"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, adın düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı deliller ile kanuni gerektirici sebeplere 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesinin (b) bendine göre aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davası ancak bir kere açılabileceğinden yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 28.01.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacıya ait nüfus kayıt örneğine göre, davacının adı Rahide, doğum tarihi 15.05.1961 iken kızlık kaydına göre 22.02.2013 tarihinde adı Zahide, doğum tarihi ise 25.05.1961 olarak düzeltilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; 4721 sayılı Türk Medeni Yasasının 27. maddesi hükmüne göre adın ve soyadın düzeltilmesi haklı nedenlere dayanılarak hakimden istenebilir. Somut olayda davacı, 22.05.1979 tarihinde evlenmiş, evlilik hanesinde bu tarihten itibaren adı Rahide olarak geçmektedir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/07/2021 NUMARASI : 2021/286 ESAS, 2021/501 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : İstinaf yoluna başvuran davalı nüfus idaresi temsilcisinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul 24. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/286 Esas dosyası ve dava dosyasında verilen 06/07/2021 tarih ve 2021/501 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi. Ön inceleme raporunda belirtildiği üzere dosyada ön inceleme sonucu karar verilecek nitelikte bir eksikliğin bulunmadığı ve HMK 353. maddesi uyarınca duruşma yapılmaksızın usul yönünden incelenebileceği anlaşılmakla, dosya ve HMK 354. maddesi uyarınca yapılan görevlendirme gereği sunulan inceleme raporu incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Tarafların İddia ve Savunmaları: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin 5901 Sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununun 12....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/07/2021 NUMARASI : 2021/286 ESAS, 2021/501 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : İstinaf yoluna başvuran davalı nüfus idaresi temsilcisinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul 24. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/286 Esas dosyası ve dava dosyasında verilen 06/07/2021 tarih ve 2021/501 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi. Ön inceleme raporunda belirtildiği üzere dosyada ön inceleme sonucu karar verilecek nitelikte bir eksikliğin bulunmadığı ve HMK 353. maddesi uyarınca duruşma yapılmaksızın usul yönünden incelenebileceği anlaşılmakla, dosya ve HMK 354. maddesi uyarınca yapılan görevlendirme gereği sunulan inceleme raporu incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Tarafların İddia ve Savunmaları: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin 5901 Sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununun 12....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/02/2022 NUMARASI : 2021/222 ESAS, 2022/91 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Adın İptali İstemli) KARAR : İstinaf yoluna başvuran davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul Anadolu 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/222 Esas dosyası ve dava dosyasında verilen 25/02/2022 tarih ve 2022/91 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi. Ön inceleme raporunda belirtildiği üzere dosyada ön inceleme sonucu karar verilecek nitelikte bir eksikliğin bulunmadığı ve HMK 353. maddesi uyarınca duruşma yapılmaksızın usul yönünden incelenebileceği anlaşılmakla, dosya ve HMK 354. maddesi uyarınca yapılan görevlendirme gereği sunulan inceleme raporu incelendi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/547 ESAS 2021/629 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : Didim(Yenihisar) 2....
Hemen belirtilmelidir ki; bu tür davalarda amaç tapu kaydında yazılı malike ait kimlik bilgilerinin nüfus kayıt bilgilerine uygun hale getirilmesidir. Ne var ki, mahkeme kararında 409 parselin tapu kaydında davacının babasının ismi “...” olarak yazılı olduğu halde, mahkemece bu parsele yönelik diğer parsellerle aynı hüküm kurulmuştur. Ne var ki, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün 2. Bendinin hüküm fıkrasından çıkarılmasına ve yerine 2.bent olarak “ ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, 11, 32, 71 ve 432 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında “...” olarak yazılı adın “...”; ... İli, ... İlçesi, ......
nun 27. maddesine göre adın değiştirilmesinin haklı sebebe göre yapılabileceği, Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36/1-b maddesi ''Aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davası ancak bir kere açılır.'' hükmü Anayasa Mahkemesince iptal edilmiş olmasının, bu tür davaların açılabilmesi için haklı neden bulunması şartını ortadan kaldırmayacağı, davacının daha önce bilerek ve isteyerek seçtiği soyadını şimdi alay konusu oluyor demesinin samimi olmadığı, soyadının anlamının kötü olmadığı gibi nüfus kayıtlarında keyfi olarak değişiklik yapılması bu kayıtlara güven duygusunu azaltacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesine göre, adın ve soyadın düzeltilmesi haklı nedenlere dayanılarak hakimden herzaman istenebilir....
Mahkemece, bu taleplerin haklı sebebe dayanıp dayanmadığı incelenmeksizin, "kesin hüküm” nedeni ile istek reddedilmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36’ncı maddesinin (1.) fıkrasının (b) bendinde yer alan "Aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davası ancak bir kere açılabilir" şeklindeki hüküm, Anayasa Mahkemesi'nin 30.03.2012 tarihli 2011/34-48 sayılı kararıyla iptal edilmiş, iptal kararının 06.10.2012 tarihli 28433 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanmasıyla, yürürlükten kalkmıştır. Davacı bu davada Lübnan'daki nüfus kayıtları ile ve ayrıca adı konusunda ise tanındığı gerekçesine dayanmıştır. Nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davaları her türlü belge ve beyanla kanıtlanabilir. Davacı vekilinden, dava ile ilgili resmi ve diğer kanıtları istenip, davacının ibraz edeceği ve mahkemece resen işin esasıyla ilgili deliller toplanıp, incelenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddedilmesi doğru bulunmamıştır....
Adın değiştirilmesi davasında davacı taraf, örfi yahut çevresel nitelikteki sebep veya sebeplere dayanıp, kendisini haklı gösterecek olguları ispat ederek, nüfus sicilinde değişiklik yapılmasını talep etmekte olup, esasen bu tür davalarda davacı ile hasım gösterilen Nüfus Müdürlüğü ile arasında gerçek bir uyuşmazlık olmayıp, nüfus müdürlüğü davada sadece yasal hasım olarak yer almaktadır. Nüfus Müdürlüğü, esasen davada taraf değil sadece ilgilidir. İlgililerin uzlaşması halinde çekişmenin ortadan kalktığından söz edilemez veya bu davalarda ilgili tarafın davayı kabulü sonuç doğurmaz. Taraflar arasında bu anlamda gerçek bir çekişmenin varlığı da söz konusu değildir....