Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yönetimi, ... köyünde 5304 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan çalışmalarda, 101 ada 1 sayılı parselin orman niteliği ile sınırlandırılıp Hazine adına tespit tutanağı düzenlenerek 30 günlük kısmi ilana çıkartıldığını, bu orman parseli içerisinde ve ekli haritada gösterilen alanın da orman sayılan yerlerden olduğu halde, orman alanı dışında bırakıldığını ileri sürerek bu alanın orman sınırları içine alınarak orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescilini istemiş, davaya konu yer hakkında 203 ada 1 parsel numarası verilerek ve Kadastro Mahkemesinde orman kadastrosuna itiraz davasına konu olduğundan söz edilerek malik hanesi açık bırakılıp kadastro tespit tutanağı düzenlenerek 3402 sayılı Yasanın 5. maddesi gereğince mahkemeye gönderilmiştir. Mahkemece, davanın KABULÜNE, dava konusu taşınmazın tespitinin iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ......

    Yönetimi, ... köyünde 5304 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan çalışmalarda, 101 ada 1 sayılı parselin orman niteliği ile sınırlandırılıp Hazine adına tespit tutanağı düzenlenerek 30 günlük kısmi ilana çıkartıldığını, bu orman parseli içerisinde ve ekli haritada gösterilen alanın da orman sayılan yerlerden olduğu halde, orman alanı dışında bırakıldığını ileri sürerek bu alanın orman sınırları içine alınarak orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescilini istemiş, davaya konu yer hakkında 201 ada 1 parsel numarası verilerek ve Kadastro Mahkemesinde orman kadastrosuna itiraz davasına konu olduğundan söz edilerek malik hanesi açık bırakılıp kadastro tespit tutanağı düzenlenerek 3402 sayılı Yasanın 5. maddesi gereğince mahkemeye gönderilmiştir. Mahkemece davanın KABULÜNE, dava konusu taşınmazın tespitinin iptali ile orman niteliğiyle hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş hüküm davacı ......

      orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 27/10/2009 günü oybirliği ile karar verildi....

        Keleş hakkında kadastro tespitine itiraz davası açtığı ve mahkemece 2007/139-534 sayılı karar ile davanın reddine karar verildiği, ancak Hazine tarafından temyiz edilmekle kesinleşmediği, 109 ada 4 ve 5 sayılı parsellerin ise kadastro tespit tutanaklarının kesinleşip kesinleşmediğinin dosya kapsamından anlaşılamadığı, bu parsellerin tutanakları kesinleşmiş olsa dahi Orman Yönetimi ve Hazine her zaman bu davanın konusu olmayan 109 ada 3, 4 ve 5 sayılı parseller hakkında orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla tapu iptali ve tescili davası açabileceklerine göre, davaya konu parsel ile dava dışı 109 ada 2, 3, 4 ve 5 sayılı parsellerin bir bütün halinde 6831 Sayılı Yasanın 17/2. madde hükmüne göre orman içi açıklık niteliğinde, orman sayılan yerlerden olduğunun kabulü gerekir 6831 Sayılı Yasanın 17. maddesi, orman içi açıklıklarda ... ve inşaat yapılmasına, hayvancılık amacı ile ağıl yapılmasına, bu kesimlerin özel mülke dönüşmesine izin vermez....

          Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parseller orman alanı içinde bırakılmıştır. Mahkemece, çekişmeli 120 ada 1 ve 3 parsel numaralı geniş orman parselleri içinde dava konusu edilen 1/C-E, 3/A, B, C, D, E bölümlerinin eski tarihli resmi belgelerde orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçesiyle davacılar adına tesciline karar verilmişse de, 1 parselde (E) bölümünün dört tarafının 1 nolu geniş orman parseli ile çevrili olduğu, (C) bölümünün ise güneyde ... yüzölçümlü 7, 8, 9 parsellerle sınır olduğu, diğer üç yönünün yine 1 nolu orman parseli ile çevrili bulunduğu, 7, 8, 9 parsellerin tesbitlerine itiraz olmaması nedeniyle kişiler adına kesinleştiği, 8 parselin güneyinin ise Fırat Nehri ve sonra ... ile sınır olduğu anlaşılmaktadır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Beraat Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 1) Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... haklarında verilen hükmün incelenmesinde ; Katılan idare vekilinin temyiz itirazları, oluşa, yapılan yargılamaya, toplanan delillere, gerekçeye ve uygulamaya göre yerinde görülmediğinden, reddiyle sanıklar hakkında ayrı ayrı verilen beraat hükümlerinin ONANMASINA, 2) Sanık ... yönünden verilen hükmün incelenmesinde ; Yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak ; Sanık hakkında 13/9/2007 tarihinde suç tutanağı düzenlenmesine, mahallinde yapılan keşif sonucu dava konusu yerin 5304 sayılı Kanuna göre yapılan tesis kadastrosu sonucu 101 ada 1 nolu orman parseli olarak orman vasfıyla Hazine adına tescil edildiğinin, yerin kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde kaldığının belirtilmesine karşılık tesis kadastrosunun suç tarihinden sonra...

              Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun (6292 ... Kanun) hükümleri uyarınca öncelikle hak sahiplerine (kullanıcılarına) satışları yapılacağından davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, ancak orman tahdidi içinde bulunan taşınmazların, hangi nedenle olursa olsun orman sınırları dışına çıkartılması isteğiyle orman idaresini zorlayıcı nitelikte davanın dinlenme olanağı bulunmadığı, her ne kadar dava tarihi itibariyle 111 ada 1 parsel ... taşınmaza ilişkin 3402 ... Kanun’un 12/3 üncü maddesinde belirtilen 10 yıllık tapu iptali ve tescil davası açma süresi dolmamış ise de davacının, 111 ada 1 parsel ... taşınmazın öncesinin orman olmadığını ileri sürerek tapu kaydının iptal edilip adına tapuya tescil isteği bulunmadığı, aksine davacının, 111 ada 1 ... orman parseli içinde kalan iki parça taşınmazın 6831 ......

                Davacı ... ve birleşen dosya davacısı ... tapu kaydına dayanarak kendilerine ait taşınmazların 133 ada 316 sayılı orman parseli içinde, birleşen dosya davacıları ... ve arkadaşları ise kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak kendilerine ait taşınmazların 133 ada 304 sayılı yaylak parseli içinde, birleşen dosya davacıları ... ve ... ise, yine kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak kendilerine ait taşınmazların 133 ada 304 ve 316 sayılı yaylak ve orman parselleri içinde bırakıldığı iddialarıyla ayrı ayrı dava açmışlardır....

                  Davacı ... ..., dava dilekçesinde sınırlarını belirttiği ve orman yönetimi tarafından tel çit çekilerek ormandan ayrılmış olan yeri 1995 yılında köylüden satın aldığı, 1996 yılında üzerine bina yaptığı, 1998 yılında hakkında orman yasasına muhalefet suçundan tutanak tutulduğu, hakkında yıkım istemli cezai kovuşturmaya başlandığı, taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu, davalı ... yönetiminin el atmasının önlenmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın 399 sayılı ... ve ... Devlet Ormanı parseli içinde kaldığı, 1972-1973 yıllarında yapılan genel arazi kadastro çalışmaları sırasında orman sınırları içinde bulunduğundan herhangi bir işleme tabi tutulmadığı, ormanların zilyetlik yoluyla kazanılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir....

                    Kaldı ki temyize konu taşınmazın kısmen doğusunda ve kuzeyinde 104 ada 386 parselin orman olarak kesinleşen bölümleri bulunmakta olup, davalı yerin yeşil alanda gözüken bölümü, orman parseli ile bütünlük içindedir. Hal böyle iken dava dosyası ... bilirkişiye teslim edilerek, çekişmeli taşınmazın hükme dayanak yapılan orman bilirkişi raporu ekindeki aplikeli memleket haritasında ... bilirkişi ... tarafından düzenlenen 14.11.2005 tarihli ek krokili raporda (A) ile işaretlenen 4.429,07 m2 yüzölçümlü bölümünün yeşil ve açık alanda kalan bölümlerinin ifrazı yaptırılmalı, yüzölçümleri ayrı ayrı belirlenmeli, alınacak bu ek rapora göre yeşil alanda kalan bölümü orman niteliği ile Hazine adına, gerisi ise davacılardın ... ... adına tescil edilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir....

                      UYAP Entegrasyonu