Kadastro Mahkemesince bakılacak dava türleri 3402 Sayılı Yasanın 26. maddesinde gösterilmektedir ve 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesine göre bu davalar dışında, altı aylık askı süresi içinde açılan orman sınırlaması ve 2/B madde uygulamasına itiraz davaları da kadastro mahkemesinde görülüp sonuçlandırılır. Bu nedenlerle; tescil davasında asliye hukuk mahkemesinin, orman kadastrosuna itiraz davasında ise kadastro mahkemesinin görevli olduğu kabul edilmelidir. Görev kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında, temyiz aşaması da dahil olmak üzere tarafların her birince ileri sürülebileceği gibi resen de gözetilebilir. Mahkemece anılan yönler gözönüne alınarak; orman kadastrosuna itiraz davası, tescil davasından ayrılıp, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek tescil davası elde tutulup orman kadastrosuna itiraz davasının sonucunun beklenmesi gerekirken, yargılamaya devamla, ... olduğu biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
Mahkemece anılan yönler göz önüne alınarak; orman kadastrosuna itiraz davası, tescil davasından ayrılıp, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek tescil davası elde tutulup orman kadastrosuna itiraz davasının sonucunun beklenmesi gerekirken, yargılamaya devamla, yazılı olduğu biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile SAİR YÖNLERİN BU AŞAMADA İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA 25.01.2011 günü oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/152 esas sayılı dosyasında davacılar tarafından TMK 713.maddeye göre açılan tescil davası sırasında orman kadastro çalışmalarının başlaması ve davanın orman kadastrosuna itiraza dönüşmesi nedeni ile, mahkemece tescil davası elde tutularak orman kadastrosuna itiraz davası yönünden tefrik kararı verilerek dosyanın kadastro mahkemesine gönderilmesi ve eldeki dava ile birleştirilerek birlikte yürütülmesi gerektiği anlaşılmış olup, mahkemece tescil davasının, orman kadastrosuna itiraz davasına dönüştüğü gözetilmeden ve asliye hukuk mahkemesindeki dosya gelmeden yargılama yapılarak karar verilmesi hatalı olduğu anlaşılmıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle, mahkemenin önce T3 karşı husumetin yönetilmesini sağlaması ve taraf teşkili sağlandıktan sonra, Çatalca 1....
DELİLLER: Dava dilekçesi, davalı savunması, kadastro tutanak örnekleri, tapu kayıt örnekleri, yapılan keşif ve sonrası alınan bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, orman ve 2/B kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir. Yörede 01/11/2021 tarihinde askı ilanına çıkartılan orman ve 2/b kadastrosu bulunmakta olup, davacı askı ilan süresi içerisinde iş bu davayı açmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Orman Kadastrosuna İtiraz Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı ... Yönetimi vekili ve davalı Çevre ve Orman Bakanlığı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairece dosya incelendi gereği düşünüldü....
Orman İşletme Müdürlüğü tarafından dosya arasına gönderilen belgelerden çekişmeli taşınmazın yer aldığı ... Köyünde 08/11/2004 tarihinde 169 nolu orman kadastro komisyonunca 6831 Sayılı Yasaya göre orman kadastrosuna başlandığı, bu çalışmanın 26/11/2005 tarihinde sonuçlandırılarak sonuçlarının 10/04/2006 tarihinde ilan edildiği anlaşılmaktadır. Dava sırasında yapılıp, ilan edilen orman kadastrosu davanın tarafları ve dava konusu taşınmaz yönünden kesinleşmez. Eldeki tescil davası aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz davasına dönüşmüştür. Kadastro Mahkemesince bakılacak dava türleri 3402 Sayılı Yasanın 26. maddesinde gösterilmektedir ve 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesine göre bu davalar dışında, altı aylık askı süresi içinde açılan orman sınırlaması ve 2/B madde uygulamasına itiraz davaları da kadastro mahkemesinde görülüp sonuçlandırılır....
Mahkemece, davanın kabulü ile fen bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilmiş bulunan 1395.66 m2 yüzölçümlü ev ve bahçesi niteliğindeki taşınmazın davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyizi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 10/02/2009 tarih, 2009/1065 - 2009/1948 sayılı kararı ile bozulmuştur. Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Çekişmeli taşınmazın yer aldığı köyde dava sırasında yapılıp, ilân edilen orman kadastrosu bulunduğu, bu nedenle eldeki tescil davasının orman kadastrosuna itiraz davasına dönüştüğü, bu tür davaların kadastro mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği, bu nedenle mahkemece; orman kadastrosuna itiraz davası, tescil davasından ayrılıp, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek tescil davası elde tutulup orman kadastrosuna itiraz davasının sonucunun beklenmesi gerektiği"ne değinilmiştir....
Mahkemenin de gerekçesinde belirtildiği gibi, davanın varlığı, tahdidin kesinleşmesini önler ve bu durumda açılmış bulunan bu davanın orman tahdidine itiraz davasına dönüştüğünün kabulü gerekir. Orman kadastrosuna itiraz davalarında 3373 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesi gereğince kadastro mahkemesi görevli olup, görev yargılamanın her aşamasında doğrudan doğruya gözetilmesi gereken kamu düzenine ilişkin bir durumdur. Ancak, orman kadastrosuna itiraz davasına bakan kadastro mahkemesince tescil kararı verilemez. Bu nedenle, mahkemece orman kadastrosuna itiraz davası yönünden ayırma kararı verilerek görevsizliğe hükmedilmesi, tescil davasının elde tutulması ve orman kadastrosuna itiraz davası sonucunun beklenmesi gerekirken, tescil istemi yönünden de görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 6831 sayılı Yasa gereğince 09.03.2011 tarihinde ilân edilerek dava nedeniyle kesinleşmeyen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. Her ne kadar mahkemece, görevsizliğe karar verilmiş ise de, dava 6 aylık sürede açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğinde olup, arazi kadastro tespitine itiraz davası değildir. 6831 sayılı Orman Yasasının değişik 11. maddesi uyarınca yasal süresi içinde açılan orman kadastrosuna itiraz davalarının görülme yeri kadastro mahkemeleridir. O halde; mahkemece, işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken, aksi görüş ve düşünceyle yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 09/10/2012 günü oybirliği ile karar verildi....
Hal böyle olunca; Mahkemece orman kadastrosuna itiraz davası, tescil davasından ayrılıp, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek, tescil davası elde tutulup orman kadastrosuna itiraz davasının sonuçlanmasının beklenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu yönler gözetilmeksizin, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları nedenle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.11.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....