Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde adın düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm C.Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, davacının nüfus kütüğünde "..." olan adının "..." olarak düzeltilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 27. maddesi hükmüne göre, bir kimse haklı sebeplere dayanarak adının değiştirilmesini hakimden isteyebilir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden, yargılama sırasında tanık olarak yeminsiz dinlenen ... adının düzeltilmesi istenilen davacının soyadını bilmemekle birlikte ... olarak çağrıldığını söylemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde soyadının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanı ile davacıların nüfus kütüğündeki soyadlarının "..." olduğu ancak "..." soyadı ile tanınıp bilindiklerini ileri sürerek soyadlarının "..." olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Türk Medeni Kanununun 27. maddesi hükmüne göre haklı nedenlere dayanılarak adın ve soyadın değiştirilmesi hakimden istenebilir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, adın ve doğum tarihinin düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Davacı ...'in 20.05.1960 olan doğum tarihi 20.05.1964 olarak düzeltilmiş ise de adı geçen nüfusa 28.05.1960 tarihinde kaydedilmiştir. Bir kişinin doğmadan nüfusa kaydı sözkonusu olamayacağından, bu şekilde düzeltme nüfus kayıtlarında çelişki meydana getirmektedir....

        Mahallesi 49 hanede adının nüfus siciline "..." olarak yazılı bulunmasına ve evlenmekle 104 haneye nakli sırasında bu adın "..." biçiminde yazılmasının maddi hataya bağlı bulunduğunun anlaşılmasına ve bu hatanın nüfus siciline başvurularak doğrusu olan "..." ismine dönüştürülebileceğinin olanaklı olmasına ve yine kayıtlarında düzeltme yapılması istenen "2684" parsel olanının hüküm fıkrasında "2634" olarak yazılmasının da maddi hata olduğunun anlaşılmasına göre yerelinde düzeltilebilecek hatalardan bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 10.12.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı Nüfus Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07.10.2021 NUMARASI : 2021/230 ESAS, 2021/247 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davalı Nüfus Müdürlüğü temsilcisince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; soyisminin Huddamoğlu olduğunu, hem alay konusu olduğunu, hem de telaffuz edilirken yanlış anlaşıldığından yazım hatasına neden olduğunu, bu durumun resmi dairelerde işlemler yaparken sorun yaşamasına neden olduğunu, babasının maddi ve manevi hiçbir katkısı olmadığı gibi hiçbir iletişimi de olmadığını ileri sürerek, Huddamoğlu olan soyisminin annesinin kızlık soyadı olan Karaali olarak değiştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

            İstinafa Cevap: Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davalı nüfus müdürlüğünün 08/10/2021 tarihli yönetmeliği belirtmiş ise de davacının vatandaşlığının 2019 yılında onaylandığını, yönetmeliğin yürürlüğünden önce vatandaşlık alındığını belirterek istinaf taleplerinin reddine, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmesini talep etmiştir. Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Dava doğum yeri kaydının ve adın düzeltilmesi istemli nüfus kayıt düzeltim davasıdır....

            Adın değiştirilmesi davasında davacı taraf, örfi yahut çevresel nitelikteki sebep yahut sebeplere dayanıp, kendisini haklı gösterecek olguları ispat ederek, nüfus sicilinde değişiklik yapılmasını talep etmekte olup, esasen bu tür davalarda hasım gösterilen Nüfus Müdürlüğü ile aralarında bir uyuşmazlık olmayıp, nüfus müdürlüğü davada sadece yasal hasım olarak yer almaktadır. Gerçekte, davada taraf değil sadece ilgilidir. İlgililerin uzlaşması halinde çekişmenin ortadan kalktığından söz edilemez veya bu davalarda ilgili tarafın davayı kabulü sonuç doğurmaz. Taraflar arasında bu anlamda gerçek bir çekişmenin varlığı da söz konusu değildir. Davacının, yukarıda belirtildiği gibi kendisini haklı gösterecek vakıaların varlığını ispat ederek, ad veya soyadının uygun biçimde düzeltilmesi dışında ileri sürebileceği herhangi bir hakkı da bulunmamaktadır....

              Adın değiştirilmesi davasında davacı taraf, örfi yahut çevresel nitelikteki sebep yahut sebeplere dayanıp, kendisini haklı gösterecek olguları ispat ederek, nüfus sicilinde değişiklik yapılmasını talep etmekte olup, esasen bu tür davalarda hasım gösterilen Nüfus Müdürlüğü ile aralarında bir uyuşmazlık olmayıp, nüfus müdürlüğü davada sadece yasal hasım olarak yer almaktadır. Gerçekte, davada taraf değil, sadece ilgilidir. İlgililerin uzlaşması halinde çekişmenin ortadan kalktığından söz edilemez veya bu davalarda ilgili tarafın davayı kabulü sonuç doğurmaz. Taraflar arasında bu anlamda gerçek bir çekişmenin varlığı da söz konusu değildir. Davacının, yukarıda belirtildiği gibi kendisini haklı gösterecek vakıaların varlığını ispat ederek, ad veya soyadının uygun biçimde düzeltilmesi dışında ileri sürebileceği herhangi bir hakkı da bulunmamaktadır....

                Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 382. maddesinde ad ve soyadı düzeltilmesi işlerinin çekişmesiz yargı kapsamında bulunduğu; aynı Kanunun 383.maddesinde ise çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesi olduğu düzenlenmekle birlikte, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinde de nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlandığından mahkemece, adın düzeltilmesi istemine ilişkin davanın görevli asliye hukuk mahkemesinde açılması gerektiği dikkate alınarak görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek davanın esastan reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu