"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 15.11.2003 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında isim düzeltilmesi istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 19.12.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, tapu kaydında isim düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davacı, miras bırakanına ait taşınmazda miras bırakanının baba adının “...” olarak yazıldığını ileri sürerek, nüfus kaydına uygun olarak bu adın “...” şeklinde düzeltilmesini istemiş, mahkemece istem gibi karar verilmiş, hükmün davalı tarafından temyizi üzerine yerel mahkeme kararı; “…Taraf delilleri toplanarak yapılan araştırma sonucunda kayıt malikinin baba adının “...” olduğu kanıtlanmıştır....
A… …." yazılı malikin soyisminin "H… …. kızı N… ….." olarak, yine tapuda paydaş " H… …. kızı K… ….." yazılı malikin soyisminin " H… …. kızı K… ….." olarak, yine 468 parsel sayılı taşınmazda müşterek paydaş " H… …. kızı F… …." yazılı malikin nüfus kaydına uygun olarak " H… …. kızı K… …." şeklinde nüfus kayıtlarına uygun olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece, tapulama tutanakları, tapu kayıtları ve kök muris Hasan Yahşi'nin çocuklarını gösterir aile nüfus kaydı getirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı idare vekili, kararı temyiz etmiştir. Dava Medeni Kanunun 1027.maddesi gereğince tapuda isim düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Tapu kayıtlarının düzgün tutulmasında kamu yararı bulunup, kamu düzenine ilişkin kayıt düzeltme davalarından mülkiyet nakline meydan vermemek için tapu maliki ile adının düzeltilmesi istenen kişinin aynı şahıs olup olmadığının saptanması gerekir. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 06.02.2006 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim ve baba ismi düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.10.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet veya diğer hak sahiplerinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu nedenle de bu tür davalarla kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir....
Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; Davacı, Serik Sulh Hukuk 2005/84 Esas sayılı dosyasında verildiğini iddia ettiği yetki belgesini dosyaya sunmadan 11 parsel numaralı taşınmazda paydaş malik olan “Musa kızı, Nafiye Alkan” kaydının isim ve soyadının “Nefiye Korkut” olarak düzeltilmesini istemiş, Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş,hükmü davalı temyiz etmiştir. Mahkemece, kaydı düzeltilmesi istenilen “Nefiye Korkut”un nüfus müdürlüğünden nüfus kaydı getirtilmeden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı nüfus müdürlüğünden sorulmadan, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeden, Cumhuriyet Savcılığı aracılığıyla, taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmadan, salt tanık anlatımına dayanarak karar verilmesi doğru görülmemiştir. Davacının aktif dava ehliyetinin bulunabilmesi için, ......
Dosyada mevcut tapulama tutanakları incelendiğinde; 30 ve 32 parsel sayılı tapulama tutanaklarının edinme sütununda davacı murisi “...”nın eş ve çocuklarının isimleri nüfus kaydı ile uyumlu olduğu gibi, doğum tarihi de nüfus kaydı ile aynıdır.Her ne kadar diğer tapulama tutanaklarında kardeşleri olarak isimleri yazılı bulunan “... ve ...”in baba adları ile isim düzeltilmesi istenen “...”nın baba adı birbirlerini tutmuyor ise de nüfus kayıtları incelendiğinde anne isimlerinin de aynı olduğu görülmüştür. Nüfus Müdürlüğünün 26.2.2007 tarihli yazısından da anlaşıldığı üzere; “...” ve kardeşlerinin nüfus kayıtları ilk yersel yazımda nüfus aile kütüklerine tescil edilmiş olup, anne ve babalarının nüfus kayıtları bulunmamaktadır.Mahkemece dinlenen tanık da yeminli beyanında “...”nın baba adının köyde ... ve ... olarak bilindiği halde nüfus kaydına “...” olarak yazıldığını” beyan etmiştir....
Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet veya diğer hak sahiplerinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Tapuda isim düzeltilmesi davalarında amaç tapudaki kayıtların, nüfus kayıtlarına uygun hale getirilmesidir. 1-Yapılan yargılamaya toplanan delillere ve dosya içeriğine göre davalı ......
Buna göre; dava konusu taşınmazlarda, kaydı düzeltilmesi istenen ... ...'nın nüfus kaydı bulunmamakla tapu ve nüfus kaydı arasında bağlantı ve tutarlılık sağlanması mümkün değildir. Bu durumda, mahkemece davanın reddi gerekirken istemin kabulü doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı idare vekilinin temyiz itirazların kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 23.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Yargılama devam ederken davacı yurt dışında yaşadığını isminin yaşadığı ülkede telaffuzunun farklı olduğunu ve Fransızca tercümesinin "tecavüzcü" olduğunu davasını isim ve soy isim değişikliği şeklinde ıslah ettiğini söylemiştir. Davacı dava dilekçesi ile sadece soy isminin değiştirilmesini talep etmiş, ıslah suretiyle isim değişikliği talebinde bulunmuşsa da, hiç dava konusu edilmeyen bir hususun ıslah yoluyla davaya dahil edilemeyeceği ve dava konusu edilemeyeceği açıktır. Bu nedenle davacının isim değişikliği talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmiştir. Davacının soy isim değişikliği talebine gelince, kişinin sırf akrabalarını sevmemesi ve akrabaları ile görüşmek istememesi soy isim değişikliği talebini haklı kılmamaktadır....
Belgelere aykırı yazım ve tescillerin düzeltilmesi Tapu Sicili Tüzüğünün 87. maddesinde düzenlenmiş olup; anılan maddede yer alan düzeltme işlemi, salt yargılamanın gerekmediği durumlara ilişkin bulunmaktadır. Tapuda isim düzeltilmesi davalarında amaç, tapu kayıtlarının nüfus kayıtlarına uygun hale getirilmesidir. Bunun için de kaydının düzeltilmesi istenilen kişinin öncelikle nüfusta kayıtlı olması gereklidir. Ancak, bazı durumlarda nüfusta kayıtlı olmayan kişilerin de kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmektedir. Böyle durumlarda nasıl bir yol izlenmesi gerektiği Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararlarında belirtilmektedir. “… Kaydı düzeltilecek kişinin nüfusta kayıtlı olmaması durumunda, tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi olanağının bulunup bulunmadığı sorununun çözümlenmesi gerekmektedir....
Bu madde hükmüne göre; ilgililerin yazılı rızaları olmadıkça, tapu memuru, re’sen düzeltilmesi mümkün olan basit yazı yanlışlıkları (adi yazı hataları) dışında, mahkeme kararı olmadıkça, hiçbir düzeltmede bulunamaz. Belgelere aykırı yazım ve tescillerin düzeltilmesi Tapu Sicili Tüzüğünün 87. maddesinde düzenlenmiş olup; anılan maddede yer alan düzeltme işlemi, salt yargılamanın gerekmediği durumlara ilişkin bulunmaktadır. Tapuda isim düzeltilmesi davalarında amaç, tapu kayıtlarının nüfus kayıtlarına uygun hale getirilmesidir. Bunun için de kaydının düzeltilmesi istenilen kişinin öncelikle nüfusta kayıtlı olması gereklidir. Ancak, bazı durumlarda nüfusta kayıtlı olmayan kişilerin de kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmektedir....