Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, tapuda ad ve soyadın değiştirilmesi istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği ve dosyanın Yargıtay'a geliş tarihi itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi Yargıtay14 . Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: 14.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 26.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının, Japon vatandaşı iken Türk vatandaşlığına geçmek için ad ve soyadının da değiştirilmesi gerektiği zannı ile ... olan ad ve soyadının ... olarak idari yolla değiştirip nüfusa tescil edildiğini, Japon vatandaşlığını da koruduğunu, buna göre çifte vatandaşlığa sahip olduğunu, 52 yaşında olan davacının gerek iş çevresinde gerekse sosyal yaşamında hala kendi adını ve soyadını kullandığını belirterek ad ve soyadının " ..." olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece adın değiştirilmesine karar verilmiş, soyadın değiştirilmesi istemi ise reddedilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir....

      Kemalpaşa Sulh Hukuk Mahkemesi ise 5490 sayılı Kanun’un 36. maddesinde nüfus kayıtlarına ilişkin davaların asliye hukuk mahkemelerinde bakılacağından bahisle görevsizlik kararı vermiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK.nın 382. maddesinde, "çekişmesiz yargı işleri" düzenlenmiş aynı maddenin 2. fıkrasının (a) bendinde, "Kişiler hukukundaki çekişmesiz yargı işleri” başlığı altında 2. madde olarak "Ad ve soyadın değiştirilmesi" hususuna ilişkin taleplerin çekişmesiz yargı "işi" olduğu belirtilmiş aynı yasanın 383. maddesinde de çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesi olacağı hükmüne yer verilmiştir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/547 ESAS 2021/629 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : Didim(Yenihisar) 2....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/11/2020 NUMARASI : 2020/208 ESAS- 2020/278 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı idare temsilcisi tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı dava dilekçesinde özetle; Nüfus kaydında Şevze İrem ve soy isminin de Kara olarak geçmekte olduğunu, isim ve soyisiminin sosyal yaşamda ve çevrelerinde alay konusu olduğundan dolayı T1 isminin İrem olarak düzeltilmesini, Kara olan soy isminin ise Çakmak olarak değiştirilmesini talep ettiği görülmüştür. Davalı cevap sunmamıştır....

        Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Soyadın değiştirilmesi davası açılmasına karşın mahkemenin karar başlığına doğum tarihinin düzeltilmesi yazılması doğru değil ise de bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, mahkeme kararının başlık bölümünde "dava" sözcüğünün karşısındaki "Nüfus (Yaş Düzeltilmesi İstemli)" sözcükleri çıkartılarak onun yerine "Soyadın Değiştirilmesi" yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 09.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          ıslah talebini de reddetmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, ad-soyadın kişinin ayrılmaz ögesi olduğunu, bu ögelerin birbirinden ayrı düşünülemeyeceğini, müvekkilinin hali hazırda görülmekte olan soyadının değiştirmek için açmış olduğu dava devam ederken ismini de değiştirmek için ayrı nüfus davası açmasının usul ekonomisi ilkesi ile bağdaşmadığını, müvekkilinin soyadını değiştirmek istediği davada ıslah ile adını da değiştirmek istemesinin mümkün olup talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yerel mahkemece ıslah talebinin reddedilmesinin bozmayı gerektirdiğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılarak davanın kabulüne karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

          nın 382. maddesinde, çekişmesiz yargı işleri düzenlenmiş aynı maddenin 2. fıkrasının (a) bendinde, Kişiler hukukundaki çekişmesiz yargı işleri başlığı altında 2. madde olarak ad ve soyadın değiştirilmesi hususuna ilişkin taleplerin çekişmesiz yargı işi olduğu belirtilmiş aynı yasanın 383. maddesinde de çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece Sulh Hukuk Mahkemesi olacağı hükmüne yer verilmiştir. HMK.'nın 383. maddesine göre çekişmesiz yargıda sulh hukuk mahkemesinin görevi asıl olup asliye hukuk mahkemesinin görevi istisna olduğundan yalnız mahkeme veya hâkim terimlerinin kullanıldığı bütün çekişmesiz yargı işleri için sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu sonucuna varılmaktadır. (Prof. Dr. B.Kuru/Prof. Dr. A.C.Budak İstanbul Barosu Dergisi, Cilt: 85, Sayı: 5, Yıl: 2011, sh: 33-36) Somut olayda, uyuşmazlık 13.03.2013 tarihinde yani 6100 sayılı HMK'nın yürürlüğe girmesinden sonra mahkeme önüne getirilmiştir....

            Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a-b fıkraları gereğince Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 27.Maddesi hükmü"Adın değiştirilmesi, ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir." şeklindedir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK.nın 382. maddesinde, "çekişmesiz yargı işleri" düzenlenmiş aynı maddenin 2. fıkrasının (a) bendinde, "Kişiler hukukundaki çekişmesiz yargı işleri” başlığı altında 2. madde olarak "ad ve soyadın değiştirilmesi" hususuna ilişkin taleplerin çekişmesiz yargı "işi" olduğu belirtilmiş aynı yasanın 383. maddesinde de çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesi olacağı hükmüne yer verilmiştir....

              Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a-b fıkraları gereğince asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 27. maddesi hükmü "Adın değiştirilmesi, ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir." şeklindedir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK.nın 382. maddesinde, "çekişmesiz yargı işleri" düzenlenmiş aynı maddenin 2. fıkrasının (a) bendinde, "Kişiler hukukundaki çekişmesiz yargı işleri” başlığı altında 2. madde olarak "Ad ve soyadın değiştirilmesi" hususuna ilişkin taleplerin çekişmesiz yargı "işi" olduğu belirtilmiş aynı yasanın 383. Maddesinde de çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesi olacağı hükmüne yer verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu