WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVALILAR DAVA TÜRÜ :Nüfusta Anne İsminin Düzeltilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm nüfusta anne isminin düzeltimesine ilişkin olup, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.05.2011 tarihli 2011/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince inceleme görevi Yargıtay 18. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 18. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 16.02.2012 (Prş.)...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Anne Baba Adının Düzeltilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... ve davalı ... Müdürlüğü tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı, dava dilekçesinde; ilk eşi ... ile evli iken çocukları olmadığından ... kız kardeşi davalı ... ve eşi ...'un çocukları ...'yı kendi çocukları gibi 02.10.1987 tarihinde nüfusa kaydettirdiklerini beyan ederek, nüfus kaydında çocuğu olarak görünen davalı 04/12/1987 doğumlu ...'nın nüfus kaydının iptaliyle diğer davalılar ... ve ...'un çocukları olarak onların hanesine tescil edilmesini istemiş; mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar davalı ... ve nüfus müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacı ... ile ... 10.09.1973 tarihinde evlendikleri, 04.12.1984 doğumlu ...'...

      nın nüfusta 07.08.1995 olan doğum kaydının 07.08.1993 olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesinde, müvekkillerinin kızı ...'nın 07.08.1993 tarihinde dünyaya gelmiş olmasına rağmen hernasılsa nüfus kütüğüne 07.08.1995 doğumlu olarak yazıldığını ileri sürerek yanlışlığın düzeltilmesini istemiş, mahkemece, davacının bu davayı hazırlık soruşturmasından esinlenerek açtığı, böyle bir davayı açmakta hukuki yararı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden, incelenen sağlık kurulu raporu içeriğinden; yaşının düzeltilmesi istenen ...'nın çekilen grafilerine göre kemik yaşının radyolojik olarak 18 yaş üzerinde olduğu bildirilmiştir....

        in çocukları olarak kaydettirmesi nedeniyle nüfus kaydının düzeltilmesi talep edilmiştir. Anne ile çocuk arasında görülen ve nüfustaki anne adının düzeltilmesi talebini içeren eldeki davanın Türk Medeni Kanununda düzenlenen soybağının düzeltilmesi davası olarak nitelendirilemeyeceği, davanın nüfusta kayıt düzeltimi davası olduğu anlaşılmakla, uyuşmazlığın 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 08.07.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....

          Asliye Hukuk Mahkemesinin kesinleşen ilamı ile ana adının Gülsüm Pepe olarak düzeltilmesine karar verildiğini, nüfusta yapılan düzeltme ile babaannesi Behiye’nin annesinin Gülsüm Pepe olduğu tespit edildikten sonra Behiye Kocagöz’ün nüfusta babası Halil Balaban olarak görünse de gerçekte Muharrem Ünal olduğunu, bu nedenle nüfusta Halil Balaban olan adının Behiye Kocagöz ile Muharrem Ünal arasında soybağı kurularak baba adının Muharrem Ünal olarak düzeltilmesini istemiştir. Davalı T5 cevap dilekçesinde, nüfus kaydında Behiye’nin evlilik için çocuk olarak geldiğini dünyüyü geldiğini görüneceğini, nüfusta ana ve baba adının belli olduğunu, davacının murisi olduğunu iddia eden şahsın kurulu bir soybağının bulunduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur....

          Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfusta anne ve baba adının değiştirilmesi istemine ilişkindir Asliye Hukuk Mahkemesince, anne ve baba adının değiştirilmesi istemi, soybağının düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu, gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi tarafından ise, davacının talebinin nüfus kayıtlarında anne ve babası olarak gözüken kişilerin dedesi ve ninesi olduğu gerçek babasının ... ve annesinin ise ... olduğu nüfus kayıtlarının bu şekilde düzeltilmesi istemine ilişkin nüfus davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Somut olayda dava, davacı ...'nun nüfus kaydında ... ve ... olarak görünen baba ve anne isimlerinin, ... ve .... olarak değiştirilmesi istemine yöneliktir....

            Nüfusa kaydedilmeden ölmüş veya herhangi bir nedenle nüfusta kaydı bulunmayan kişilerin tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi mümkün değil ise de İdari yoldan tapu kayıtlarında intikal yaptırılamadığından zorunlu olarak dava açılan bu gibi durumlarda tapu malikinin davacıların murisi ile aynı kişi olduğunun ispatlanması halinde “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince bu yönde bir “tespit kararı” verilmelidir. Somut uyuşmazlıkta; tüm dosya kapsamı, mevcut deliller ve bilhassa nüfus müdürlüğü kanalıyla yaptırılan araştırmalar ışığında; kayıt maliki "... kızı ... nüfusta kaydı olmadığı bu nedenle de nüfus kayıtlarının çıkartılamadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece 2026, 2097, 2098, 2104, 2105 ve 2106 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen "... kızı ...'...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfusta kayıt düzeltimi davasında ... Aile Mahkemesi ve ... 3. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Talep, küçük ...'in nüfusta anne ve baba adının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Aile Mahkemesince, davanın nüfusta kayıt düzeltimine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, uyuşmazlığın nesebe ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dosya kapsamından, ... Aile Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 2.HD.nin 06.12.2012 gün 2011/17590-2012/29415 sayılı kararı ile eldeki uyuşmazlığın çözümünde Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğundan bahisle bozulduğu ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır....

                Mahkeme tarafından yapılan yargılama ve toplanan deliller hüküm vermeye yeterli değildir Düzeltilmesi istenen tapu kayıtlarından 82 ve 90 parsel sayılı taşınmazlara ait kadastro tespit tutanakları içeriğine göre taşınmazlar “ ... ... oğlu ...’in malı iken ölümü ile veraseti evlatları ...kaldığı, ... ... oğlu ... kızı ... ölümü ile evlatları ..., ... ve ... terk ettiği” belirtilmiş ve bu kişiler adına taşınmazlar tespit ve tescil edilmiştir. Mahkemece kadastro tespit tutanaklarında , tapu maliki olduğu belirtilen kişilerin baba, anne ve kardeşlerini gösterir şekilde nüfus aile kayıtları getirtilip tutanak içerikleri ile karşılaştırılmamış ve ayrıca tapu maliki olarak gözüken “... oğlu ... ...” isminde nüfusta kayıtlı birisinin bulunup bulunmadığı sorulmamıştır. Mahkemece; tapuda malik gözüken diğer müşterek malikler ile kaydı düzeltilmesi istenen müşterek malik arasındaki irtibat araştırılmalı bunun için de” “......

                  Kaydın istem gibi düzeltilmesi, ... ...'ın mirasçılarının hukukunu da ilgilendireceği gözetilerek bunların tespiti ile yöntemince davaya katılmalarının sağlanmasından sonra toplanan ve toplanacak olan kanıtlar doğrultusunda hüküm kurulması gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.10.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu