Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davada Bakırköy 10 . Aile ve Bakırköy 7. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfus kayıt düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davacı, nüfus kayıtlarında kendi çocuğu olarak kayıtlı görülen ...’nın, eski eşi ...’nın kız kardeşi ...’nın çocuğu olduğunu, kendi çocuğu olmadığını belirterek, ...’nın nüfus kayıtlarından çıkarılmasını istemiştir. Aile Mahkemesince, açılan davanın nüfusta kayıt düzeltim davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın mahiyetinin nüfus kaydının düzeltimi değil, soy bağının düzeltimi davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

    İşte bu noktada, nüfus kütüğünde yer alan doğru olmayan kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak olan kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir (YHGK'nin 11.02.1998 tarihli ve 2- 87/77 sayılı kararı). Soybağının reddinde, kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilgi doğru olarak meydana gelmiş ve kütüğe tescil edilmiştir. Ancak bu doğru daha sonra soybağının reddi davası ile teknik anlamda bir yanlışlığa dönüştürülmüştür. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmayıp baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur....

    Nüfus kaydının düzeltilmesi davası, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 tarihli ve 2008/2-36-47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle, mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır. Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez. Somut olayda dava; Hamiyet Bircan'ın ... ve ... çocuğu olarak gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali ile gerçek annesinin ..., gerçek babasının da ... olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Dosyada bulunan ... ve ...'...

      Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur. İşte bu noktada, nüfus kütüğünde yer alan doğru olmayan kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak olan kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir (YHGK'nin 11.02.1998 tarihli ve 2-87/77 sayılı kararı). Soybağının reddi davası ile kayıt düzeltme davası, sonuçları (hane dışına çıkarmak) bakımından benzerlik göstermekte ise de, içerik ve yargılama kuralları açısından kendi özel hükümlerine bağlıdır. Soybağının reddinde, kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilgi doğru olarak meydana gelmiş ve kütüğe tescil edilmiştir. Ancak bu doğru daha sonra soybağının reddi davası ile teknik anlamda bir yanlışlığa dönüştürülmüştür....

        Ancak, Nüfus Kanunu'nun 47 nci maddesince yapılan tanımlamalara göre kişisel durumlarda ortaya çıkan “değişiklikler” için mahkeme kararına gerek bulunmamaktadır (T.K.M m. 40, Nüfus Kanunu m.48). Buna karşılık, nüfus kütüklerindeki “doğru olmayan kayıtların” düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur (T.K.M m. 38, Nüfus Kanunu m.11). İşte bu noktalarda, nüfus kütüğünde yer alan “doğru olmayan kayıtlar”, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak olan “ kayıt düzeltme davası” ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır. Nüfus Kanunu'nun 36. maddesinde “nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları…” ibaresi yer aldığından, her hangi bir sınırlama olmaksızın nüfus kütüğünde mevcut her kaydın düzeltilmesinin istenebileceği kuşkusuzdur. Somut olaya gelince; Davacı vekili, 1967 doğumlu ...'ın, ...ve ...'...

          Nüfus kaydının düzeltilmesi davası, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 tarih 2008/2-36-47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle, mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır. Bu dava yönünden herhangi bir zamanaşımı veya hak düşürücü süre de bulunmamaktadır. Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez. Bu nedenle yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler dikkate alındığında davacının gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan .... ve .... hanesindeki nüfus kaydının iptali ile gerçek annesi ....'in nüfusuna kaydına ilişkin birinci talebi, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davası olup, asliye hukuk mahkemesi görev alanında kalmaktadır. İkinci talep olan ...'...

            Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur (HGK'nin 30.01.2008 tarihli ve 2008/2- 36- 47 sayılı kararı). Başka bir ifade ile; nüfus kaydının düzeltilmesi davası, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 tarihli ve 2008/2- 36- 47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır. Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp başka bir haneye tescil edilecek olması da davayı soybağı davası haline dönüştürmez....

            ‘ün çocukları gibi tescil edildiğini iddia ederek Muhammet Bingöl‘ün nüfus kaydındaki anne ve baba adlarının iptali ile gerçek anne ve babası olan .... ile ... olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Görüldüğü gibi davacının birbiriyle bağlantılı iki ayrı davası bulunmakta birincisi nüfusta anne ve baba kaydının iptali, ikincisi ise genetik anne ve baba olduğu ileri sürülen Hanım ile Hasan üzerine kayıt istemidir. Nüfus kaydının düzeltilmesi davası,.......

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davada Bakırköy 7. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Bakırköy 6. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, küçükler ... ile ...'in nüfus kaydında anne ve baba adının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın nesebin düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Aile Mahkemesi ise, anne ve baba adının düzeltilmesi talebinin soybağına ilişkin olmadığı, nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacılar, küçükler ... ve ...'in gerçekte kendi çocukları olmalarına rağmen davalılar adına kaydedildiği iddiasıyla nüfus kaydının düzeltilmesini talep etmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davada Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Tarsus 1. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davalı ...'nın nüfus kaydında anne adının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın nesebin düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Aile Mahkemesi ise, anne adının düzeltilmesi talebinin soybağına ilişkin olmadığı, nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, davalı ...'nın gerçekte ...'nin çocuğu olmamasına rağmen onun adına kaydedildiği iddiasıyla gerçek annesi ... üzerine kaydedilerek nüfus kaydının düzeltilmesini talep etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu