WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle kadının diğer sebepler yanında, erkeğin davasının kabulü yönünden de istinaf kanun yoluna başvurmuş olmasına, erkeğin boşanma talebinin terditli olması ve zina nedeniyle boşanma hukuki sebebinin koşullarının bulunması nedeniyle, erkeğin davasının sadece zina sebebiyle kabulü gerektiği halde, "Onur kırıcı davranış" ve "Evlilik birliğinin temelinden sarsılması" yönünden de boşanma kararı verilmesi yerinde olmamakla birlikte; kadının davasındaki boşanma hükmünün kesinleşmiş olması nedeniyle, sonucu itibarıyla doğru olan karara karşı yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün...

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davalının, davacıya fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığının, hakaret ettiğinin, başkalarının yanında davacıyı zor durumda bıraktığının, küçük düşürdüğünün, cinsel birliktelikten kaçındığının ispatlanmış olduğu, davacının boşanmakta haklı olduğunu kanıtlamış olduğu, davalının uyguladığı şiddetin, başkalarının yanında davacıya hakaret edip, küçük düşürmesinin davacı yönünden pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış niteliğinde olduğu, evlilik birliği içerisinde davalının kusurlu kabul edildiği, evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve pek kötü ve onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanmanın koşullarının gerçekleşmiş olduğu, ortak hayatın yeniden kurulması olasılığının mevcut olduğunu gösteren bir delil olmadığı gerekçesi ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 162 nci maddesi uyarınca pek kötü davranış ve 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası uyarınca evlilik...

      Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, davacı-davalı erkeğin eşine birkaç defa fiziksel şiddet uyguladığı ve fiziksel şiddet nedeniyle kadının kulak arkasında yırtılma oluştuğu anlaşılmaktadır. Davacı-davalının eşine yönelik bu eylemleri pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış niteliğinde olup Türk Medeni Kanunu'nun 162. maddesi uyarınca davanın kabulü gerekmektedir. Ne var ki, temyize getirilmeyerek, tarafların kabul edilen TMK 166/1-2 maddesi gereği açılan boşanma davalarındaki boşanma hükmü kesinleştiğinden, kadının TMK 162. maddesi uyarınca açtığı boşanma davasının konusuz hale geldiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, kadının bu boşanma davasının esası hakkında bir karar verilemeyecektir. Ancak, davanın konusuz kalması sebebiyle esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde hakim, davanın açıldığı tarihteki, tarafların haklılık durumuna göre vekalet ücreti ve yargılama giderlerini takdir ve tayin eder (HMK m. 331/1)....

        Davacı-karşı davalı kadın asıl davada zina (TMK m. 161) ve haysiyetsiz hayat sürme (TMK m. 163) sebebi ile, birleşen davada ise pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebi (TMK ml62) ile boşanma talep etmiş, mahkemece kadının özel boşanma sebebine dayalı boşanma taleplerinin reddine karar vermiştir. Mahkeme hükmünün gerekçe bölümünde, zina ve haysiyetsiz hayat sürme sebebine dayalı boşanma taleplerinin koşulları oluşmadığından reddine karar verildiği belirtilmiş ise de koşullara ilişkin bir açıklama yapılmamış, gerekçede tartışılmamış,bu sebeple Yargıtay denetimine elverişli olarak karar gerekçeli olarak açıklanmamıştır. Onur kırıcı davranış sebebine dayalı boşanma talebinin reddine ilişkin ise hiçbir gerekçe oluşturulmamıştır. Mahkemece yukarıda açıklanan yön üzerinde durulmadan gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan, hükmün bozulması gerekmiştir....

          Davacı kadın dava dilekçesinde Türk Medeni Kanununun 166. maddesi uyarınca boşanma talep etmiş, 08.01.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile davasını ıslah ederek öncelikle zina (TMK m.161) ve onur kırıcı davranış (TMK m.162) sebebi ile boşanmaya karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece kadının özel boşanma sebebine dayalı boşanma taleplerinin reddine karar vermiştir. Mahkeme hükmünün gerekçe bölümünde, davacı kadının zinaya dayalı talebinin delil durumu gözetildiğinde yeterli görülmediği gerekçesiyle reddine karar verildiği belirtilmiş ise de onur kırıcı davranış sebebine dayalı boşanma talebinin reddine ilişkin hiçbir gerekçe oluşturulmamıştır. Bu sebeple Yargıtay denetimine elverişli olarak karar gerekçeli olarak açıklanmamıştır. Mahkemece yukarıda açıklanan yön üzerinde durulmadan gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan, hükmün bozulması gerekmiştir....

            Davacı-davalının eşine yönelik bu eylemleri pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış niteliğinde olup Türk Medeni Kanunu' nun 162. maddesi uyarınca davanın kabulü gerekmektedir. Ne var ki, temyize getirilmeyerek, tarafların kabul edilen TMK 166/1-2 maddesi gereği açılan boşanma davalarındaki boşanma hükmü kesinleştiğinden, kadının TMK 162. maddesi uyarınca açtığı boşanma davasının konusuz hale geldiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, kadının TMK 162 mad dayalı bu boşanma davasının esası hakkında bir karar verilemeyecektir. Ancak, davanın konusuz kalması sebebiyle esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde hakim, davanın açıldığı tarihteki, tarafların haklılık durumuna göre vekalet ücreti ve yargılama giderlerini takdir ve tayin eder (HMK m. 331/1). Bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....

              Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Ziynet ve Eşya Alacağı - Mal Rejimi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen nafakalar ve tazminatlar, nafaka verilecekse süresiz verilmemesi gerektiği, kaldırılan vekâlet ücretine yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise erkeğin boşanma davasının kabulü, ... kırıcı davranış nedeniyle açılan davasının reddi, kusur belirlemesi, nafakalar ve tazminatların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre tarafların, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz...

                Davalının davacıya birkaç kez ve son defasında saçından sürükler şekilde şiddet uyguladığı, davacı ile birlikte davacının çocuklarına da şiddet uyguladığı, tanık sıfatıyla dinlenen çocukların şiddet eyleminin içeriğine ilişkin anlatımları da nazara alındığında pek fena veya onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma koşullarının oluştuğu değerlendirilmiştir. Ceza dosyasında alınan, çocuklar ve davacı hakkındaki adli sağlık raporu tarihine göre özel boşanma nedeni için öngörülen altı ay-beş yıllık hak düşürücü sürenin geçmediği görülmüştür. Davalının sayılan eylemleri ile aynı zamanda evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olduğu görülerek davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma davasının da kabulüne karar verilmiştir. Boşanmaya neden olan olaylarda davalı tam kusurlu görülmüştür."...

                Maddesi uyarınca boşanmalarına, davacı kadının hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle açtığı boşanma davasının reddine, davacı kadın yararına aylık 200,00 TL tedbir ve 300,00 TL yoksulluk nafakası ile 20.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Davalı erkek vekili; kadının kabul edilen boşanma davası ve fer'ilerine yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış (TMK md. 162) ile evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine ilişkindir. Davalı erkek vekilinin; kadın yararına hükmedilen manevi tazminata yönelik istinaf talebinin incelenmesinde; Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir (TMK m.174)....

                , bütün bu ndeenlerle hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

                UYAP Entegrasyonu