Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfus kaydında düzeltim istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince; nüfus kaydının düzeltilmesi veya evliliğin butlanı hakkındaki davaların aile mahkemesinde görüleceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, evlenmenin iptali hakkındaki davayı tefrik ederek nüfus kaydında düzeltim davasında asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Viranşehir C. Başsavcılığı'nca düzenlenen 02.03.2010 tarihli davaname ile, nüfus kaydına göre davalılar ..... ile ...'nın evliliğe engel olacak derecede akraba olduklarını belirtilerek, nüfus kaydının düzeltilmesi, olmadığı takdirde evliliğin butlanına hükmedilmesini talep edilmiştir. Adana 1....
ın nüfus kaydında baba ve annesi olarak görülen ... ve ...'ın gerçek çocukları olduğunun tespiti ile nüfus kayıtları arasında bağlantı kurularak ...'ın babası ...'ın nüfus kütüğüne kaydedilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, davanın, babanın hukuken tespiti istemine ilişkin olup soybağının düzeltilmesi davalarında Aile Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, davanın nüfus kaydında düzeltim istemine ilişkin olup 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacı, babası ...'ın nüfus kaydında baba ve annesi olarak görülen ... ve ...'ın gerçek çocukları olduğunun tespiti ile nüfus kayıtları arasında bağlantı kurularak ...'ın babası ...'ın nüfusu kütüğüne kaydedilmesini talep etmiştir....
Somut olayda davacı, nüfus kaydında çocuğu olarak görünen...adında bir çocuğu olmadığını, esasen böyle bir kişinin hayatta olmadığını, nüfus kayıtlarında nakil sırasında hata yapıldığını belirterek bu kişinin nüfus kaydının iptali ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesini talep etmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Davacının talebinin çekişmesiz yargı kapsamında olmadığı, adı geçen Kanun maddeleri uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinde görüleceği anlaşıldığından, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 14.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
den olma ... ili, ... ilçesi, ... köyü, ... cilt, ... aile sıra no, ... sıra numarası ile ... ... isimli .../.../... ... doğumlu nüfus kaydının mükerrer kayıt nedeniyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Bu durumda, dava niteliği itibarıyla bir nesep davası olmayıp, hatalı aktarım ya da mükerrer kayıt suretiyle nüfus kayıtlarının hatalı olduğu iddiasına dayalı nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca, nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan davanın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 09/03/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
müvekkili T1 Şen ve kardeşi Akil Şen’in babaları olan Hacı T4’in nüfus kaydına çocukları olarak işlenmesini, nüfus kaydının tespit edilememesi halinde ise öncelikle Hacı oğlu T4’in nüfus kaydının oluşturulması, bu işlemden sonra müvekkili T1 ve kardeşi Akil Şen’in babaları olan Ali Hacı T4’in nüfus kaydına çocukları olarak işlenmesini, müvekkili T1’nin ve kardeşi Akil Şen’in nüfus kaydına da Kademşah Şen ve babası T4’in kayıtlarının işlenmesini talep etmiştir....
Doğum ve ölüm, nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunur. Nüfus sicilinde bir kayıt yoksa veya bulunan kaydın doğru olmadığı anlaşılırsa gerçek durum her türlü kanıtla ispatlanabilir. (TMK 30. Md.) Resmi sicil ve belgelerin içeriğinin doğru olmadığının ispatı, kanunlarda başka bir hüküm bulunmadıkça, herhangi bir şekle bağlı değildir. (TMK 7/2 md.) Buna karşılık nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda kesin yetki söz konusu olduğundan yetki hususunun mahkemece resen değerlendirilmesi gerekmektedir. Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. Maddesinde ilgilinin yerleşim yerinden söz edilmektedir. Buradaki ilgilinin davacı mı yoksa nüfus kaydının düzeltilmesi istenen mi olduğunun belirlenmesi ve buna göre yetki hususunun düşünülmesi gerekmektedir....
Mahkemece yapılacak iş, babalığın tespiti ve evliliğin butlanı davalarının nüfus kaydının düzeltilmesi davasından tefriki, bu davalara aile mahkemesi sıfatıyla bakılması ve nüfus kaydının düzeltilmesi davasının bekletici mesele olarak kabul edilip sonucunun beklenmesi, nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise ...'nun son hali ile nüfus kaydı getirtilip sağ ise kendisinin, ölü olduğu takdirde mirasçılarının davaya katılımının sağlanması ve bu kapsamda kanıtların toplanması, yukarıdaki fıkralarda açıklandığı üzere iddia ile ilgili olarak ... testi yaptırılıp, rapor sonucu da dikkate alınarak bir karar verilmelidir....
Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise somut olayda, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamında ilgili konumunda bulunan davacının annesinin yerleşim yeri dosya kapsamından anlaşılamıyor ise de, nüfus kayıtlarının incelemesinde ilgili kişi ...'ın nüfusa kayıtlı olduğu yerin ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi olduğu gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Somut olayda, davacı anne adının Hanım olması gerekirken yeni kimlik olduğu nüfus müdürlüğünce ... olarak yanlış yazıldığını ve kütüğe işlendiğini beyanla, nüfus kayıtlarında ... yazılı anne isminin ... olarak düzeltilmesini talep ve dava etmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1-a maddesinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahsın yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır....
Doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne işlenmesi, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 15, 31 ve 33. maddelerine göre nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olup, nüfusa kayıt edilmeden kendisinden önce doğup ölen kardeşine ait nüfus kaydını kullanan kişinin nüfusa tescili dolayısıyla saklı nüfustan sicile yazılması da idari işlem niteliğindedir. Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 35/1. maddesinde; saklı nüfus olduklarını iddia edenlerin aile kütüklerine tescil için müracaat makamının illerde valilikler, ilçelerde kaymakamlıklar olduğu hükme bağlandığından, doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne geçirilmesinin nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olduğu gözetilerek davanın görev yönünden reddine karar verilmesi yerine kabulü doğru görülmemiştir. 2-Kabule göre de; Dosyada bulunan nüfus kaydından, davacı ...'...
B..’ın Kağızman Nüfus Müdürlüğüne müracaatı üzerine nüfus müdürlüğü tarafından bir yanlışlık yapılarak kendilerine ait nüfus hanesine Canan isminde bir kız çocukları varmış gibi kayıt yapıldığını, Canan isminde bir kız çocuklarının olmadığı ve kendilerinin çocuğuymuş gibi nüfusuna kaydedilmiş olduğu iddiasıyla nüfustan silinmesi talep edildiğinden, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 35 ve devamı maddeleri uyarınca nüfus kayıt düzeltilmesine ilişkin olan ve TMK 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasına ilişkin olmayan davanın genel hükümlerine göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Keşan 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 22/10/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....