Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesince,İsmin değiştirilmesi isteminin 6100 sayılı HMK'nın 382/2-a-2'de çekişmesiz yargı işi olarak düzenlendiği, HMK 383.maddeye göre çekişmesiz yargı işinde görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Zonguldak 2. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı, özel kanunda açık düzenleme bulunduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. İsmin değiştirilmesi istemi 6100 sayılı HMK'nın 382/2-a-2 de çekişmesiz yargı işi olarak düzenlenmiştir....

    Nüfus kütüğünde yer alan “doğru olmayan kayıtlar”, ilgilileri veya Cumhuriyet Savcısı tarafından açılacak olan “kayıt düzeltme davası” ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır. İsmin değiştirilmesi istemi, 6100 sayılı HMK'nın 382/2-a-2 de çekişmesiz yargı işi olarak düzenlenmiştir. HMK'nın 383. maddeye göre çekişmesiz yargı işinde görevli mahkeme aksine bir düzenleme olmadığı surette sulh hukuk mahkemesidir. 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 27. maddesi uyarınca, haklı bir sebebe dayanmak kaydıyla, adın değiştirilmesi hâkimden istenebilir. Diğer yandan 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1-a maddesinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır....

      İsmin değiştirilmesi istemi 6100 sayılı H.M.K 'nın 382/2-a-2 de çekişmesiz yargı işi olarak düzenlenmiştir. H.M.K. 383.maddeye göre çekişmesiz yargı işinde görevli mahkeme aksine bir düzenleme olmadığı surette Sulh Hukuk Mahkemesidir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır.Aynı Kanunun b fıkrasında ise ad ve soyada ilişkin düzenleme bulunmaktadır. Dosya kapsamından;davacının, nüfusa kaydedilen ".. ..." isiminin, "..." olarak düzeltilmesi talebinin, nüfus müdürlüğünün yanlış kayıt yaptığı iddasına dayandığı anlaşılmıştır. Bu durumda 5490 Sayılı Kanunun 36/1-a-b maddesi kapsamında olan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 9.1.2007 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 30.5.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava ile tapu sicilinde yanlış yazılan davacıya ait ismin düzeltilmesi istenilmiş, davanın kabulü üzerine hüküm davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir. Kaydında düzeltme istenen taşınmazlarda mülkiyet sahibi olarak "... ..." adı yazılıdır. Davacının ... Köyü 13 Haneden getirtilen nüfus kaydına göre kimliği "... oğlu ..." şeklinde yazılı olup, 1.1.1935 tarihinde doğduğu ve halen sağ olduğu görülmektedir....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Nüfus Kütüğünde İsmin Düzeltilmesi KARAR : İzmir 14....

          Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a-b fıkraları gereğince asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. İsmin değiştirilmesi istemi, 6100 sayılı HMK'nın 382/2-a-2 de çekişmesiz yargı işi olarak düzenlenmiştir.HMK 383.maddeye göre çekişmesiz yargı işinde görevli mahkeme aksine bir düzenleme olmadığı surette Sulh Hukuk Mahkemesidir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır.Aynı Kanunun b fıkrasında ise ad ve soyada İlişkin düzenleme bulunmaktadır....

            Görülüyor ki; bunların arasında malikin anne adı yer almamıştır.Dolayısıyla, tapu kütüğünde bulunması zorunlu olmayan nüfus bilgisinin ilavesi veya düzeltilmesi dava yoluyla istenemez. Şayet, tapunun tesciline dayanak yapılan işlemde düzeltimi gerektirir bir hata yapılmışsa, bu hata 2013 tarihli Tapu Sicil Tüzüğü'nün 75. (1994 tarihli Tapu Sicil Tüzüğü'nün 87.) maddesi uyarınca, ilgilisinin başvurusu üzerine o maddedeki koşullar araştırılarak, idarece düzeltilmelidir....

              Ancak, tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davalarında amaç, kayıttaki kimlik bilgilerinin nüfus kayıtlarına uygun olarak düzeltilmesi olup, mahkemece gerekçe içeriğinde ''....olarak geçen ismin ... olarak düzeltilmesine karar vermek gerekmiş...'' denildiği halde ve kayıt malikinin soy adı nüfus kayıtlarında ....olmasına rağmen hüküm fıkrasında .... olarak düzeltilmesine karar verilmesi doğru olmadığı gibi, davanın niteliği gereği davacıdan tahsili gereken maktu karar ve ilam harcının, davalının harçtan muaf olduğu gerekçesiyle iadesine karar verilmiş olması da doğru değildir. Ne var ki; anılan bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm fıkrasının 1....

                NÜFUS HİZMETLERİ KANUNU [ Madde 7 ] 5490 S. NÜFUS HİZMETLERİ KANUNU [ Madde 38 ] "İçtihat Metni" Dava dilekçesinde davacı isminin Nihat olarak tespiti ile nüfus kaydında Nahit olarak yazılı ismin Nihat olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davalı Nüfus Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir....

                  Somut olayda; davacıların çocuklarının adının değiştirilmesi talebi nüfusa yanlış kaydedilen ismin düzeltilmesi değil, davacıların kullandığı ismin kayıtlı isim olmadığı gerekçesiyle adın değiştirilmesine ilişkindir. Bu nedenle, 6100 Sayılı HMK'nın 382/2-a-2 kapsamında olan uyuşmazlığın İstanbul 8 Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 8 Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,08.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu