Somut olayda; davacılar ...,... olan isminin nüfus müdürlüğünce yanlış olarak ...,... yazıldığı iddiası ile, nüfus kaydına hatalı yazılan ismin düzeltilmesi talebi, 5490 sayılı Kanunun 35 ve devamı maddelerinde düzenlenen nüfus kayıt düzeltilmesine ilişkin olduğu anlaşılmakla, uyuşmazlığın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Gaziosmanpaşa 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 17.05.2013 gününde oybirliğiyle Karar verildi....
Somut olayda; davacı ... olan isminin nüfus müdürlüğünce yanlış olarak ... yazıldığı iddiası ile, nüfus kaydına hatalı yazılan ismin düzeltilmesi talebi, 5490 sayılı Kanunun 35 ve devamı maddelerinde düzenlenen nüfus kayıt düzeltilmesine ilişkin olduğu anlaşılmakla, uyuşmazlığın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Gaziosmanpaşa 4.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 17.05.2013 gününde oybirliğiyle Karar verildi....
Somut olayda; davacı "..." olan isminin nüfus müdürlüğünce yanlış olarak "..." yazıldığı iddiası ile, nüfus kaydına hatalı yazılan ismin düzeltilmesi talebi, 5490 sayılı Kanunun 35 ve devamı maddelerinde düzenlenen nüfus kayıt düzeltilmesine ilişkin olduğu anlaşılmakla, uyuşmazlığın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Gaziosmanpaşa 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 11.10.2013 gününde oybirliğiyle Karar verildi....
Davacılar dava dilekçesinde, oğullarının nüfus kütüğünde 1989 olan doğum yılının 1993 olarak düzeltilmesini istemişler, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı ... ve ... dava dilekçesinde, oğulları ...'un nüfus kütüğündeki 12.10.1989 olan doğum tarihinin yılının 1993 olarak düzeltilmesini istemiştir. Dosya içerisindeki nüfus kayıt tablosu içeriğinden yaşının düzeltilmesi istenilen ...'un kayden 12.10.1989 doğumlu olup, davanın açıldığı 18.08.2008 günü itibariyle ergin ve medeni hakları kullanmaya yetkili bulunduğu anlaşılmakla, doğum tarihinin düzeltilmesi davasını doğrudan kendisinin açması gerekirken, anne ve babasının böyle bir davayı açmakta aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı gözetilmeden davaya bakılıp işin esası hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada, davacının nüfus kütüğünde Emine olan adının .." olarak düzeltilmesi istenilmiş, yargılama sırasında davacının nüfus kaydındaki adı nüfus müdürlüğünce "Emire" olarak düzeltilmiş olması karşısında mahkemece davanın konusuz kaldığından reddine karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere göre sair temyiz itirazları yerinde değildir....
ın nüfus kütüğünde "...." olan anne adının "....." olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, nüfus kütüğüne kayıtlı olan 2005 doğumlu kızı .....'in annesinin gayriresmi birlikte olduğu ... olduğunu ileri sürerek nüfus kaydında "....." olan anne adının "....." olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinden, kaydının düzeltilmesi istenen.....'in kayden annesi olan .....'nin davaya dahil edilmediği anlaşılmıştır. Kaydın düzeltilmesi ile bu kişinin de soybağı etkilenebileceği gözetilerek davaya dahil edilip taraf teşkili sağlandıktan sonra tüm deliller toplanıp birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmemiştir....
'in nüfus kütüğünde 20.01.1994 olarak kayıtlı doğum tarihinin gerçek yaşına göre düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Nüfus Hizmetleri Kanununun 36.maddesi hükmüne göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda Cumhuriyet Savcısı ile Nüfus Müdürü veya Memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Mahkemenin oluşumuna ilişkin bu yasa hükmü dikkate alınmadan Nüfus İdaresi Temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılarak hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Bilindiği gibi; taşınmazların, kadastro tespiti veya tapuya tescili sırasında mülkiyet ya da diğer hak sahiplerinin ad, soyadı, baba adı, cinsiyeti, doğum tarihleri gibi kimlik bilgilerinin tapu siciline eksik ya da hatalı işlenmesinden doğan kayıt düzeltilmesi davaları, kaynağını Türk Medeni Kanunu’nun 1027. maddesinden almaktadır. Bu madde hükmüne göre; ilgililerin yazılı rızaları olmadıkça, tapu memuru, re’sen düzeltilmesi mümkün olan basit yazı yanlışlıkları (adi yazı hataları) dışında, mahkeme kararı olmadıkça, hiçbir düzeltmede bulunamaz. Belgelere aykırı yazım ve tescillerin düzeltilmesi Tapu Sicili Tüzüğünün 87. maddesinde düzenlenmiş olup; anılan maddede yer alan düzeltme işlemi, salt yargılamanın gerekmediği durumlara ilişkin bulunmaktadır. Tapuda isim düzeltilmesi davalarında amaç, tapu kayıtlarının nüfus kayıtlarına uygun hale getirilmesidir. Bunun için de kaydının düzeltilmesi istenilen kişinin öncelikle nüfusta kayıtlı olması gereklidir....
Ancak son nüfus kaydına göre düzeltilmesi istenen ismin “...” ve “...” yerine hüküm fıkrasında, nüfus kaydında olmadığı halde kızlık soyadları da eklenerek “... ...:...kızı” ve “... ...:... kızı” olarak yazılması doğru görülmemiştir. Ne var ki bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HUMK’nun 438/son maddesi gereğince kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalı idare vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bent uyarınca davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm sonucunun birinci bendindeki "... ...: ... kızı" ve "... ...: ... kızı" ibarelerinin çıkarılarak yerine "...: ... kızı" ve "...: ... kızı" ibarelerinin eklenmesine, hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, 06.11.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
Ancak nüfus kaydına ve davacı istemine göre düzeltilmesi istenen ismin “...” yerine hüküm fıkrasında “...” olarak yazılması doğru görülmemiştir. Ne var ki bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HUMK’nun 438/7 maddesi gereğince kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle; davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hüküm fıkrasının birinci bendinde “...” kelimesinin çıkarılarak “...” kelimesinin eklenmesine, hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, 12.10.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....