Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bozma kararından sonra hükmün davalı Orman Yönetimi vekili yerine orman işletme müdürlüğüne tebliğ edildiği, Orman Yönetimi vekilinin vekil varken asile yapılan tebligatın geçerli bir tebligat olmadığı, hükmün vekile tebliğ edilmesi gerektiğini bildiren 13.07.2011 tarihli dilekçesi üzerine karar davalı Orman Yönetimi vekiline tebliğ edilmiş ve hüküm davalı Orman Yönetimi vekili tarafından da temyiz edilmiş ve dava dosyası temyiz incelemesi yapılması için tekrar 20 .Hukuk Dairesine gönderilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, on yıllık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz ve tescil niteliğindedir....

    Mahkemece, çekişmeli (A) ve (B) ile işaretli taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olması nedeni ile davanın kısmen kabulüne, ... bilirkişi krokisinde (A) ve (B) ile işaretli 7188.75 m2 ve 655.95 m2'lik taşınmazla ilgili olarak orman kadastro çalışmasının iptaline, bu taşınmazın orman sınırları dışına çıkarılmasına, tescil istemi yönünden mahkemenin görevsizliğine, (C) ile işaretli taşınmaza yönelik olarak ise davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6 aylık ilan süresi içinde açılan orman kadastrosuna ve 2/B madde uygulamasına itiraza ilişkindir. Dosya kapsamından; ... ......

      rumuzlu çam ağacı rumuzlu ormanlık alanın devamı niteliğinde bulunduğu, çekişmeli (B) işaretli bölümün eğiminin yüksek olduğu ve orman sayılan yerlerden olduğu, ayrıca davacının 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesinde anılan ve orman kadastrosuna itiraz davası açmanın koşulu olan "hak sahipliği" ni de kanıtlayamadığı anlaşıldığından çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olması nedeni ile davanın tamamen reddine, dava dosyasının kadastro tespit tutanağı aslı ile birleştirilmek ve tescil işlemi yapılmak üzere tapu sicil müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmesi gerekirken aksine düşünceler ile davanın kabulü yolunda kurulan hüküm doğru değildir....

        Somut olayda da Orman Yönetimi dava konusu parselin eylemli orman olduğu iddiası ile iptal ve tescil isteğiyle asliye hukuk mahkemesinde dava açmış ve davanın devamı sırasında orman kadastrosu yapılarak ilana çıkartılmış olduğundan, asliye hukuk mahkemesindeki tapu iptal ve tescil davası aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz davasına da dönüşmüştür. 6831 sayılı Yasa'nın 11/1. maddesi gereğince orman kadastrosuna itiraz davasına bakma görevi kadastro mahkemesine, bu davanın sonucuna göre tapu kaydının iptaline ya da iptal edilmemesine karar verme görevi asliye hukuk mahkemesine aittir. Kadastro mahkemelerinin kesinleşen ve tapuya tescil edilen taşınmazların tapu kaydını iptal etme ya da etmeme veya on yıllık hak düşürücü süreden dolayı davayı reddetme görev ve yetkisi bulunmamaktadır....

          Orman kadastrosuna itiraz davasının yargılaması sırasında ... köyünde 2006 yılında tesis kadastrosunun yapıldığı, 2004 yılında orman kadastro sınırları içine alınan ve bazı bölümleri hakkında orman kadastrosunu itiraz davaları devam eden taşınmaza 308 ada 1 parsel numarası verilerek ve yüzölçümü de 31.714.344.44 m2 olarak hesaplanıp tesbit tutanağı düzenlenmeden 3402 Sayılı Yasanın 22/4. maddesi gereğince işlem yapılarak tapu kütüğüne aktarılarak 02.06.2006 tarihinde tapu siciline orman niteliği ile tescil edildiğinden davaya konu taşınmazın bulunduğu yer 308 ada 1 sayılı parselin kadastro çapı içinde gösterilmiştir....

            her aşamasında, temyiz aşaması da dahil olmak üzere tarafların her birince ileri sürülebileceği gibi resen de gözetilebileceği, mahkemece anılan yönler göz önüne alınarak; orman kadastrosuna itiraz davası, tescil davasından ayrılıp, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek tescil davası elde tutulup orman kadastrosuna itiraz davasının sonucunun beklenmesi” gereğine değinilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Orman Kadastrosuna İtiraz Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemenin verdiği önceki karar Yargıtay tarafından bozulmuş olup, bozma ilamında özetle "dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 6831 sayılı Kanun'a göre henüz sınırlaması yapılmamış ormanlarda orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması çalışmalarına başlanıldığı, bu çalışmanın sonuçlandırılarak ilân edildiği; dava sırasında yapılıp ilân edilen orman kadastrosunun, davanın tarafları ve dava konusu taşınmaz yönünden kesinleşmeyeceği ve eldeki tapu iptali ve tescil davasının aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz davasına dönüştüğü belirtilerek bu durumda orman kadastrosuna itiraz davasının tapu iptali ve tescil davasından ayrılıp orman kadastrosuna...

                Dava, on yıllık sure içinde açılan orman kadastrosuna itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1993 yılında 19 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından orman kadastrosu ve 2B uygulaması yapılmış, 21.05.1998 günü ilân edilerek kesinleşmiştir. İncelenen dosya kapsamına, toplanan delillere ve kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu gibi eylemli olarak da orman olduğu anlaşılmaktadır....

                  Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 2/B madde uygulamasına dayalı tescil ve elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1965 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 21.11.1995 tarihinde ilan edilerek dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır. Çekişmeli taşınmaz Genel arazi kadastrosu işlemi sırasında kadastro harici bırakılmıştır....

                    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, altı aylık süre içinde açılan orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamasına itiraz niteliğindedir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve taşınmazın 1974 yılında yapılan orman kadastro sınırları içerisinde kaldığına, orman kadastrosuna itiraz davası açma yönünden hak düşürücü sürenin çoktan geçtiğine, kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalan tapu kayıtlarının hukuki değerini yitireceğine ve 2007 yılında yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulamasının davacıya yeni bir dava hakkı vermeyeceğine ve aktif dava ehliyeti de bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda ... onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 24/05/2010 gününde oybirliği ile karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu