Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Orman İşletme Müdürlüğü tarafından benzer nitelikte ve Dairemizce evvelce temyiz incelemesi yapılan dosyalar arasına gönderilen belgelerden çekişmeli taşınmazın yer aldığı ... Köyünde 30/05/2005 tarihinde 60 nolu orman kadastro komisyonunca 6831 Sayılı Yasaya göre orman kadastrosuna başlandığı, bu çalışmanın 07/07/2005 tarihinde sonuçlandırılarak sonuçlarının 10/08/2006 tarihinde ilan edildiği anlaşılmaktadır. Dava, 29/01/2003 tarihinde açılmıştır. Yargılama sırasında yapılıp, ilan edilen orman kadastrosu davanın tarafları ve dava konusu taşınmaz yönünden kesinleşmez. Eldeki tescil davası aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz davasına dönüşmüştür. Kadastro Mahkemesince bakılacak dava türleri 3402 Sayılı Yasanın 26. maddesinde gösterilmektedir ve 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesine göre bu davalar dışında, altı aylık askı süresi içinde açılan orman sınırlaması ve 2/B madde uygulamasına itiraz davaları da kadastro mahkemesinde görülüp sonuçlandırılır....

    Mahkemece anılan yönler göz önüne alınarak; orman kadastrosuna itiraz davası, tescil davasından ayrılıp, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek tescil davası elde tutulup orman kadastrosuna itiraz davasının sonucunun beklenmesi gerekirken, yargılamaya devamla, yazılı olduğu biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 10/02/2009 günü oybirliği ile karar verildi....

      Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununa 5831 sayılı yasayla eklenen Ek-4. maddesi uyarınca yapılan kullanım kadastrosu sonucu oluşan zilyetlik şerhinin iptali ve davacı adına şerh verilmesi istemine ilişkindir. Kullanım kadastrosuna itiraza ilişkin davalar, 3402 sayılı Yasanın 11. maddesinde sözü edilen askı ilan süresi içinde kadastro mahkemesine açılabileceği gibi, askı ilan süresi içinde itiraz edilmeyen tutanakların kesinleşmesi halinde, aynı yasanın 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süre içinde genel mahkemelerde de açılabilir. Kullanım kadastrosu, 3402 sayılı Yasa uyarınca yapılmakta olup anılan yasada kullanım kadastrosuna karşı askı ilan süresinden sonra dava açılamayacağına; başka bir anlatımla, 3402 sayılı Yasanın 12/3. maddesinin uygulanmayacağına ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDAKİ ŞERHİN TERKİNİ Davada ... taraf olup, uyuşmazlık 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 2/B maddesi gereğince yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde değil, taşınmazın orman olduğu iddiasında bulunulması nedeniyle mülkiyete yönelik bulunmaktadır. Uyuşmazlığın çözümü için orman araştırması yapılması gerekmektedir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre temyiz incelemesi Yargıtay 20. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ancak Yargıtay 20. Hukuk Dairesince 03.03.2014 tarihinde görevsizlik kararı verilerek dosya Dairemize gönderilmiş olmakla görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 24.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/152 esas sayılı dosyasında davacılar tarafından TMK 713.maddeye göre açılan tescil davası sırasında orman kadastro çalışmalarının başlaması ve davanın orman kadastrosuna itiraza dönüşmesi nedeni ile, mahkemece tescil davası elde tutularak orman kadastrosuna itiraz davası yönünden tefrik kararı verilerek dosyanın kadastro mahkemesine gönderilmesi ve eldeki dava ile birleştirilerek birlikte yürütülmesi gerektiği anlaşılmış olup, mahkemece tescil davasının, orman kadastrosuna itiraz davasına dönüştüğü gözetilmeden ve asliye hukuk mahkemesindeki dosya gelmeden yargılama yapılarak karar verilmesi hatalı olduğu anlaşılmıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle, mahkemenin önce T3 karşı husumetin yönetilmesini sağlaması ve taraf teşkili sağlandıktan sonra, Çatalca 1....

          Mahkemenin de gerekçesinde belirtildiği gibi, davanın varlığı, tahdidin kesinleşmesini önler ve bu durumda açılmış bulunan bu davanın orman tahdidine itiraz davasına dönüştüğünün kabulü gerekir. Orman kadastrosuna itiraz davalarında 3373 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesi gereğince kadastro mahkemesi görevli olup, görev yargılamanın her aşamasında doğrudan doğruya gözetilmesi gereken kamu düzenine ilişkin bir durumdur. Ancak, orman kadastrosuna itiraz davasına bakan kadastro mahkemesince tescil kararı verilemez. Bu nedenle, mahkemece orman kadastrosuna itiraz davası yönünden ayırma kararı verilerek görevsizliğe hükmedilmesi, tescil davasının elde tutulması ve orman kadastrosuna itiraz davası sonucunun beklenmesi gerekirken, tescil istemi yönünden de görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

            Kural olarak kadastro davaları, lehine tespit ya da Kadastro Komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişiye karşı açılır. 3402 sayılı Yasa'nın Ek-4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde bulunan davalarda ise, husumetin taşınmazın tespit maliki olan Hazineye ve beyanlar hanesinde ismi yazılı kişilere yöneltilmesi zorunludur. Somut olayda; dava Orman İdaresi aleyhine açılmamış, Mahkemece, davacı tarafa süre verilerek davaya dahil ettirilmiştir. Açıklandığı üzere Orman İdaresi davanın yasal hasmı da değildir. Davanın gerçek tarafı olmayanın karar başlığında taraf olarak gösterilmesi ona taraf sıfatı kazandırmaz. Davanın tarafı olmayanın hükmü temyizde hukuki yararı da bulunmadığından temyiz inceleme isteğinin REDDİNE, 20.12.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

              "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki kullanım kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı .... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı,.... Mahallesinde sınırlarını belirtiği tahmini 5 dönüm miktarındaki taşınmazın 2. madde uygulaması sebebiyle orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğunu belirterek ileride satılması ihtimali olduğundan kendi adının yazılması istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı .... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir....

                Köyünde 08/11/2004 tarihinde 169 nolu orman kadastro komisyonunca 6831 Sayılı Yasaya göre orman kadastrosuna başlandığı, bu çalışmanın 26/11/2005 tarihinde sonuçlandırılarak sonuçlarının 10/04/2006 tarihinde ilan edildiği anlaşılmaktadır. Dava sırasında yapılıp, ilan edilen orman kadastrosu davanın tarafları ve dava konusu taşınmaz yönünden kesinleşmez. Eldeki tescil davası aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz davasına dönüşmüştür. Kadastro Mahkemesince bakılacak dava türleri 3402 Sayılı Yasanın 26. maddesinde gösterilmektedir ve 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesine göre bu davalar dışında, altı aylık askı süresi içinde açılan orman sınırlaması ve 2/B madde uygulamasına itiraz davaları da kadastro mahkemesinde görülüp sonuçlandırılır. Bu nedenlerle tescil davasında asliye hukuk mahkemesinin, orman kadastrosuna itiraz davasında ise kadastro mahkemesinin görevli olduğu kabul edilmelidir....

                  Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın Hazine yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine, esas yönünden kabulüne ve ...’un beyanlar hanesindeki isminin iptali ile davacının isminin şerh verilmesine karar verilmiş; hüküm, Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı yasaya 5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesi ile eklenen Ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir. Kural olarak kadastro davaları, lehine tespit ya da Kadastro Komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişiye karşı açılır. Dava 3402 sayılı Yasa'nın Ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde bulunduğundan husumetin taşınmazın tespit maliki olan Hazineye ve beyanlar hanesinde ismi yazılı kişilere yöneltilmesi zorunludur....

                    UYAP Entegrasyonu