Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde davacı davalı eşinin kendisini eve ve ortak işyerine almadığını ileri sürerek ortak malların kayyım marifetiyle güvence altına alınmasına ve ortaklığa konu malların aynen veya satışı suretiyle bedellerinin paylaştırılarak tasfiyesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada, davacı ile davalı arasında adi ortaklık şeklinde kurulup sürdürülen ortaklığın aynı zamanda karı koca olmaları ve geçimsizlik nedeniyle ayrı yaşamaya başlamaları nedeniyle fiilen sona erdiği ileri sürülerek ortak malların kayyum tarafından güvence altına alınmasına ve aynen veya satışı suretiyle bedellerinin paylaştırılarak tasfiyeye karar verilmesi istenilmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, adi ortaklığın tasfiyesi istemine ilişkin bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 31.01.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      Mahkemece, davacının işletmenin 2009 sezonundaki kâr ve zararına ortak olduğu, bu dönemde şirketin zarar ettiği, davacıya ödenecek bir kâr payı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının, davalılardan ...dışındaki davalılara yönelik temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2011/15315 2012/5837 2-Davacı ile davalılardan ...arasında adi ortaklık kurulduğu uyuşmazlık konusu değildir. Borçlar Kanunun 521. maddesi hükmüne göre, ortaklar her türlü nakit, alacak veya haklarını sermaye payı olarak koyabilirler. Davacı, adi ortaklık için koyduğu katkı payını istediğine göre, bu istek aynı zamanda adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi isteğini de kapsar. Bu nedenle adi ortaklığın mahkemece tasfiye edilmesi gerekir....

        Davalı, bağlantı nedeni ile birleştirilen davada sözleşmeyi feshettiğini, karşı tarafta malzeme ve cihazların kaldığını belirterek, 12.500.00 TL'nin yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiş; asıl davanın ise reddini istemiştir. Mahkemece; asıl davanın kısmen kabulüne, 2.697.07 TL'nin 19/05/2009 tarihinden yasal faizi ile davalıdan tahsiline, birleşen davanın ise reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Somut olayda; adi ortaklık son bulduğuna göre, tasfiyenin de mahkemece bizzat yaptırılması gerekir. Ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir. Tasfiye, ortaklığın bütün malvarlığının belirlenip, ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sonlandırılması, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır....

          Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 2.000 TL'lik davacı ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline dair verilen 28/04/2015 tarihli karar, davacı tarafın temyizi üzerine, Dairemizin 03/04/2017 tarihli ve 2015/18299 E. ve 2017/4423 K. sayılı ilamıyla; taraflar arasındaki ortaklığın fiilen son bulduğu, tasfiyenin mahkemece bizzat yapılması gerektiği, ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesinin ayrı ayrı hukuki işlemler olduğu ve mahkemece Türk Borçlar Kanunu'nun 642. ve devamı maddelerinde yer alan hükümleri uyarınca tasfiye işleminin gerçekleştirilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamı doğrultusunda tasfiye memurundan rapor alınıp davacının işletme ile ilişkisinin sonlandığı dönem öncesine ait işletmedeki değerleme öncesi net aktif değerinin 46.124,52 TL olduğu, yapılan hesaplamada 11.531,13 TL'nin davacı payına isabet ettiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, davacının ......

            A.Ş. tarafından adi ortaklığı oluşturan diğer şirketlere karşı 'Adi Ortaklığın Feshi ve Tasfiyesi' için dava açıldığını, bu dava dosyasının ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin ...E. sayılı dosyası olduğunu ve derdest olduğunu, davalıların, taşeronları olan Yeni Doğuş şirketinin alacaklarını ödemediklerini ve bu durumun iflas idare memurluğunca da tespit edildiğini, İflas idare memurluğu tarafından adi ortaklığa müzekkere yazılarak, adi ortaklığın müflise olan bu borcunun iflas masasına ödenmesinin talep edildiğini, bu talebe rağmen adi ortaklığın müflis şirkete olan borcunu iflas masasına ödemeye yanaşmadığını, bunun üzerine iflas idaresince İİK.245. Maddesini işleterek, talep eden alacaklı müvekkiline anılan alacağın tahsili gayesiyle dava açmak üzere yetki verildiğini, ... 5....

              Şti. olarak işletme faaliyetine devam ettiğini ve gelir elde ettiğini belirterek davalılar arasındaki miras çekişmesinin neden olduğu müşteri ve itibar kaybının önüne geçmek için şirket idaresinin tayin edilecek kayyım ya da kayyım heyetine bırakılmasına, davacının haklarının halele uğramaması için şirketin bütün mevcut mal varlıklarını, aktif ve pasifi ile birlikte bilanço halinde düzenlenmesi, gelir ve giderlerinin rapor halinde düzenlenmesi için kayyım atanmasına karar verilmesini, neticeten somut olayda âdi ortaklığın varlığının davacıya %40, davalılara %60 üzerinden tespiti, daha sonra bu ortaklığın feshine ve tasfiyesi için gereğinin yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar ..., ..., ..., ... vekili cevap dilekçesinde; davacı ile müteveffa ... arasında adi ortaklık ilişkisi bulunmadığını, ...'...

                Davalı vekili; taraflar arasındaki adi ortaklığın davacının davranışları nedeniyle çekilmez hale geldiğini, bu nedenle müvekkili tarafından davacı aleyhine Kandıra Asliye Hukuk Mahkemesinde adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemiyle 2011/258 Esas sayılı davanın açıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

                  Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; asıl davanın kısmen kabulüne, davacı ile davalı arasında adi ortaklık kurulduğunun ve taraflar arasında 17/03/2008 tarihinde düzenlenen Adi Ortaklığın Feshi ve Tasfiyesine İlişkin Protokol/Fesihname ve Taahhütname uyarınca ortaklığın fesh edildiğinin tespitine, davacı ve davalı arasındaki adi ortaklığın tasfiyesine, 10.000 TL alacağın dava tarihinden itibaren, 89.750 TL alacağın ise ıslah tarihi olan 01/12/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine; birleşen davaların ayrı ayrı kabullerine, ilgili icra dosyalarında davalı tarafça yapılan itirazların iptali ile takiplerin aynen devamına, davacının icra inkar tazminatı taleplerinin kabulü ile asıl alacakların %20’si oranında icra inkar tazminatlarının davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine karar verilmiş; hüküm asıl ve birleşen davalarda davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dava; asıl ve birleşen davalarda adi ortaklığın...

                    Haklı sebebe sonuç bağlanan hallerden bir tanesi de ortaklık sözleşmelerinde ortaklığın feshi ve yine buna bağlı olarak ortaklıktan çıkma-çıkarma halleridir.TTK'nın 636/3'ncü maddesinde düzenlenen fesih davasının tamel şartı,haklı sebebin olmasıdır. Genel olarak söylenebilir ki, ilgili hükümlerde, haklı sebeple feshin yanında ortaklığın sona erme sebepleri şahsında doğan yahut feshi talep eden ortağın ortaklıktan çıkarılması kabul edildiği gibi (çıkarma), ortağın haklı sebeplerin mevcudiyeti halinde şirketten çıkmasına da (çıkma) müsaade edildiği görülmektedir (Kollektif şirket için TK. 245, 255/1, 257, anonim şirket için TK. 531, limited şirket için TK. 636/3, 638/2, 639/2 b, 640/3; ayrıntılı bilgi için bkz. ...., Anonim Ortaklığın Haklı Sebeple Feshi, İstanbul 2012, s. 5 vd). TTK.' da limited ortaklığın, ortaklardan birinin talebi üzerine ve haklı sebeplerden dolayı mahkeme kararıyla sona erebileceği düzenlenmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu