Bu işlem 5490 sayılı Kanun ile düzenlenen nüfus hizmeti olmayıp idari niteliktedir. Bu sebeple davacının talepleri nüfus kütüklerindeki kayıtların düzeltilmesine yönelik olmayıp, geçici koruma kimlik belgesindeki doğum tarihi bilgilerinin düzeltilmesine ilişkin olduğu, bu yönüyle talebin Nüfus Kanunu kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda yapılan yargılamaya, toplanan delillere, dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, geçici kimlik belgesindeki kayıtların düzeltilmesi işleminin göç idaresine verilmiş idari bir görev olduğu saptanarak yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olduğuna göre; davacı vekilinin yerinde olmayan istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yaş Düzeltilmesi İstemli Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dava dilekçesinde, davacının kızı ...'ın 23.12.1999 olan doğum tarihinin 23.10.1996 olarak düzeltilmesi istenmiş; mahkemece, ...'nin doğum tarihinin 23.12.1997 olarak düzeltilmesine dair verilen karar davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 36.maddesi kapsamında nüfus kaydındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir....
Bunun yanında, tapu kaydında ismi düzeltilen “... kızı ...” ait vatandaşlık numaraları ve anne isimleri farklı iki tane nüfus kaydı bulunmaktadır. Farklı nüfus kayıtlarının nedeni nüfus müdürlüğünden sorulmamıştır. Eksik araştırma ve inceleme ile bu malikler yönünden davanın kabulü doğru görülmemiştir. 2-Davacılar vekilinin temyiz istemine gelince; Mahkemece, dava konusu 47 parsel paydaşları “... kızı ...” ve “... eşi ...” kayıtlarının “... kızı ...” ve “... eşi ... ” olarak düzeltilmesi istemi maliklerin nüfusta kayıtlı bulunmadığı gerekçesi reddedilmiştir. Tapu kaydı ve veraset ilamına göre ismi düzeltilmesi istenilen kişilerin isimleri resmi kayıtlara yansımıştır. Iğdır Merkez İlçe Nüfus Müdürlüğü de kayıtların 1978 yılında yersel yazım yoluyla yapıldığını belirtmiştir....
Davanın kabulüne yönelik kararda her ne kadar davacının nüfus kaydının iptaline karar verilmiş ise de nüfus kaydı düzeltilmesi talep edilen davacı T1 ile biyolojik annesi olduğu iddia edilen T5 aynı cilt ve hanede kayıtlı oldukları, nüfus kaydının düzeltilmesi ve biyolojik anne ile bağ kurulması için aynı cilt ve hanede kayıtlı olmaya devam etmesi ve kaydının iptal edilmemesi gerektiği anlaşılmakla mahkemece davacı Mustafa'nın nüfus kaydının iptaline yönelik verilen karar isabetsiz ise de bu durum yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın kaldırılarak yeniden hüküm tesisi gerekmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde, nüfus kütüğüne kayıtlı olan 1970 doğumlu .... ve 1972 doğumlu ...adlı çocukları olmadığını bildirerek bu kayıtların iptalini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı, nüfus kütüğüne kayıtlı bulunan 1970 doğumlu ... ve 1972 doğumlu Radife adlı çocuklarının olmadığını ileri sürerek bu kayıtların iptalini istemiş, mahkemece davanın kabulü yönünde hüküm kurulmuştur....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2022 NUMARASI : 2022/339 ESAS 2022/373 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Yaş Düzeltilmesi İstemli) KARAR : Aydın 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus (Soyadı ve Doğum Tarihi Düzeltilmesi İstemli) Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı kurum tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkiline ait nüfus kaydının soyadı ve doğum tarihi yönünden düzeltilmesini istemiş mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesine göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Mahkemenin oluşumuna ilişkin bu yasa hükmü dikkate alınmadan nüfus idaresi temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılarak karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Türk Medeni Kanunu’nun 39 uncu maddesi uyarınca mahkeme kararı olmadıkça, kişisel durum sicilinin hiçbir kaydında düzeltme yapılamaz. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’un 46 ncı maddesinde yer alan “yaş, ad, soyadı ve diğer kayıt düzeltme davaları…” ibaresi nazara alındığında, herhangi bir sınırlama olmaksızın nüfus kütüğünde mevcut her kaydın düzeltilmesinin istenebileceği kuşkusuzdur. Bu hükme göre, anne adı nüfus kütüğüne gerçeğe aykırı olarak yazılmışsa, bu yanlışlığın düzeltilmesi uygulamadaki ifade ile nüfus kaydının düzeltilmesi davası ile mümkündür. 16. Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 35 inci maddesi ile de “Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir” hükmü düzenleme altına alınmıştır....
.:..." yazılı murislerinin baba isminin ve soy isminin nüfus kaydına uygun olarak "... kızı ..." şeklinde düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı idare vekili temyiz etmiştir. Dava, Türk Medeni Kanununun 1027. maddesi gereğince tapuda isim tashihi isteğine ilişkindir. Tapu maliki ile ismi düzeltilmesi istenen davacılar murisinin aynı kişi olduğu ispatlandığı takdirde tapu kaydının nüfusa uygun şekilde düzeltilmesi gerekir. Kimlik bilgileri düzeltilirken taşınmaz malikinin değişmemesi diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması için öncelikle davacılar murisinin veraset ilamı dosyası ve nüfus kaydı getirtilmeli, nüfus müdürlüğünden tapu kaydında yazılı kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalıdır....
Aynı Kanunun 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddeleri uyarınca, kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiç bir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz, ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir. Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne işlenmiş kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir. Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur....