D A N I Ş T A Y DÖRDÜNCÜ DAİRE Esas No : 2023/12725 Karar No : 2023/5673 DOSYA ESAS KAYDININ KAPATILMASI KARARI … Valiliği tarafından, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…., K:… sayılı kararına karşı yapılan temyiz başvurusu hakkında dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dairemizin E:2023/12725 esasına kayıtlı olan temyiz dosyasının aynı zamanda E:2023/13080 esasına da kaydedildiği, dolayısıyla aynı dava için iki ayrı dosya oluşturulup esas numarası verildiği anlaşılmıştır. Açıklanan nedenle, sehven ve mükerrer açıldığı anlaşılan Dairemizin E:2023/12725 esasına kayıtlı bu dosyanın esas kaydının kapatılmasına, 23/10/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ın aynı kişi olduklarının tespitine, ölüm kaydının terkinine, mükerrer olması nedeni ile 30.8.1969 doğum tarihli ...'in nüfus kaydının iptaline karar verilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre, ... ve ...'ın 25.11.1961 doğumlu kızları ...'ın beyana dayalı olarak tescil edildiği, 20.06.1969 taihli ölüm tutanağı ile bu kişinin 14.06.1969 tarihli ölüm kaydının nüfusa işlendiği, 01.09.1969 taihli tescil belgesine göre de 30.08.1969 tarihli ...'in tescil edildiği, 1969 doğumlu Hamiyet'in 1985 yılında ... ile evlendiği ve iki çocuğunun olduğu anlaşılmaktadır. Dava, mükerrer nüfus kaydının iptali ve nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. 1-Kayıtlarının mükerrer olduğu iddia edilen kişilerin hukuklarının etkilenecek olması nedeni ile sağ olan anne ve babalarının davaya taraf olarak daihili gerekirken bu kişilerin tanık olarak alınan beyanları ile yetinilmesi, 2-Her iki ...'...
A.C.Budak İstanbul Barosu Dergisi, Cilt:85, Sayı:5, Yıl: 2011,sh:33-36) 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Davacılar tarafından açılan davada, hem ismin değiştirilmesi hemde mükerrer kaydın iptaline istemine ilişkindir.İsmin değiştirilmesi davası , davanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun yürürlüğünden sonra açılmasına göre Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi kapsamında ise de ,davacıların mükerrer kaydın iptali talebinin de bulunması ,bu talebin hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğu anlaşılmakla 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi gereğince davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde mükerrer kaydın iptali istenilmiştir. Mahkemece 1.11.1989 doğumlu 7.11.1994 tescil tarihli... ...'in kaydının iptailne karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar dava dilekçesinde gerçekte bir tane... adında çocukları bulunduğu halde nüfus kütüğünde 1.11.1989 ve 16.12.1988 doğumlu iki tane... isminde çocuklarının kayıtlı bulunduğunu sözü edilen mükerrer kayıtlardan 16.12.1988 günlü kaydın yanlışlıkla yazıldığını belirterek bunun iptalini istemiş, mahkemece... ...'e ait 1.11.1989 günlü kaydın iptaline karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden davacıların nüfus kütüğünde biri 1.11.1989, diğeri ise 16.12.1988 doğumlu iki tane... ... adlı müşterek çocuklarının yazılı olduğu nüfus kaydına göre 16.12.1988 doğumlu...'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Mükerrer olduğu iddia edilen nüfus kaydının düzeltilmesi/iptali istemine ilişkin olarak açılan davada Ankara 15. Asliye Hukuk ve Sandıklı Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36.maddesi kapsamında mükerrer olduğu iddia edilen nüfus kaydının düzeltilmesi/iptali istemine ilişkindir....
Bu nedenle dairemizce dosya üzerinden yapılan incelemede; Dava, nüfus kaydındaki mükerrer kaydın iptali istemine ilişkindir. Düzce 3. Asliye Hukuk Mahkemesince, kaydı düzeltilmesi istenilen Emine Türk'ün ikametgahının bulunmadığı, nüfusa kayıtlı olduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Akçakoca Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, mükerrer kaydı olan kişinin zaten gerçekte var olmadığı, adresinin de bu nedenle olamayacağı, davacının MERNİS adresinin ve dava dilekçesinde bildirdiği adresin Düzce İli adresi olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır....
Kasabası C:17, H:43, BSN:44'de mükerrer olarak kayıtlı 1.2.1960 doğum tarihli ...'in nüfus kaydının iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Mükerrer kaydın iptaline ilişkin bu dava kamu adına açılmamış yasa gereği Cumhuriyet Savcısının iştiraki ile yargılama yapılmıştır. Bu gibi davalarda Cumhuriyet Savcısına temyiz hakkı nüfus kayıtlarında mahkemece vaki düzeltme kararı üzerine değişiklik yapılması nedenine dayalıdır. Dava reddedildiğine göre nüfus kayıtlarında herhangi bir düzeltme sözkonusu olmayacağından, mahkeme kararının temyizinde kamu yararını ve haklarını ilgilendiren bir husus bulunmadığından temyiz isteminin REDDİNE, 17.4.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine, mükerrer kaydın iptaline ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Adana 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 29.01.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mükerrer ölüm kaydının iptaline ilişkin davada ... Asliye Hukuk ve ... 3. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, müteveffa ...'in nüfusta mükerrer ölüm kaydının iptali talebine ilişkindir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, davaname kapsamından ve ... Nüfus Müdürlüğü'nün ihbar yazısından mükerrer ölüm kaydı düşülen ...'in ... ilinde vefat ettiği ve ölüm formunda da müteveffanın ölmeden önceki son yerleşim yerinin “...” olduğu anlaşıldığından, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi uyarınca ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVALILAR : 1-Nüfus Müdürlüğü 2-... DAHİLİ DAVALILAR: ... vd. Dava dilekçesinde davacının, dahili davalılar hanesine mükerrer olarak yazılan nüfus kaydının iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Davacının, mükerrer olması nedeni ile iptaline karar verilen ......