Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasında görülen davada Adana 1 Asliye Sulh Hukuk Mahkemesi ile Adana 3 Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, nüfusta anne ve baba adının değiştirilmesi istemine ilişkindir. Adana 1.Asliye Hukuk Mahkemesince, dava konusu uyuşmazlıkla ilgili olarak TMK'nun 282 ve devamı maddelerinin uygulanması gerektiği bildirilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Adana 3.Aile Mahkemesi ise, davanın soybağının reddi ya da iptaline yönelik olmadığını, nüfus kayıtlarındaki yanlışlığın düzeltimine ilişkin olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur . Dava ile davalı ...'ın gerçek anne ve babasının nüfus kaydında yazılı kişiler olmadığı iddiasına dayalı olarak nüfus kaydının iptali istemi ile açılmıştır....

    KARAR Dava dilekçesinde davacı ... (....ın nüfus kaydında ... olarak görünen anne adının 1931 doğumlu olup 07.12.2014 tarihinde ölen .... olarak düzeltilmesi istenilmiş; mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar davalı ... tarafından davaya yetkisiz mahkemede bakıldığı gerekçesi ile temyiz edilmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen kişilerin yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde görüleceği hükme bağlandığından; mahkemece; davacının dava dilekçesinde yerleşim yeri olarak "....." adresinin gösterildiği, adrese dayalı nüfus kayıt sisteminde de ikametgah adresinin "...." olduğu dikkate alınarak, Kanunun emredici hükmüne göre davanın ... Asliye Hukuk Mahkemesinde açılıp bakılması gerektiğinden, dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kayıt iptaline ilişkin davada Malatya Aile ile 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, nüfus kaydında gerçek anne adının düzeltilmesini talep etmektedir. Dava 1587 Sayılı Yasanın 46. maddesine göre açılan nüfus kaydındaki yanlışlığın düzeltilmesi istemi olup, T.M.Y.'nın 282. maddesine göre soy bağı ile ilgisi bulunmadığından davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Malatya Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 13/03/2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        , yine müvekkilin dedesi Hüseyin'in nüfus kayıtlarında kızı Meryem olarak gözüken kişinin de anne adının Fatma olarak gözüktüğünü, Meryem olarak gözüken kişinin esasında nüfus kayıtlarında hiç gözükmeyen müvekkilin halası olan Fatma olduğunu, Fatma'nın nüfusta Meryem olarak kayıtlı olduğunu, yapmış oldukları araştırmalarda müvekklilin Ahmet isminde sağ doğmuş olan bir amcasının olduğu, bu kişinin de 1911 yılında doğduğu, 1935 yılında vefat ettiği, soyadının da Bayender olduğu, bundan başka Ahmet isminde bir amcasının olmadığı, Ahmet'in de anne adının Emine olduğu, yine nüfus kayıtlarında Meryem olarak gözüken kişinin hiç var olmadığı, bu kişinin müvekkilinin halası olan ve nüfus kayıtlarında hiç gözükmeyen 1970 li yıllarda ölen Fatma olduğu, mezarının dahi bulunduğu, bekar olarak öldüğünü, öncelikle müvekkili T1 nüfus kayıtlarında amcası olarak gözüken T.C.numaralı Ahmet isimli kaydın mükerrer olması sebebiyle iptaline, TC Kimlik numaralı Ahmet Bayender'in anne adının gerçekte olduğu...

        ın anne olarak yazılacağı yerde isim benzerliğinden davacı ...'ın hanesine kaydedildiği, gerçekte küçüğün annesinin ... olması nedeniyle, anne adının düzeltilmesine karar verilmesi dava ve talep edilmiştir. Yukarıda açıklanan ilkeler karşısında dava, “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davasından ibarettir. Bu nedenle uyuşmazlığın, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1-a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesinde çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 14. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 09/02/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde, nüfus kaydında gözüken anne ve baba adının ve doğum tarihinin düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece soybağının düzeltilmesi hakkında açılan davanın ayrılmasına, doğum tarihinin düzeltilmesi davasının ise kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Mahkeme kararı 31.03.2011 gün 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un yayımlandığı 14.04.2011 tarihinden sonra verilmiş olup, anılan Kanun'un 31. maddesinin (d) bendi, nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, Cumhuriyet Savcısının davaya katılımını kaldırdığından ve verilen kararlara karşı kanun yoluna başvurma hakkı da öngörmediğinden, Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin REDDİNE, 16.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakanı .... maliki olduğu 612 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında anne adının hatalı bir şekilde .... olarak yazıldığını ileri sürerek, anne adının ..... olarak düzeltilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; iddianın ispatlandığı gerekçesi ile davanın kabulüne dair verilen karar Dairece ‘’...tapu kütüğünde bulunması zorunlu olmayan nüfus bilgisinin ilavesi veya düzeltilmesi dava yoluyla istenemez. Ne var ki; akit tablosu, dayanak tapu kaydı, kadastro tutanağı gibi belgelerde var olan çelişkiler veya hatalı yazımlar nedeniyle, idarece tapu maliklerinin talepleri kabul edilmemektedir. Ancak, tapuda intikal işlemlerinin yaptırılabilmesi için "çoğun içinde az da vardır" kuralı gereğince bir tespit hükmü kurulması gerekeceği açıktır....

              'in her ne kadar nüfus kaydında anne hanesinde ... olarak kayıtlı ve yine doğum tarihi 15.06.1998 olarak kayıtlı ise de gerçek annesinin ... olduğu ve 2000 yılında doğduğu anlaşıldığından davalılardan ...'in nüfus kaydında annesi olarak gözüken ...i'nin kaydının iptali ile ...'ın ...'in annesi olarak nüfusa kaydına, davalılardan ...'in doğum tarihinin ay ve günü aynı kalmak üzere 2000 olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Adana 10. Asliye Hukuk Mahkemesi; davalı ...'ın güncel ikametgah adresinin... ili,... ilçesi,... mahallesi, 1.Sokak, No:7 olduğu, kendi talebi ile davanın Lice Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesini talep ettiği, dosyanın kapsamı dikkate alındığında ...'ın biyolojik anne olup olmadığının tespiti için DNA raporu alınması gerektiği, davanın Lice Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülmesinin usul ekonomisine daha uygun olacağı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Lice Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise; düzeltilmeyi isteyen şahsın ... olduğu ...'...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının nüfus kaydında ... olan anne adının iptali ile gerçek annesi olan ... olarak düzeltilip tescilini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı ...'ın nüfus kaydında ... olarak geçen anne adının iptali ile gerçek annesi olan ... olarak düzeltilip tescilini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava hatalı nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. Mahkemenin kamu düzeni ile ilgili bulunan resmi sicilleri (nüfus kayıtlarını) doğru oluşturmak mecburiyeti vardır. Bu nedenle davacı ...'...

                  İlki mevcut nüfus kaydındaki anne ve baba kaydının iptali, ikincisi ise genetik anne ve baba olduğu iddia edilen ... ile ... üzerine kayıt istemidir. Nüfus kaydının düzeltilmesi davası, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 tarih 2008/2-36-47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle, mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır. Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez. Bu nedenle davacının birinci talebi, gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır....

                    UYAP Entegrasyonu