Uygulamada adın yetersizliği, elverişsizliği, karışıklığa yol açması, kötü, iğrenç, gülünç, itici, küçük düşürücü bir anlam taşıması, alay ve utanç konusu olması ya da bazı yeni durumlarla oluşan bir zorunluluk bulunması veya nüfusta yazılı adından başka bir ad ile bilinip tanınması, hatta kişinin bir ad veya soyadı için kişinin ruhsal aidiyet hissetmemesi değiştirme için bir gerekçe olarak kabul edilir. Yukarıda açıklanan ilke ve olgular doğrultusunda somut olaya bakıldığında; duruşmada dinlenen tanık beyanları, kolluk tutanağı ve dosya kapsamından, davacının soyadının "Kılınç" olarak tanınıp bilindiği, dosya kapsamından davacının ismini değiştirmesi hususunda haklı sebeplerinin bulunmadığı anlaşılmakla istinaf istemi yerinde görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Nüfusta anneliğin tespiti ve nüfus kaydının bu haliyle düzeltilmesi istemine ilişkin olarak açılan davada Muğla 1. Asliye Hukuk ile Karabük Aile, Karabük 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik-görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, nüfusta anneliğin tespiti ve nüfus kaydının bu haliyle düzeltilmesi istemine ilişkindir....
Somut olayda; davacı tarafından velayeti altındaki oğlunun nüfus kaydındaki doğum tarihinin gerçek durumu yansıtmadığı belirtilerek doğum tarihinin düzeltilmesi talep edilmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının ilgili Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacağı açıkça hükme bağlanmıştır.Davacının talebinin çocuğun soybağının düzeltilmesi istemine ilişkin olmadığı, bu yönde bir iddia ve talep olmadığı, talebin sadece nüfusta yaş tashihine ilşkin olduğu anlaşılmakla; adı geçen Kanun maddeleri uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinde görüleceği Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 25/12/2013 gün ve 2013/18-464 esas 2013/1698 karar sayılı ilamıyla da benimsenmiş olup, 5490 Sayılı Kanunun 36/1-a-b maddesi kapsamında olan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.'...
Ad değişikliği hâlinde, nüfus müdürlüğü bu kişinin çocuklarının baba veya ana adına ilişkin kaydı, soyadı değişikliğinde ise eşin ve ergin olmayan çocukların soyadını da düzeltir. c) Tespit davaları, kaydın iptali veya düzeltilmesi için açılacak davalara karine teşkil eder. (2)Kişilerin başkasına ait kaydı kullandıklarına ilişkin başvurular Bakanlıkça incelenip sonuçlandırılır, şeklinde düzenleme getirmiştir. Yasal düzenlemeyi yorumlayan Yargıtay Hukuk Genel Kurulu (10/06/2015 tarih ve 2014/18- 67 esas, 2015/1549 karar) ve Yargıtay 5....
Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/09/2019 NUMARASI : 2017/385 ESAS, 2019/318 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : Dairemizde bulunan istinaf başvurusunun yapılan açık incelemesi sonunda; Davacılar vekilinin istinaf başvurusu üzerine Sakarya 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/385 Esas sayılı dosyası ve dava dosyasında verilen 27/09/2019 tarihli 2019/318 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi....
Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, 47 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında malik görünen ...e soyadı eklenerek kimlik bilgilerinin düzeltilmesi, 2010/73 Esas sayılı birleşen davada ise davacılar ..., ... ve ...e soyadı eklenerek kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, asıl davanın kabulüne, birleştirilen 2010/73 Esas sayılı davanın reddine karar verilmiştir. Davalı vekilinin kararı temyiz etmesi üzerine, Dairemizin 2011/14314 Esas 2011/15348, Karar sayılı ilamı ile özetle “... dışındaki maliklerin soyadının düzeltilmesi isteminden feragat etmesine rağmen mahkemece feragat edilen ..., ... ve ...'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.08.2009 gününde verilen dilekçe ile ... kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 14.03.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ... kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur....
Mahkemece davanın kabulü ile nüfusta 15/01/1987 olan doğum tarihinin 27/01/1991 olarak düzeltilmesine karar verilmiş karar davalı tarafından istinaf edilmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 35. maddesinde “kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez…” ibaresi yer aldığından, her hangi bir sınırlama olmaksızın nüfus kütüğünde mevcut her kaydın düzeltilmesinin istenebileceği kuşkusuzdur. Nüfus Kanunu'nun 46. maddesinde “yaş, ad, soyadı ve diğer kayıt düzeltme davaları…” ibaresi yer aldığından, her hangi bir sınırlama olmaksızın nüfus kütüğünde mevcut her kaydın düzeltilmesinin istenebileceği kuşkusuzdur....
İlk Derece Mahkemesi Kararı: Mahkemece; "Davanın KABULÜ ile, Tekirdağ İli, Hayrabolu İlçesi, Kahya Mahallesi, Cilt No:3, Hane No: 240, BSN:81'de nüfusa kayıtlı, Yalçın ve Yaşariye kızı 23/05/2005 Tekirdağ doğumlu, 6 T.C.Kimlik numaralı T1 nüfusta "Çeri" olan soyadının "Karaca" olarak tashihine, " karar verilmiştir. İleri Sürülen İstinaf Sebepleri: Davalı nüfus idaresi temsilcisi tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulmuş olup, davalı nüfus idaresi temsilcisi istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, 4721 Sayılı Medeni Kanunun 321. maddesi ve Soyadı Nizamnamesinin 5. maddesi gereği adı geçenin soyadı düzeltilmesinin uygun olmayacağını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İstinafa Cevap: Davacı istinafa cevap dilekçesi vermemiştir. Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 355....