce davalı şirketin patent üzerindeki hak sahipliğini dava dışı üçüncü kişiye devrettiği ve bu devir işleminin TÜRKPATENT siciline dava tarihinden önce kaydedildiği anlaşıldığından, hükümsüzlüğü istenen patent üzerinde hak sahipliği sıfatı bulunmayan davalı aleyhine açılan davanın, ileri bir tahkikat işlemi yapılmaksızın, pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
DAVANIN KONUSU: Patent (Sözleşmeden Kaynaklanan Hak İstemli) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/03/2021 Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ...'nın ... düğme adında düğme buluşu yaptığını, TPMK nezdinde 21.03.2016 tarihinde ... numarası ile ... San. Ve Tic. Ltd. Şti 'ne yirmi yıllığına patentin tescillendiğini, davalı tarafla 03.11.2017 tarihinde ortaklık kurulduğunu, imzalanan protokol gereğince, ... A.Ş. adında bir firmanın kurulması, ... düğme'nin tescil ve patent hakkının yeni firmaya devredilmesi, üretim ve satışın burada gerçekleşmesi, müvekkilinin bu şirkete %49 hissedar olup çoğunluk hissesine sahip olan davalının temsilci yetkili müdür olmasının kararlaştırıldığını, müvekkilin ......
. patent veya telif hakkının ihlalinden doğan tazminat, istek ve davaların sorumluluğu yükleniciye aittir. patent ve telif konularından meydana gelebilecek zararlardan idare sorumlu değildir.’...
Dosya kapsamından, davacı, davalı şirkete patent almak amacıyla başvuruda bulunduğunu, bu konuda aralarında sözleşme yaptıklarını, anlaşmaya görede tüm Avrupa'da geçerliliği olan bir başvuru yapılması gerektiğini, ancak 08/09/2011 tarihinde patent dairesine yapılan başvurunun ulusal başvuru olarak yapılmış olduğunu, bu durumda, sözleşmenin gereği yerine getirilmeden, aleyhine icra takibi yapıldığını ileri sürerek, icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etdiği anlaşılmıştır. Somut olayda, taraflar arasındaki uyuşmazlık, patent alım sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, taraflar arasında sözleşme yapıldığı, patentin alınmak üzere Türk Patent Enstitüsü Başkanlığına başvuruda bulunulduğu ve patentin alındığı yönünde uyuşmazlığın bulunmadığı anlaşılmaktadır....