şeklinde düzenlemeye yer verildiği, davanın sadece nüfus kütüğünde anne kaydının düzeltilmesi istemine ilişkin olup yönelik olup baba kaydının düzeltilmesine herhangi bir talebin ve davanın olmadığı anlaşılmakla Türk Medeni Kanununun 282.maddesine göre "çocuk ile ana arasında soy bağı doğumla kurulur "hükmü gereğince çocuğu doğuran kadının anne olduğunun tespiti istemi ile açılan dava soybağı değil, doğuran kadının tespitine ilişkindir. Bu nedenle dava nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkin olup 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1- a maddesine göre nüfus kaydının düzeltilmesi davaları Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacağından, HMK'nun 114/1- c delaletiyle 115/2 bendi gereği görev ve dava şartı eksikliği nedeniyle davanın usulden reddi ile Samsun Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu anlaşılmakla karşı yönde görevsizlik kararı vermiştir....
Çocuk ile ana arasında soybağı doğumla kendiliğinden kurulduğundan ve tesisi için herhangi bir hükme gerek bulunmadığından, çocuğun annesi ile soybağı ilişkisinin kurulması değil, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti dava konusu edilebilir. Öte yandan Türk Medeni Kanunu'nun 36/1. maddesine göre, kişisel durum, bu amaçla tutulan resmi sicille belirlenir. Aynı Kanunun 39 ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddeleri uyarınca, kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz, ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir. Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne işlenmiş kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir. Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Nüfus kaydında ölü olduğunun tespiti istemine ilişkin davada Kadıköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesi ile İstanbul Anadolu 16. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Talep, davacının kardeşi Ülya'nın nüfus kaydında ölü olduğunun istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın çekişmesiz yargı işi olduğu ve sulh mahkemelerinde görülmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Nüfus Kaydının Düzeltilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava dilekçesinde, Suriye vatandaşı olan davacı ...'un Türkiye'de nüfus kayıtlarını ... adındaki kişinin kullandığı, ... ve ... kızı 01.01.1960 doğumlu ...'a ait nüfus kaydının kendisine ait olduğu ileri sürülerek ...'ın (...) kendisi olduğunun tespiti ile diğer yanlış kaydın düzeltilmesi istenmiş, İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulü ile Suriye vatandaşı olan davacı ... ile Türk vatandaşı davalı ... 'ın aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmiştir. Davanın kabulüne dair İlk Derece Mahkemesince verilen karar, davalı ......
Asliye Hukuk Mahkemesi'nce ise, dosyaya alınan nüfus kaydına göre davacılardan bir tanesinin yerleşim adresinin Tarsus ilçesi, diğerinin ise Antalya ili sınırları içerisinde olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Somut olayda, davacılar vekili dava dilekçesi ile nüfus kaydında çocuğu olarak gözüken davalının annesinin Mevlane olmadığının tespiti ile usulsüz ve gerçeğe aykırı nüfus kaydının iptalini, davalı ...'in gerçek annesinin ...... TC. kimlik numaralı Nurhayat Şık olduğunun tespiti ile hatalı nüfus kaydının düzeltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinin 1/a bendine göre nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılması gerekir. Bu yer mahkemesinin yetkisi itiraza tabi olmayıp kamu düzenine ilişkin kesin yetkidir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nce ise, dosyaya alınan nüfus kaydına göre davacılardan bir tanesinin yerleşim adresinin Tarsus ilçesi, diğerinin ise Antalya ili sınırları içerisinde olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Somut olayda, davacılar vekili dava dilekçesi ile nüfus kaydında çocuğu olarak gözüken davalının annesinin Mevlane olmadığının tespiti ile usulsüz ve gerçeğe aykırı nüfus kaydının iptalini, davalı ...'in gerçek annesinin... TC. kimlik numaralı Nurhayat Şık olduğunun tespiti ile hatalı nüfus kaydının düzeltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinin 1/a bendine göre nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılması gerekir. Bu yer mahkemesinin yetkisi itiraza tabi olmayıp kamu düzenine ilişkin kesin yetkidir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkin olup uyuşmazlık, nüfus kayıt düzeltim davasının baba yönünden kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, Adli Tıp Kurumu raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35 inci, 36 ncı ve 40 ıncı maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 31.07.2004 tarihli ve 25539 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Adli Tıp Kurumu Kanunu Uygulama Yönetmeliğinin 13 üncü ve 19 uncu maddeleri. 3. Değerlendirme Dava, nüfus kaydının düzeltilmesi davası olup Mahkemece baba yönünden nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin sorunun çözümü için, baba olmadığı iddia edilen ve nüfusta davalı ...'in kayden babası olarak görünen ...'...
Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur. İşte bu noktada, nüfus kütüğünde yer alan doğru olmayan kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet Savcısı tarafından açılacak olan kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir (YHGK, 11.02.1998, 2-87/77). Soybağının reddi davası ile kayıt düzeltme davası, sonuçları (hane dışına çıkarmak) bakımından benzerlik göstermekte ise de, içerik ve yargılama kuralları açısından kendi özel hükümlerine bağlıdır. Soybağının reddinde, kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilgi doğru olarak meydana gelmiş ve kütüğe tescil edilmiştir. Ancak bu doğru daha sonra soybağının reddi davası ile teknik anlamda bir yanlışlığa dönüştürülmüştür....
Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirildiği söz konusudur. (HGK 30.01.2008 gün 2008/2- 36- 47 sayılı kararı) Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, 4787 sayılı Kanunun 4'ncü maddesi kapsamı dışında olup, aile mahkemelerinin görevine girmez. Asliye hukuk mahkemelerinin görev alanına giren nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davalarında, Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi gereği, nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmaması, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına asliye hukuk mahkemesinde bakılır....
ın hatalı nüfus kaydının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dilekçesinde, davalı ...'in gerçekte kız kardeşi ... ve eşi ...'ın kızı olduğu halde diğer kız kardeşi ....ve eşi ... üzerine nüfusa tescil edildiğini ileri sürerek bu hatalı kaydın düzeltilmesini istemiş; mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava hatalı nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olmakla beraber sonucu itibariyle soybağını da yakından ilgilendirdiğinden, mahkemece davalı ...'...