Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-TL olduğu, davacı ve davalı şirket müdürünün % 50 oranında hissedar olduklarını, resen terk durumunun ticaret siciline bildirilmediği, davalı şirkete ait herhangi bir mali veri bulunmadığından ayrılma payının hesaplanamadığı belirtilmiş, ... tarihli ek raporunda ise özetle ve sonuç olarak davalı şirket müdürü tarafından sadece karar defteri sunulduğu, müdürlük görevinin devam ettiği, müdürlük görevini yerine getirmediği, şirketin gayri faal durumda olduğu, mevcut verilerle çıkma payının hesaplanamadığı belirtilmiştir. Dava, davacı ve davalı ...'ın % 50'şer oranla hissedar oldukları davalı ... İnş. Taah. Müt. San. Ve Tic. Ltd. Şirketi ortaklığından haklı nedenle ayrılma ve ayrılma payının tahsili davasıdır. Davada, davalı şirket müdürü de dinlenmiş, beyanında şirketin gayri faal olduğunu, borçlarını yapılandırdığını, borca batık olduğunu, fesih yerine çıkma kararı verilmesini talep etmiş, davacı da ayrılma tercihinde bulunmuştur....

    devam ettiğini vurguladıklarını, ancak bu tarihten sonra da davacıya bilgi ve inceleme hakkı vermekten kaçındıklarını, şirket hakkında yapılan işler ve alınan kararlardan davacıyı haberdar etmediklerini, Yargıtay'ın ortağın diğer ortaklarla ve şirket müdürüne güveni kalmamasını ve ortaklar arasındaki sürtüşmeleri çıkma açısından haklı sebep kabul ettiğini, davacının ortaklıktan ayrılma ile birlikte TTK m.641 gereği esas sermaye payının gerçek değerine uyanı ayrılma akçesini isteme hakkına sahip olacağını, Yargıtay'ında ortaklıktan ayrılan ortağın ortaklık payına hak kazanacağına karar verilmesini uygun gördüğünü ve çıkma kararı ile birlikte ortaklık payının da ödenmesinine karar verilmesi gerektiğini belirttiğini, bu nedenlerle TTK.md.638/2 uyarınca davacının haklı sebeplerle şirket ortaklığından çıkmasına, ortaklıktan çıkma kararı ile birlikte davacıya ait ortaklık payının gerçek değerinin muhasebe kayıtları incelenerek bilirkişilerce tespitinin yapılarak davacıya ödenmesine, aksi durumda...

      -TL ayrılma akçesi, hisse paylarının işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkile ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili tarafından dava dilekçesi ekinde, emsal yargıtay kararlarını, ihtarname suretlerini ibraz ettiği anlaşılmıştır. Dava, davacı şirket ortağı tarafından davalı şirket aleyhine açılmış haklı nedenle ortaklıktan çıkma ve ayrılma akçesi ile hisse payının ödenmesi davasıdır. Davacı tarafından ibraz edilen Antalya ... Noterliğinin ... tarih, ... yevmiye numaralı ihtarnamesi ile Antalya ... Noterliğinin ... tarih, ... yevmiye numaralı ihtarnamelerin incelenmesinde davalı şirketin adresinin ... Mahallesi, ... ... Caddesi, No: ... ... adresinde olduğu anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK'nın 14/2....

        Dava, TTK 636/1-3 maddesi uyarınca ltd.şti.nin haklı nedenlerle feshi, TTK638/2 haklı nedenlerle ortaklıktan çıkma, TTK 641 ayrılma akçesinin belirlenerek tahsili, davacının kuruluştan beri alamadığını öne sürdüğü kar payının belirlenerek tahsili, şirkete sermaye olarak koyulan fakat sermayede gösterilmeyen tüm paranın tazminat olarak ödettirilmesi ve uğranıldığı öne sürülen elem ve ızdıraptan dolayı manevi tazminat talebine ilişkindir. Uyuşmazlık konusu davacının iddia ettiği gibi şirketin feshi, yahut davacının ortaklıktan çıkma hakkının oluşup oluşmadığı ve alabileceği mali hakları varsa maddi ve manevi tazminat yönünden bunların tahsiline karar verilip verilmeyeceği, dava reddedildiği için davalı lehine vekalet ücretleri konusunda bir eksiklik olup olmadığı noktalarındadır. Dava dilekçesindeki davacının talepleri ile 14/10/2015 tarihli ön inceleme duruşma tutanağında belirlenen uyuşmazlık konuları birebir örtüşmemektedir....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 11/03/2020 NUMARASI : 2019/582 Esas - 2020/190 Karar DAVA KONUSU : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) KARAR : KAYSERİ 2....

          Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2011/678 E. sayılı dosyasındaki bilirkişi raporunda değerin belirlendiği 09/03/2009 tarihi ile 07/01/2015 tarihleri arasında işlemiş faiz konusundaki bilirkişi raporu esas alınarak faiziyle (140.443,60TL) birlikte toplam 279.506,10 TL ayrılma payına hükmedilmişse de 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 262. maddesi uyarınca hesaplanan ayrılma payının şirket sözleşmesinde gösterilen tarihte ve şirket sözleşmesinde hüküm yoksa ayrılmadan sonra çıkarılacak ilk bilanço tarihinde ödenmesi gerektiğinden mahkemece belirtilen hüküm gereğince davacı şirket tarafından davalıya ayrılma payının ödenmesi gereken tarih belirlenerek bu tarihten itibaren bilirkişi raporunda faiz hesabına esas alınan ve davalı tarafından temyiz edilmeyen 07.01.2015 tarihine kadar ticari faiz hesaplatılarak buna göre toplam ayrılma payının tespiti ve tevdi mahalli tayinine karar verilmesi gerekirken buna uygun olmayan hesabı içeren bilirkişi raporuna göre karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı...

            Bir kısım davalılar vekili, davalı gerçek şahısların davalı sıfatı bulunmadığını, davacının iddiaları doğru olmasa da anlaşmazlıklar olduğunu, şirketten çıkmasına izin verilerek ayrılma payının mahkemece bilirkişi incelemesi ile tespit ettirilmesini talep etmiştir. Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılamada, davacının haklı nedenle ortaklıktan çıkma talebi yerinde görülmekle karar tarihine en yakın tarihteki rayiç bedeller es-as alınarak bilirkişilerce hesaplanan şirketin özvarlık değerinden şirket hakkında Fatih İcra Müdürlüğü'nde yapılan takip nedeni ile talep edilen meblağ şirket borcuna dahil edilerek bulunan şirket özvarlığından davacının % 40 hissesine isabet eden 321.610,19 TL davacının ortaklıktan ayrılma payı olarak kabul edilmesi gerektiği, gerekçesiyle davalılar ..., ... ve ...'na yönelik olarak açılan davanın husumet yokluğundan reddine, davalı ... Ltd. Şti. yönünden açılan davada davacının davalı ... Ltd....

              Tüm bu soruların yanıtı verilmeden şirketin hisse değerinin olumlu veya olumsuz tutarının hesaplanmasının teknik olarak olanaksız olduğu, Davacının haklı sebeple çıkma talebinin ispata muhtaç olduğu, bir an için davacının haklı sebeple çıkma talebi yerinde görülse dahi davacının ayrılma payının hesaplanmasının mümkün olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır. " görüş ve kanaatini sunmuşlardır. Taraflarca rapora karşı beyan ve itirazlar sunulmuştur. Davacı vekilinin yeniden inceleme yapılması ve ek rapor alınmasına yönelik talebin dosya kapsamı ve sunulan beyanlar itibariyle yerinde görülmeyip reddine karar verildi. Netice olarak mahkememizce yapılan değerlendirmeye göre; davanın haklı nedenle limited şirket ortaklığından çıkma isteğine ilişkindir. Dolayısıyla belirlenecek husus davacının ortaklıktan çıkma talebine ilişkin gerekçelerin haklı olup olmadığıdır....

                Dava; TTK'nın 636/3, 638/2 maddeleri uyarınca haklı sebeplerle şirket feshi, ortaklıktan çıkma ve ayrılma akçesi talebine ilişkindir. Davanın niteliği gereği arabuluculuğa başvuru şartının bulunmadığı anlaşılmıştır. Ayrılma akçesi talebinde de bulunulmakla davacı vekiline ayrılma akçesi için değer bildirmek ve harcı ikmal etmek üzere süre verilmiş, 23/06/2021 tarihli dilekçesi ile şimdilik kaydı ile 100,00 TL ayrılma akçesi talebinde bulunulmuş ve harcı da ikmal etmiştir. Dosya kapsamından; davacının şirketin haklı sebeple feshi, ortaklıktan çıkma talebi ile ilgili olarak yapılan değerlendirmede; işbu davanın ortaklıktan çıkma talebi de gözetildiğinde şirkete karşı açılacak davalardan olduğu, davalı ...'in davada taraf sıfatının bulunmadığı anlaşılmakla davalı ...'e yönelik davanın pasif husumet yokluğundan reddine, Davalı şirkete yönelik davada; davalı şirketin kuruluş tarihi itibariyle ortaklarının... ve ... olup, ... ...'in ölümü üzerine eşi ... ve küçük oğlu ... ...'...

                  Hukuk Dairesi'nce, davalı şirketin karoser üzerine imalat işi ve panelvan araçların münübüse dönüştürmesi işi ile iştigal ettiği, şirketin faaliyet alanı ile ilgili davacı ile şirket arasında anlaşmazlık çıktığı, uyuşmazlıkların mahkemeye intikal ettiği, taraflar arasındaki karşılıklı güven ilişkisinin ortadan kalktığı ve şirket ortaklarının asıl amacının şirketten kâr payı almak olduğu göz önüne alındığında ortaklıktan çıkma şartlarının oluştuğu, çıkma payının karar tarihine en yakın tarih olan değeriyle tahsil edileceğine ilişkin kural gözetildiğinde hesaplamayı nasıl yaptığını açıklamasa da mahkemenin karar tarihindeki kur üzerinden hesap yaptığı, karar tarihi olan 14.12.2016 tarihli TCMB döviz efektif satış kuru itibariyle davacı payının değerinin 1.003,313,71TL olduğu, talepten fazlasına karar verilemeyeceğinden ıslah edilen miktara göre karar verilmesinde bir hata olmadığı, Türk parası sermayeli şirketin çıkma payının yabancı para üzerinden ödenmesi isteğinin yasal görülmediği,...

                    UYAP Entegrasyonu