WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Daire : BİRİNCİ DAİRE Karar Yılı : 1986 Karar No : 125 Esas Yılı : 1986 Esas No : 91 Karar Tarihi : 02/05/986 BUCAK ADINA YAPILAN DEĞİŞİKLİĞİN BELEDİYE ADININ DA DEĞİŞTİRİLMİŞ OLDUĞU SONUCUNU DOĞURMAYACAĞI HK. … İli, Pazar İlçesine bağlı … (…) Beldesi adının … olarak değiştirilmesi istemine ilişkin İçişleri Bakanalığının yazısı incelendi. Adı değiştirilmek istenen belediyenin … … Merkezinde "…" adı altında kurulduğu, 1.7.1964 gününde yapıldığı bildirilen ad değişikliğinin ise belediye adının değil bucak adının değiştirilmesine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Ana-Baba Adının Düzeltilmesi/Değiştirilmesi istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin doğumundan 10 gün sonra Ali Karaytuğ ve T1 tarafından evlat edinildiğini, doğumun Nimet tarafından gerçekleştirilmiş gibi gösterilerek nüfusa kayıt edildiğini, müvekkilinin 2015 yılına kadar Ali ve Nimet'i öz anne babası olarak bildiğini belirterek Hüseyin olan baba adının Ali, Eşe olan anne adının Nimet olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı idare temsilcisi, açılan davayı kabul etmediklerini, evlat edinme işleminin davacı reşit olduktan sonra yapıldığını, nüfusta adı geçen kişilerin gerçek anne baba olduğunu, bu isimlerin nüfusta yer alması gerektiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    HD'nin 16/02/2017 tarih, 2017/8955- 1971 E ve K sayılı kararı ile yerleşik diğer içtihatları). 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 31. maddesinin 4. fıkrasında "Ölenin kaydı yok ise yapılacak soruşturma sonunda Türk vatandaşlığı ve ailesi tespit edildiği takdirde doğum tutanağı düzenlenerek aile kütüğüne önce doğum, sonra ölüm olayı işlenir" hükmü, Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin nüfusta kayıtlı olmayanların ölümü başlıklı 72. maddesinde ise; "Aile kütüğünde kaydı bulunmayan kişinin ölümüne ilişkin resmî/özel sağlık kurumları veya kamu kurum ve kuruluşlarının kayıtlarına dayanılarak düzenlenen ölüm bildirim formlarında yer alan bilgilere göre ölen kişinin önce doğum olayı, sonra da ölüm olayı aile kütüğüne tescil edilir. Nüfusta kayıtlı olmayanların ölüm olaylarının tesciline ilişkin usul ve esaslar Genel Müdürlük tarafından belirlenir." hükmü öngörülmüştür....

    in ve nüfusta ana-baba bir kardeşi görünen ...'nün mirasçılarının davaya dahil edilmesi için bozulmuş, bozma ilamına uyulduğu halde bozma gereği tam olarak yerine getirilmemiştir. Mahkemece, anne olacak ...'in tüm mirasçılarının (mirasçıları bulunamadığı takdirde Maliye Hazinesi) davaya katılımı sağlanmalı, iddianın doğruluğunun tespiti bakımından ilgililer yönünden DNA araştırması yapılıp oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile davanın reddi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      NÜFUSTA ANNE ADI TASHİHİ 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 427 ] "İçtihat Metni" Davacı A.... S.... vd. ile davalı Nüfus Müdürlüğü arasındaki davada Ondokuzmayıs Asliye Hukuk Mahkemesince verilen ve Yargıtay'ca incelenmeksizin kesinleşmiş bulunan 18/3/2010 günlü ve 2008/133-2010/35 sayılı kararın yürürlükteki hukuka aykırı olduğu savıyla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22/10/2010 gün ve Hukuk-2010/248450 sayılı yazısıyla kanun yararına temyiz edilerek bozulması istenilmiş olmakla, dosyadaki tüm kağıtlar okunup gereği düşünüldü: YARGITAY KARARI Davacıların açtığı davada, nüfus kütüğünde Güllü olan ana adlarının F.... olarak düzeltilmesine karar verilmesini istedikleri, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. Mahkemece davacıların gerçek anneleri olduğu iddia edilen F.... U....'...

        DAVA TÜRÜ :Nüfusta Ana Adı Tashihi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Davacı ve davalıların vukuatlı nüfus kayıt örneklerinin eklenerek gönderilmesi, 2-Nüfus Müdürlüğüne karar ve temyiz dilekçesinin tebliğ edilmesi, 3-Davalı ... dışında diğer davalıların temyiz dilekçesi tebliğ edilmemiştir.Diğer davalılara da temyiz dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edilmesi, 4-Davalı ...'na karar ve temyiz dilekçesi Tebligat Kanununun 21. maddesine göre yapılmış haber verilen komşunun adı soyadı ve imzası alınmamıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, nüfusta kaydı olmayan ...'nin davacının annesi olduğunun tespiti ile nüfusa tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde, nüfusta kaydı olmadan yaşayıp ölen annesi ...'nin ... kızı olarak nüfusa tescil edilebilmesi için gerekli tespitin yapılmasını ve kaydının gerçekleştirilmesini istemiştir. Mahkemece, tarafların Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 114/d bendinde sayılan dava ehliyetine sahip olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgeler ile davacı ve tanık anlatımından davacının annesi ...'nin nüfus kaydının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Dava dilekçesi ve duruşmadaki beyan ile nüfus kaydı bulunmayan ...'nin ...'...

            nun 286. vd.) babalık, tanıma, tanımanın iptali gibi davalara bakmakla görevlidir. davacı, nüfusta görünen...in, gerçekte babası olmadığını belirterek,... adına olan Nüfus kaydının iptal edilerek, gerçek babasının ... olması nedeniyle babasının nüfus kaydının buna göre düzeltilmesini talep etmiştir. Davanın kabul edilmesi halinde davacının baba adının değiştirilmesinin yanında nüfusta gerçek baba ile soybağı kurulacağından, dava bu niteliği itibariyle bir nesep davasıdır. Soybağı hukuku ile ilgili davalar 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin görev ve yargılama usullerine dair kanunun 4. maddesinde gösterilen davalardan olup TMK.'nun 282 vd. maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgili olan bu davanın Aile Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 4. Aile mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 27.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Kayıtların Düzeltilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı ... vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin ... ile nikahsız beraberliklerinden olan ..., ..., ... ve ... adlı çocuklarının nüfusta ...'ın resmi eşi ... üzerine kaydedildiğini ileri sürerek nüfus kayıtlarının gerçeğe uygun şekilde düzeltilmesini istemiş; mahkemece, verilen kesin süre içerisinde ...'nun veraset ilamı ibraz edilmediği gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verilmiştir. 1-Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesine göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur....

                Davacı, 20.1.1956 tarihinde Hakkı Akpınar'la evlendiğini, evlilik nedeniyle nüfus kaydının kocası hanesine taşındığını, bu evliliğinin halen devam ettiğini; ana baba bir kardeşi 1948 doğumlu Asiye'nin ise ...'le evli olduğunu, ancak kardeşi Asiye'nin , ...'le evlenirken kendisine ait kimliği kullandığı için ...'le 1965 tarihinde “evliyken ikinci kez evlenmiş gibi” kendisiyle ilgili nüfus kaydı oluşturulduğunu, böylece nüfusta kendisinin hem Hakkı Akpınar'la, hem de ...'le evliymiş gibi göründüğünü, ileri sürerek nüfus kayıtlarındaki yanlışlığın düzeltilmesini istemiş; 9.11.2007 tarihli ıslah dilekçesiyle davayı, ...'le olan ikinci evliliğinin mutlak butlan sebebiyle iptali (TMK. m.145/1) olarak ıslah ettiğini açıklamıştır. Mahkemece de, dava ıslah edilmiş şekliyle görülmüş, Türk Medeni Kanununun 152. maddesindeki hak düşürücü sürenin geçirilmiş olması gerekçe gösterilerek reddedilmiştir. Hükmü davacı temyiz etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu