DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, ilk dereceli mahkeme kararına karşı istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Dava; tapu kaydında kayıt tashihi istemine ilişkindir. İlk dereceli mahkeme tarafından yapılan yargılama sırasında, taraf delillerinin toplandığı, tanıkların dinlendiği, dava konusu taşınmazın kimlerin kullanımında olduğuna dair taşınmazın bulunduğu yer muhtarlığına yazı yazıldığı, taşınmaz maliki olabilecekler hakkında da ilgili kişilerin kimlik bilgilerinin tespiti için kolluk birimine ve nüfus müdürlüğüne yazı yazıldığı anlaşılmıştır. Kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasındaki davadan dolayı..... Sulh Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 18.9.2012 gün ve 237-652 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü. -KARAR- Davalının, babaannesi ... kızı .... ile akrabalığını gösterir aile nüfus kayıt tablosu, ....'ın anne, baba ve kardeşlerini gösterir aile nüfus kayıt tablosu ile çekişme konusu 169, 195, 204 ve 354 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespiti sırasında revizyon gören tapu kayıtlarının evrak arasına alınmadığı görülmekle; Davacı ile babaannesi ... kızı .... arasında akrabalık ilişkisini gösterir şekilde vukuatlı aile nüfus kayıt tablosunun, ... kızı ....'ın (.......
O halde, yukarıda açıklanan şekilde dava, bir kısım talepler yönünden nüfus kayıtlarında düzeltme yapılması ve bir kısım talepler yönünden de soybağının düzeltilmesi istemi niteliğinde ise, nihai talebi bir bütün oluşturan ve biri hakkında verilecek karar diğerini doğrudan ilgilendiren bu uyuşmazlığın, bütün olarak özel yetkili aile mahkemesinde çözümlenmesi gerekir. Somut olaya gelince; dosya içinde mevcut nüfus kayıtlarından, anne - baba adının değiştirilmesi talep edilen küçüğün doğum tarihi olan 26/06/2012 tarihinde, iddia edilen genetik anne ... ...'un evli olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda dava, anne adının silinip genetik anne adının yazılması ve kayden baba olan kişinin isminin silinmesi talepleri yönünden nüfus kayıt düzeltim davası olmakla birlikte, nüfus kaydına genetik baba isminin yazılması yönünden soybağı davası niteliğindedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, tüm talepler yönünden uyuşmazlığın, özel mahkeme olan aile mahkemesi tarafından çözümlenmesi gerekmektedir....
Ancak, tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davalarında amaç, kayıttaki kimlik bilgilerinin nüfus kayıtlarına uygun olarak düzeltilmesi olup, mahkemece gerekçe içeriğinde ''....olarak geçen ismin ... olarak düzeltilmesine karar vermek gerekmiş...'' denildiği halde ve kayıt malikinin soy adı nüfus kayıtlarında ....olmasına rağmen hüküm fıkrasında .... olarak düzeltilmesine karar verilmesi doğru olmadığı gibi, davanın niteliği gereği davacıdan tahsili gereken maktu karar ve ilam harcının, davalının harçtan muaf olduğu gerekçesiyle iadesine karar verilmiş olması da doğru değildir. Ne var ki; anılan bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm fıkrasının 1....
İLK DERECE MAHKEMESİNDE İLERİ SÜRÜLEN DELİLLER: Nüfus kayıtları, tapu kayıtları, tanık, keşif, bilirkişi incelemesi, resmi kayıt....
Somut olayda davacılar, nüfus kayıtlarında .... ve ...üzerine nüfusa kayıtlı 2008 doğumlu ... ...’in gerçekte kendilerinin çocuğu olduğunu ve doğum tarihinin de gün olarak yanlış yazıldığını iddia ederek nüfus kaydının iptali ile gerçek duruma uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesini talep etmişlerdir. Davanın kabul edilmesi halinde Küçük ...’in anne ve baba adı değişecek olmasına rağmen, gerçek baba olduğu iddia edilen davacı ... ile nüfus kaydındaki baba olarak görülen davalı ... ’nin baba- oğul olmaları nedeniyle nüfus hanesi değişmeyeceğinden uyuşmazlığın soybağına ilişkin olduğundan söz edilmez. Hal böyle olunca, somut uyuşmazlığın nüfus kaydında düzeltim niteliğinde olduğu ve nesep davası olmadığı , ... ...'nun 25/12/2013 gün ve... esas ...karar sayılı ilamıyla da benimsenmiş olup, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 4....
Somut olayda davacı, nüfus kayıtlarında ... ve ... üzerine nüfusa kayıtlı ...’in gerçekte yeğeni yani kardeşi ...’in, ... isimli kadınla gayriresmi birlikteliğinden doğduğunu iddia ederek nüfus kaydının iptali ile gerçek duruma uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesini talep etmiştir. Davanın kabul edilmesi halinde davalı ...’in anne ve baba adı değişecek olmasına rağmen, gerçek baba olduğu iddia edilen davalı ... ile nüfus kaydındaki baba olarak görünen ölü ...’nin baba-oğul olmaları nedeniyle, nüfus hanesi değişmeyeceğinden, uyuşmazlığın soybağına ilişkin olduğundan söz edilmez. Hal böyle olunca, somut uyuşmazlığın nüfus kaydında düzeltim niteliğinde olduğu ve nesep davası olmadığı, ... ...'nun 25/12/2013 gün ve...-... esas... karar sayılı ilamıyla da benimsenmiş olup, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 4....
Sulh Hukuk Mahkemesince ise, davanın, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunundan kaynaklanan nüfus kayıt düzeltim davası ve davanın asliye hukuk mahkemesinin görevinde olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Dosya kapsamından, davacının, aile ve çevresinde ... olarak bilindiğini ve bu isimle tanındığını ileri sürerek, ... olan isminin ... olarak değiştirilmesi istemiyle dava açtığı anlaşılmıştır. İsmin değiştirilmesi istemi, 6100 sayılı HMK'nın 382/2-a-2 de çekişmesiz yargı işi olarak düzenlenmiştir. HMK'nın 383. maddesine göre çekişmesiz yargı işinde görevli mahkeme aksine bir düzenleme olmadığı takdirde sulh hukuk mahkemesidir. 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 27. maddesi uyarınca, haklı bir sebebe dayanmak kaydıyla, adın değiştirilmesi hâkimden istenebilir....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunundan kaynaklanan nüfus kayıt düzeltim davası olduğu ve davaya bakma görevinin, asliye hukuk mahkemesine ait olduğu gerekçesi ile karşı görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dosya kapsamından, davacının, aile ve çevresinde ... olarak bilindiği ve bu isimle tanındığını ileri sürerek, ... olan isminin ... olarak değiştirilmesi istemiyle dava açtığı anlaşılmıştır. İsmin değiştirilmesi istemi, 6100 sayılı HMK'nın 382/2-a-2 de çekişmesiz yargı işi olarak düzenlenmiştir. HMK'nın 383. maddesine göre çekişmesiz yargı işinde görevli mahkeme aksine bir düzenleme olmadığı surette sulh hukuk mahkemesidir. 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 27. maddesi uyarınca, haklı bir sebebe dayanmak kaydıyla, adın değiştirilmesi hâkimden istenebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kayıt düzeltim istemine ilişkin davada Fethiye 3. Asliye Hukuk ve Fethiye 1. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davacının nüfus kaydında "... ..." olan adının "... ..." olacak şekilde düzeltilmesi istemine ilişkindir. Fethiye 3. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın çekişmesiz yargı niteliğinde olduğu ve görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Fethiye 1. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise HMK'nın 2. maddesi uyarınca görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu, bu hususta özel kanunda açık düzenleme bulunduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. İsmin değiştirilmesi istemi, 6100 sayılı HMK'nın 382/2-a-2 maddesinde çekişmesiz yargı işi olarak düzenlenmiştir....