WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Vek.Av.... 2-... vd. 3-Nüfus Müdürlüğü Dava dilekçesinde, davalı ...'nun .... ve ... çocuğu olmaması nedeni ile adı geçenler üzerindeki nüfus kaydının iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmiştir. Davalı vekilinin duruşma istemi davanın niteliği gereği reddedilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava delikçesinde, davalı ...'nun .... ve ... çocuğu olmaması nedeni ile adı geçenler üzerindeki nüfus kaydının iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir....

    nin çocuğu olarak nüfus kütüğüne kayıt edildiğini ileri sürerek, nüfus kütüğündeki anne baba adının değiştirilmesini istemiş, mahkemece davacının ... ve ... üzerindeki kaydının iptaline karar verilmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesine göre açılan bu tür kayıt düzeltme davaları kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece kaydının iptali istenen kişinin gerçek anne ve babasının nüfus kütüğüne kaydedilmesi gerektiği düşünülmeden, davacının kaydının iptali ile yetinilip onun kayıtsız hale getirilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 09.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur (HGK 30.01.2008 gün 2008/2- 36- 47 sayılı kararı). .......... bundan sonra davacıların babası Abdurrahman'ın gerçeğe aykırı beyana dayalı olarak oluşturulan Sait ve Fatma'nın nüfus hanesindeki kaydının iptali ile biyolojik annesi Nazmiye Gül'ün (Durmuş) nüfusuna kaydı talebi yönünden davanın gerçeğe aykırı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davasında mahkemece hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğundan, taraflar ve tanık beyanları ile yetinilmeyip, iddialar ile ilgili olarak DNA testi yaptırılıp alınacak rapor ile toplanacak deliller birlikte değerlendirilip nüfus kayıtlarının kapalı olduğu hususu da gözönünde bulundurularak bir karar verilmesi gerekirken eksik incleme ve araştırma sonucu davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. " gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir....

      Bu açıklamalar dikkate alındığında; davacının isteminin kendisine ait 2 adet nüfus kaydının bulunduğu, nüfus kayıtlarının hatalı olduğu gerekçesiyle mükerrer yazılmış olan Düzce İli, Kaynaşlı İlçesi, Dipsizgöl Köyü nüfusunda kayıtlı nüfus kaydının iptaline, T1 ile Hülya Yüksel'in aynı kişi olduğunun tespiti ile mükerrer kaydın iptaline ilişkin olduğu ve bu haliyle davanın gerçek durumu yansıtmayan nüfus kaydının baştan itibaren yanlış şekilde kütüğe geçirilmesinden kaynaklandığı, yoksa kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilginin doğru meydana gelmiş ve kütüğe tescil edilmiş olmadığı, olayda soybağının reddi hükümlerinin uygulanamayacağı aile mahkemesinin TMK 282 ve devamı maddelerinde belirtilen ve belirli kişilerce belirli sürelerde açılabilen soybağının reddi, babalık, tanıma ve tanımanın iptali gibi davalara bakmakta görevli olduğu, davanın, 5490 sayılı Yasanın 36....

      Dava nüfus kaydının anne yönünden düzeltilmesi istemine ilişkindir. 1-Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi hükmüne göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur....

        Asliye Hukuk Mahkemesi ve Kars Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R – Dava, davacıların ve davalılardan ... ve ...’nin üzerlerine kayıtlı olduğu iddia edilen davalı ... .’nin davacılar üzerindeki mükerrer kaydının iptali ile nüfus kayıtlarının buna göre düzeltilmesi istemine ilişkindir. Kars 1. Asliye Hukuk Mahkemesi davanın soybağına ilişkin olduğunu belirterek görevsizlik kararı vermiştir. Kars Aile Mahkemesi ise, davanın 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinden kaynaklanan gerçeğe aykırı beyanla oluşturulan nüfus kaydının düzeltilmesi niteliğinde olduğunu bildirerek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

          nın öldüğünün tescil ettirildiği bildirilerek, nüfus kayıtlarındaki ... ve ... oğlu ...'ya ilişkin mükerrer kaydın iptali istenmiştir. Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 01.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVALILAR : 1-Nüfus Müdürlüğü 2-... (...) Vek.Av.... 3-... DAHİLİ DAVALILAR: ... vd. Davacı vekili dava dilekçesinde ve yargılama sırasındaki beyanında nüfus kaydında davacının kızı olarak görünen davalı ...'ın kaydının iptali ile gerçek annesi olan ... kızı olarak nüfusa kaydedilmesi suretiyle nüfus kaydının düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm bir kısım davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili, dava dilekçesi ve yargılama sırasındaki beyanında nüfus kaydında davacının kızı olarak görünen ...'ın kaydının iptali ile gerçek annesi olan ... kızı olarak nüfusa kaydedilmesi suretiyle nüfus kaydının düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir....

              İşte bu noktada, nüfus kütüğündeki hatalı kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup, zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine dair davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir. Görüldüğü üzere nüfus kayıt düzeltim davaları, nüfus siciline kayıtlı olan kişilerin kayıtlarındaki hataların düzeltilmesini amaçlayan davalardır. Anılan yasal düzenlemelere göre, nüfus sicillerinin tutulması, maddi hataların dayanak belgesine uygun düzeltilmesi idarenin görevlerindendir. 04/04/2013 tarihli ve 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu ile yabancıların Türkiye’ye girişleri, Türkiye’de kalışları ve Türkiye’den çıkışları ile Türkiye’den koruma talep eden yabancılara sağlanacak korumanın kapsamına ve uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlenmiştir....

              Nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunmaktadır. Dosya içerisinde bulunan nüfus kayıtlarına göre, davacıların 1990 doğumlu ... isimli ve nüfus kaydının iptali istenen 1974 doğumlu ... isimli çocuklarının bulunduğu anlaşılmaktadır. İptali istenen kayda esas olmak üzere 554 sayılı Nüfus Planlaması Hakkında Kanun'un 1. Maddesi gereğince, karı-koca gibi yaşayanların evliliklerinin ve çocuklarının tesciline dair ilmuhaber gereğince ...'ün nüfusa tescilinin gerçekleştiği, söz konusu ilmuhaberde, davacılar tarafından 25/01/1974 doğum tarihli ... isimli çocuklarının bulunduğunun beyan edildiği tespit edilmiş ise de; söz konusu ilmuhaberin olması "..." adında bir kişinin varlığını ispat için yeterli değildir....

                UYAP Entegrasyonu