ın nüfus kütüğünde 1995 olan doğum yılının 1985 olarak düzeltilmesini istemişler, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde davacıların kızı ...'ın nüfus kütüğünde 15.5.1995 olan doğum tarihinin 6.5.1985 olarak düzeltilmesi istenmiş, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın istem gibi kabulüne karar verilerek ...'ın doğum tarihi 06.05.1985 olarak düzeltilmiştir. Dosyanın incelenmesinde, doğum tarihinin düzeltilmesi istenen ...'ın 27.02.2007 günlü sağlık kurulu raporuna göre 21 yaşında olduğu belirlenmiş olmakla doğum yılının düzeltilmesi yönünde bir isabetsizlik yoktur. Ancak doğum gün ve ayının istem gibi düzeltilmesine karar verilebillmesi için, davacıların buna ilişkin savlarını da yöntemince kanıtlamış olmaları gerekir....
Dolayısıyla tapu kütüğünde bulunması zorunlu olmayan nüfus bilgilerinin ilavesi veya düzeltilmesi dava yoluyla istenemez. Şayet tapunun tesciline dayanak yapılan işlemde düzeltmeyi gerektirir bir hata yapılmışsa, bu hata tüzüğün 87. maddesi uyarınca ilgilisinin başvurusu üzerine o maddedeki konular araştırılarak idarece düzeltilmelidir. Mahkemece, açıklanan bu husus gözetilmeden tapu kütüğünde bulunması zorunlu olmayan nüfus bilgilerinden olan doğum tarihinin düzeltilmesine ilişkin davanın reddi yerine istemin hüküm altına alınması doğru olmadığından karar bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 03.05.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Tapu kütüğünde bulunması zorunlu olmayan nüfus bilgilerinin kütüğe ilavesi veya olmayan bir şeyin düzeltilmesi dava yolu ile istenemez. Şayet, tapunun tesciline dayanak yapılan işlemin kütüğe aktarılması sırasında bir hata yapılmışsa, bu hata Tapu Sicil Tüzüğünün 87.maddesine dayanılarak ilgilisinin başvurusu üzerine o maddedeki koşullar araştırılmak suretiyle idarece düzeltilebilir. Böyle olunca; tapu kütüğünde esasen bulunmayan malikin doğum tarihinin düzeltilmesi amacıyla açılan dava reddolunmalıdır. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 5.4.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
ın nüfus kütüğünde 1990 olan doğum yılının 1987 olarak düzeltilmesi istenmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Cumhuriyet Başsavcılığının 10.02.2009 gün ve 2009/11 nolu davanamesi ile....'ın nüfus kütüğünde 1990 olan doğum yılının 1987 olarak düzeltilmesi istenmiş, mahkemece açılan davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden, .....Asliye Hukuk Mahkemesinin, davacı....'a velayeten ....tarafından açılan doğum yılının düzeltilmesi davasında, davacıların, oğulları....'ın da doğum tarihinin gerçeği yansıtmadığını beyan etmeleri ve ....'ın düzeltilecek doğum tarihine göre .... doğum tarihinin engel teşkil etmesi nedeni ile ...'...
YAŞ DÜZELTİLMESİ 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 428 ] "İçtihat Metni" Davacı dava dilekçesinde, oğlu M… …'in nüfus kütüğünde 20.03.1996 olarak kayıtlı doğum tarihinin 20.03.1994 olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, oğlu M… … Y… …'ın nüfus kütüğünde hernekadar 20.03.1996 doğumlu olarak kayıt edilmiş ise de asıl doğum tarihinin 20.03.1994 olduğunu ileri sürerek kütükteki kaydın bu şekilde düzeltilmesini istemiş, mahkemece; istem gibi davacının oğlunun doğum yılının 1994 olarak tashihine karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden, yaşının düzeltilmesi istenilenin Ş… …....
ın nüfus kütüğünde 2000 olan doğum yılının 2005 olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde; davacı ...'ın oğlu olan ...'ın nüfus kütüğünde 12.01.2000 olan doğum tarihinin 12.01.2005 olarak düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden yaşının düzeltilmesi istenen ...'ın 12.01.2000 günü Bismil'de doğduğu ve nüfusa 12.01.2004 günü tescil edildiği anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.09.2009 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 23.12.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, tapu kaydında “... oğlu ...” olarak yazılı ismin aslında “... oğlu ...” olduğunu, bu ismin de tapuda zaten hissesi bulunması nedeniyle “... oğlu ...” isminin tapu kaydından silinmesini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, malik isminin silinmesi mülkiyet kaybına neden olacağı gerekçesi ile ismin düzeltilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir....
Tapu kaydında isim düzeltilmesi isteğine ilişkin davalar, sicillerin doğru tutulmamasından kaynaklandığından ve sicillerin doğru tutulması da kamu düzenine ilişkin bulunduğundan bu tür istemler vazgeçilmez haklardandır. Somut olayda; dava konusu taşınmaz zilyetliğe dayalı olarak 1962 yılında ... ... oğlu..... adına tespit edilmiş ve itirazsız kesinleşerek tapuya tescil edilmiştir. Dosyada mevcut nüfus kaydı incelendiğinde tapu malikinin soyadının doğru yazıldığı, ancak; ismin " ...." yerine " ..... " ve baba adının da " .... " yerine " .... " olarak tapuda yanlış yazıldığı görülmüştür. Nüfus Müdürlüğünden yapılan araştırmada tapu maliki ile aynı adı taşıyan kimsenin bulunmadığı, C.Savcılığı araştırmasında ise aynı kişi oldukları ve doğru baba adının ... ve soyadının da Karamanda olduğu belirlenmiştir....
Bu nedenlerle de tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlanmalı, davanın kanıtlanması halinde tapu kaydı nüfus kaydı ile uyumlu hale getirilmelidir. Eldeki davada davacı, miras bırakanına ait taşınmazda miras bırakanının baba adının “...” olarak yazıldığını ileri sürerek, nüfus kaydına uygun olarak bu adın “...” şeklinde düzeltilmesini istemiş, mahkemece istem gibi karar verilmiş, hükmü davalı temyiz etmiştir. Taraf delilleri toplanarak yapılan araştırma sonucunda kayıt malikinin baba adının “... ” olduğu kanıtlanmıştır. Davacının dilekçesinde ilk adı kısaltarak yaptığı istemin amacı, tapu ve nüfus kayıtlarının hükmen uyumlu hale getirilmesini sağlamaya yöneliktir. Az yukarıda da açıklandığı gibi, kayıt düzeltim davalarında kimlik bilgileri açısından hatalı tutulan sicillerin nüfus kaydına göre düzeltileceğinden mahkemece kayıttaki ön ismin kısaltılarak düzeltilmesi doğru görülmemiştir....
Davacının dilekçesinde ilk adı kısaltarak yaptığı istemin amacı, tapu ve nüfus kayıtlarının hükmen uyumlu hale getirilmesini sağlamaya yöneliktir. Az yukarıda da açıklandığı gibi, kayıt düzeltim davalarında kimlik bilgileri açısından hatalı tutulan sicillerin nüfus kaydına göre düzeltileceğinden mahkemece kayıttaki ön ismin kısaltılarak düzeltilmesi doğru görülmemiştir.” gerekçesiyle bozulmuştur. Bozma ilamına uyan yerel mahkeme bu kez davacının yeni dava açması gerektiği gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Az yukarıda değinilen bozma ilamında davacının dava açmaktaki amacının tapu kaydı ve nüfus kaydını uyumlu hale getirmeye yönelik olduğu açıklanmıştır. Bu durumda dilekçede kayıt maliki babanın nüfus kaydındaki ilk ismini kısaltılarak belirtmesi kaydın nüfustaki şekilde düzeltilmesine engel değildir. Mahkemece davanın kabulü gerekirken, bozma ilamına yanlış anlam verilerek yazılı gerekçelerle reddi doğru değildir....