Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, altı aylık süre içinde açılan (2/B madde) uygulamasına itiraz niteliğindedir. Davacı ... Yönetimi tarafından Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) aleyhine açılan orman kadastrosuna itiraz davasında, mahkemece davalı taşınmazların tapu maliklerine dava ihbar edilmek suretiyle yargılama yapılmış ve hüküm kurulmuştur. 6831 sayılı Yasanın 11/3. maddesine göre, “Orman Genel Müdürlüğünce açılacak davalarda hasım, hak sahibi gerçek ve tüzel kişiler ile Çevre ve Orman Bakanlığıdır(Orman ve Su İşleri Bakanlığı).” Buna göre, davanın Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ile somut olayda hak sahibi olan tapu maliklerine birlikte açılması gerekmektedir....
Hukuk Dairesinin 20.06.2002 gün 2002/4167-6074 sayılı bozma kararında özetle; “Hazinenin açtığı tescil davasının devamı sırasında orman kadastrosu yapıldığından eldeki davanın orman kadastrosuna itiraz davasına dönüşeceği, 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesi uyarınca orman tahdidine itiraz davalarına bakma görevinin Kadastro Mahkemesine ait olduğundan tescil davasının ayrılıp elde tutulması, orman kadastrosuna itiraz yönünden görevsizlik kararı verilerek o davanın bekletici mesele yapılması ve sonucunun beklenmesi gerekirken işin esasına girilerek karar verilmesinin usulsüz olduğu" gereğine değinilmiştir....
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “ yargılama sırasında yapılıp ilân edilen orman kadastrosunun davanın tarafları ve dava konusu taşınmaz yönünden kesinleşmeyeceği, eldeki tescil davasının aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz davasına dönüştüğü, orman kadastrosuna itiraz davalarının da kadastro mahkemesinde görülüp sonuçlandırılacağı, bu nedenlerle mahkemece orman kadastrosuna itiraz davası tescil davasından ayrılıp, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek tescil davası elde tutulup orman kadastrosuna itiraz davasının sonucunun beklenmesi” gereğine değinilmiştir. Asliye hukuk mahkemesince bozma kararına uyulmuş, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizlik kararı verilerek dosya kadastro mahkemesine aktarılmıştır....
Bu nedenlerle; tescil davasında, asliye hukuk mahkemesinin, orman kadastrosuna itiraz davasında ise, kadastro mahkemesinin görevli olduğu kabul edilmelidir. Görev kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında, temyiz aşaması da dahil olmak üzere tarafların her birince ileri sürülebileceği gibi re'sen de gözetilebilir. 2012/5741 - 2012/8353 Mahkemece anılan yönler gözönüne alınarak; orman kadastrosuna itiraz davası, tescil davasından ayrılıp, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek tescil davası elde tutulup, orman kadastrosuna itiraz davasının sonucunun beklenmesi gerekirken, yargılamaya devamla, yazılı olduğu biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ......
Köyü Tüzelkişiliğini taraf göstererek dava dilekçesine ekli krokide işaretlenen taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu, kadastro tespitinin iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece çekişmeli taşınmazın kadastro tespit tutanağının aslı orman kadastrosuna itiraz dosyası ile birleştirilmiş ve taşınmazın zilyedi davaya dahil edildikten sonra davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılardan Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 sayılı yasanın 5304 sayılı yasayla değişik 4. maddesine göre yapılıp 22.12.2006- 22.01.2007 tarihleri arasında ilan edilerek kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır....
Orman kadastro haritası ve tutanakları ile zeminde tesis edilen OTS noktalarının çelişmesi veya OTS noktalarının zeminde bulunamaması halinde OTS'lerin zemindeki yerlerine ve tahdit haritasına değil, orman kadastrosuna ait çalışma tutanaklarında tarif edilen orman sınır noktaları ve tutanaklarda yazılı sınırlara değer verilerek orman sınırlarının belirlenmesi gerekir....
Orman kadastro haritası ve tutanakları ile zeminde tesis edilen OTS noktalarının çelişmesi veya OTS noktalarının zeminde bulunamaması halinde OTS'lerin zemindeki yerlerine ve tahdit haritasına değil, orman kadastrosuna ait çalışma tutanaklarında tarif edilen orman sınır noktaları ve tutanaklarda yazılı sınırlara değer verilerek orman sınırlarının belirlenmesi gerekir....
Orman kadastro haritası ve tutanakları ile zeminde tesis edilen OTS noktalarının çelişmesi veya OTS noktalarının zeminde bulunamaması halinde OTS'lerin zemindeki yerlerine ve tahdit haritasına değil, orman kadastrosuna ait çalışma tutanaklarında tarif edilen orman sınır noktaları ve tutanaklarda yazılı sınırlara değer verilerek orman sınırlarının belirlenmesi gerekir....
Mahkemece anılan yönler gözönüne alınarak; orman kadastrosuna itiraz davası, tapu iptal ve tescil davasından ayrılıp, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek tapu iptal ve tescil davası elde tutulup, orman kadastrosuna itiraz davasının sonucunun beklenmesi gerekirken, yargılamaya devamla, yazılı olduğu biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar Hazine, T.C. Toplu Konut İdaresi Başkanlığı ve müdahil Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 11.06.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
İdaresi dava konusu taşınmazın uygulama kadastrosuna itiraz etmiş ve taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ve orman vasfı ile Hazine adına tescili istemi ile dava açmıştır. Yargılama sırasında taşınmazın bulunduğu yerde 6831 sayılı Kanun'a göre orman kadastrosu yapılmış olması nedeniyle dava aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz niteliğine de dönüşmüş olduğundan Kadastro Mahkemesince Orman İdaresinin tapu iptali ve tescil istemine yönelik talebi bakımından dosya tefrik edilerek Asliye Mahkemesine görevsizlik kararı verildikten sonra davacı ......