Bütün bu maddeler birlikte değerlendirildiğinde nüfus kütüğünde kayıtlı bir kişinin ölüm kaydı kütüklere işlenmedikçe veya Asliye Hukuk Mahkemesince verilmiş ve kesinleşmiş bir mahkeme kararı ile kişinin ölmüş olduğu belirlenmedikçe dar yetkili Sulh Hukuk Mahkemesince kişinin sağ olduğunun kabul edilmesi gerekir. Nüfus Müdürlüklerince ölüm araştırması yapılması ve buna ilişkin açıklama yazılarak kütükteki kaydın kapatılmış olması bu olguyu değiştirmez. Somut olayda ise, nüfus kayıtlarına göre halen T.C. Vatandaşı olan ve hakkında ölüm araştırması yapılan ...........i'nin sağ olduğunun kabulü gerektiği kuşkusuzdur. O halde mahkemece öncelikle; davacı tarafa, tapu maliki .........'in ve oğlu ........... .......'in vatandaşı oldukları Yunanistan Mahkemelerinden veya Nüfus Müdürlüğünden verilmiş kimlik bilgilerini, ölüm tarihlerini ve mirasçılarının kimler olduklarını gösteren usulüne uygun düzenlenmiş belgeleri sunmaları istenmeli, halen T.C....
Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamında nüfus kayıtlarında sağ gözüken kişilerin ölü olduklarının tespiti istemine ilişkindir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 106.maddesinde, gereği bir hakkın veya hukuki ilişkinin varlığının veya yokluğunun tespit davası yolu ile mahkemeden istenebileceği, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 44/2. maddesi gereği her ilgilinin cesedi bulunamayan kişinin ölü veya sağ olduğunun mahkemece tespitini dava edebileceği ve gerçek durumu göstermeyen nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olarak 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde; nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı kayıt düzeltme davalarının, nüfus müdürü veya görevlendireceği nüfus memuru huzuru ile görüleceği ve karara bağlanacağı, hükme bağlanmıştır...
nın iki aylık iken vefat ettiği belirtilerek ölü olduğunun tespitinin talep edildiği, mahkemece yapılan yargılama sonucunda V… …. S… ….'nın ölü olduğunun tespitine karar verildiği anlaşılmıştır. Usul bakımından, nüfus kaydında sağ gözüken kişinin ölü olduğunun tespiti için açılan davada, öldüğü iddia olunan kişinin tüm mirasçılarının davacı veya davalı olarak yer alması gerekirken tüm mirasçıların davaya dahil edilmemesi, 04.07.2007 tarihli duruşma tutanağının birinci sayfasında zabıt katibinin imzasının bulunmaması, Esas bakımından, nüfus kütüğünde kayden sağ olarak gözüken kişinin, ölü olduğunun tespitine ilişkin davalarda, kişinin ölü olduğuyla birlikte ölüm tarihinin de tespiti gerektiği halde, sadece ölü olduğunun tespitine karar verilerek ölüm tarihine ilişkin her hangi bir karar verilmemesi doğru görülmemiştir....
Gerekli araştırma ve inceleme yapılmadan karar verildiğini, resen araştırma ilkesi geçerli olduğundan kişinin ölü ya da sağ olup olmadığının incelenmesi gerektiğini, ölüm tespiti istenen T17 ölü olduğunun tespit edildiği, ancak ölüm tarihinin tespit edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verildiğini, kişinin çok eski tarihlerde öldüğü düşünüldüğünde, dinlenen tanıkların ölüm tarihini bilmelerine olanak bulunmadığını, bu nedenle kişinin ölü olduğunun tespit edilmesi yeterli olup ayrıca ölüm tarihinin tespit edilmesine gerek ve olanak olmadığını beyan ederek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ölümün tespiti istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, Ferzende Uğurlu'nun ölü olduğunun tespiti ile nüfus kayıtlarına işlenmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, muris Mevlüt Uğurlu'nun veraset ilamını almak için dava açtıklarını, Mevlüt Uğurlu'nun Ferzende adlı oğlu olduğu, ancak Ferzende'nin nüfus kaydının nakil nedeni ile kapalı olduğu, ölü ya da sağ olduğunun bilinmediği, açık kaydını da bulamadıklarından Ferzende Uğurlu'nun yaşayıp yaşamadığının tespitine, ölü ise ölümünün tespitine ve de nüfus kayıtlarına işlenmesine karar verilmesi istenilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nüfus Kaydında Sağ Görünen Kişinin Ölü Olduğunun Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacının temyiz dilekçesinin Cumhuriyet Savcılığına tebliğ edildiğine dair bilgi ve belgeye dosya içinde rastlanmamıştır. Tebligat Kanununun 43. maddesine uygun olarak davacının temyiz dilekçesinin Cumhuriyet Savcılığına tebliğ edilerek onun yönünden de temyiz süresinin beklenilmesi, 2-İncelenmesi gerekli görülen; Mudurnu Sulh Hukuk Mahkemesinin 2006/102 esas sayılı dava dosyasının da eklenerek birlikte Dairemize gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 18.06.2012(Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kayıtlarda sağ görünen kişinin ölü olduğunun tespiti, Nüfusta kaydı olmayan kişinin anne ve baba hanesine tescili Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... İnatçı Alagöz tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Müşteki ...'nın Cumhuriyet Savcılığına verdiği dilekçesinde, ablası ...'nın küçük yaşlarda öldüğünü, amcası ... kızı Asya'nın nüfusa kaydedilmeyerek ...'nın kimliğini kullandığını bildirerek, ...'nın (Asya İnatçı) cezalandırılmasını istemesi üzerine başlatılan soruşturma sırasında, ...'nın 28.10.2011 gün ve 2011/2 sayılı davanamesi ile ...'nın ölümünün tespiti ile nüfus kaydının kapatılması, halen ... kimliğini kullanan...ve ... kızı...'nın nüfusa kaydedilmesi istenilmiş, Mahkemece davanın kısmen kabulü ile ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus (Kayıtlarda Sağ Görünen Kişinin Ölü Olduğunun Tespiti İstemli) Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup, hükmün davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine , 28.09.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Tapu kayıtlarının düzgün tutulmasında kamu yararı bulunup, kamu düzenine ilişkin kayıt düzeltme davalarında mülkiyet nakline meydan vermemek için tapu maliki ile adının düzeltilmesi istenen kişinin aynı şahıs olup olmadığının saptanması gerekir. Dava konusu 296 ve 298 parsel sayılı taşınmaz Asliye Hukuk Mahkemesinin 1960/173 E 1966/283 K sayılı ilamı ile ... mirasçıları karıları ..., ... ile çocukları ..., ..., ..., ..., ... ve kendisinden evvel ölen kızı ...’nin çocukları ..., ... ve ... adına tesciline karar verilmiştir. ...’in nüfus kayıtlarında yapılan incelemede, davacının murisi “... ve ... oğlu ... ” dışında “... ve ... oğlu ... ” isminde bir başka mirasçısının daha olduğu görülmektedir. Tapu kayıtlarında görünen “... oğlu ...’ın” davacının murisi “... ve ... oğlu ... ” mı yoksa nüfus kayıtlarında sağ görünen “... ve ... oğlu ... ” mı olduğu yeterince araştırılmamıştır....
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/745 esas sayılı dosyasında mirasçılık belgesi için açılan davada Halide'nin ölü olmasına rağmen nüfus kütüğünde sağ kaydının olduğunun görüldüğünü belirterek Halide Selihmet'in ölümünün tespitine ve nüfus kütüğündeki sağ kaydının ölü olarak düzeltilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Davalı nüfus müdürlüğü temsilcisi duruşmadaki beyanında özetle; husumet itirazında bulunduklarını belirterek takdiri mahkemeye bıraktıklarını beyan etmiştir. İlk Derece Mahkemesi Kararı: Mahkemece; "Açılan Davanın Aktif Husumet Yokluğu Nedeniyle Reddine," karar verilmiştir....