Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Nüfus kaydında Yaş Tashihi istemine ilişkindir. Somut olayda, davacı nüfus kaydında 01/01/1956 olarak geçen doğum tarihinin gerçeği yansıtmadığını ileri sürüp gerçek doğum tarihinin tespit edilerek düzeltilmesini talep ettiği, davacının 23/09/1974 tarihinde nüfusa tescil edildiği, davacının yaşı hakkındaki kurul raporuna göre kemik yaşının 50 yaş üzeri ile uyumlu olduğu, davacının yaş tashihi için yeterli olmadığı, dosyada mevcut bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yaş düzeltilmesi istemine ilişkindir. Bilindiği üzere 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 36/1. maddesine göre kişisel durum, bu amaçla tutulan resmi sicille belirlenir. Aynı Kanun'un 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir''. Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi, "nüfus kayıtlarının düzeltilmesi'’ davalarının konusunu oluşturur. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi” dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/09/2022 NUMARASI : 2022/65 ESAS - 2022/255 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Yaş Düzeltilmesi İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı dava dilekçesinde özetle, gerçek doğum tarihinin 20.10.1979 olmasına rağmen nüfus kütüğüne 20.10.1976 olarak kaydedildiğini, evde doğmuş olması nedeniyle elinde herhangi belgenin bulunmadığını, ancak gerek dış görünüşü ve kemik yapısı gerekse sağlık kuruluşundan alınacak raporla iddiasının doğrulanacağını ileri sürerek nüfus kaydında 20.10.1976 olarak yer alan doğum tarihinin 20.10.1979 olarak düzeltilmesini dava ve talep etmiştir. Davalı nüfus idaresi temsilcisi duruşmada takdirin mahkemeye ait olduğunu beyan etmiştir....

Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dava, yaş tashih talebine ilişkindir. Nüfus kayıtlarının düzenli ve gerçeğe uygun olarak tutulması kamu düzeni ile yakından ilgilidir. Nüfus kayıtlarındaki istemlerle ilgili davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunmaktadır. Bu bakımdan hakim re'sen araştırma ilkesinin sonucu olarak kendiliğinden delil toplama yetkisine sahiptir. Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre bu tür davalarda doğum tarihinin düzeltilmesi istenenin gerçek yaşının tespiti için tam teşekküllü bir hastaneye gönderilerek sağlık kurulu raporu aldırılması zorunludur. Ancak, 25 yaşından sonra tıbben yaş tespiti mümkün değildir. Somut olayda, davacı 01/01/1971 doğumlu olduğunu iddia ederek eldeki davayı açmıştır....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava yaş tashihi istemine istemine ilişkindir. Davacı dava dilekçesinde nüfus kütüğünde doğum tarihi 1963 olmakla birlikte gerçekte 1960 yılında doğduğunu ileri sürmüş ise de 25 yaşından sonra tıbben yaş tespitinin mümkün olmadığı, aradan çok uzun zaman geçmiş olması nedeni ile tanık beyanına itibar edilemeyeceği, tanık delilinin tek başına yeterli olmadığı, somut delille desteklenmeyen soyut tanık beyanının yaş tespiti için yeterli olmadığı, yaş düzeltilmesi için dosyadaki delillerin yeterli olmadığı, davacının davasını ispatlayamadığından davanın reddi yönündeki ilk derece mahkemesi kararı dosya kapsamına ve yerleşik Yargıtay içtihatlarına uygundur....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1038 KARAR NO : 2020/1532 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇAT ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/06/2020 NUMARASI : 2020/8 ESAS - 2020/24 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Yaş Düzeltilmesi İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı İddia ve Dayanaklarında Özetle; Davacı dava dilekçesinde özetle ; kendisinin 67 küsür yaşında olmasına rağmen nüfusta şu an 58 yaşında gözükmekte olduğunu,daha önce, köyde oturması sebebiyle ve o zamanlar bu tür nüfus işlerinin ehemmiyeti kavranmadığı nedeniyle doğduğunda babasının nüfus cüzdanımı çıkarmadığını, ve kendisini nüfusa kaydettirmediklerini, kimliğinin evlendikten sonra hatta 8 çocuk sahibi olduktan sonra eşi tarafından çıkarıldığını, ancak gerçek doğum tarihinin nüfus cüzdanına işlenmediğini, bu sebeple kimlikteki yaşının düzeltilmesi gerektiğini, yaşının kimlikte, olduğundan daha küçük gözükmesi nedeniyle devletin tanıdığı...

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, yaş tashihine yönelik nüfus kaydının düzeltilmesi talebine ilişkindir. Davacılar, müşterek çocukları olan küçük Serkan'ın 17.12.2002 tarihinde doğmuş olmasına rağmen nüfustaki doğum tarihinin 17.12.2004 olduğunu ve bu durumun gerçeği yansıtmadığını belirterek oğullarının doğum tarihinin gün ve ay baki kalmak kaydıyla 17.12.2002 olarak düzeltilmesini talep etmişlerdir. Yaşının düzeltilmesi istenen küçük Serkan hakkında Ömer Halisdemir Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından tanzim edilen 28.12.2018 tarihli sağlık kurulu raporunda küçüğün kemik yaş standartlarına göre 14- 15 yaş ile uyumlu olduğu belirtilmiştir. Yaşının düzeltilmesi istenen küçük Serkan'ın dosya arasında bulunan doğum tutanağının yapılan incelemesinde; doğum oluş şekli diğer olarak belirtilmiş olup 18.02.2005 tarihinde nüfusa tescilinin sağlandığı anlaşılmaktadır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Yaş Düzeltim İstemli Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR ... Cumhuriyet Başsavcılığının 22.02.2010 tarih 2010/117 esas 2010/22 nolu davanamesi ile; anne bir kardeş olan ve doğum tarihleri arasında 180 günden az fark bulunan ... ile ...'ın doğum tarihlerinin düzeltilmesi kamu adına talep ve dava edilmiş, Mahkemece, yaşı düzeltilmek istenenlerin annelerinin aynı kişi olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamında nüfus kayıt (yaş düzeltimi) düzeltme istemine ilişkindir....

    Ceza Dairesinin 03.03.2015 tarihli ve 2015/184E-2015/1161 K sayılı kararında "Suça sürüklenen çocuk ... hakkında Diyarbakır Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'nin 22.04.2008 tarihli ve 2007/165E-2008/108 K sayılı itirazı kabil görevsizlik kararı ile doğum tarihinin düzeltilmesi yoluna gidildiği, ancak bu kararın kesinleştirilip nüfusa işlettirilmediği anlaşılmakla, nüfus temsilcisinin duruşmaya katılması sağlanarak, suça sürüklenen çocuğun doğum tarihi ile ilgili iddialar değerlendirilerek yaş düzeltme isteminin kabul ya da reddi konusunda karar verildikten sonra davanın esası hakkında hüküm kurulması yerine, suça sürüklenen çocuğun doğum tarihi tashih edilmiş gibi hüküm kurulmak sureti ile CMK'nun 218. ve 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesine aykırı davranılması" gerekçesiyle kararın bozulduğu; bozma kararında açıklandığı üzere, görevsizlik kararıyla yaş düzeltme kararının verilemeyeceği, görevsizlik kararının itiraza, yaş düzeltme kararının ise temyize tabi olduğu, ayrıca yaş düzeltme...

      Yaş düzeltilmesi ile ilgili yasal düzenlemeler de, 29.4.2006 tarihinde yürürlüğe giren ve 1587 sayılı Nüfus Kanununu yürürlükten kaldıran 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 10.maddesi “ “(1) Kurumlarda kişiyle ilgili olarak yapılan işlemlerde nüfus kayıtları esas alınır. Kayıtlar arasında farklılık olması halinde nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmaz, usulüne göre diğer kayıtlar düzeltilir.” ” ve Yine aynı Yasanın 35.maddesi “ “…(1) Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir… …” şeklindedir. Diğer taraftan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 30.maddesi “ “- Doğum ve ölüm, nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunur....

        UYAP Entegrasyonu