Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Anonim Şirketi ile davalı ... haklarında açtığı itirazın iptali davasının REDDİNE, 3-Davacının davalılar ... A.Ş., ..., ..., ..., ... A.Ş. haklarında açtığı itirazın iptali davasının KABULÜNE, Ankara Batı İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı takip dosyasında davalı borçlular ... A.Ş., ..., ..., ..., ... A.Ş.'nin itirazının İPTALİ ile Ankara Batı İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı takip dosyasıyla tahsilde tekerrür olmamak şartıyla icra takibinin DEVAMINA, Dava konusu alacak likit alacak (borçlusu tarafından bilinebilir) niteliğinde olduğundan kabul edilen asıl alacağın %20 si oranında 4.649.078,73 TL icra inkar tazminatının davalı borçlular ... A.Ş., ..., ..., ..., ... A.Ş.'nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, 4-a)Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 1.587.892,84TL karar ve ilam harcından peşin alınan 280.746,25TL harcın mahsubu ile bakiye 1.307.146,59TL harcın davalılar ... A.Ş., ..., ..., ..., ... A.Ş.'...

    Davalı, protokol hükümlerine riayet ederek araç üzerindeki borç ve cezaların ödendiğini, davacıya bu borçlardan başka bir miktar para verdiğini, aracın noterlik kanalı ile satıldığını, bu çeşit borçları bulunan bir aracın noterlik kanalı ile zaten satıma konu olamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dava dışı Yaşar Atlı'ya tebliğ edilen idari para cezasının dava konusu borç ile bir ilgisinin bulunmadığı, taraflar arasındaki sözleşmede belirtilen mali borçların ödendiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 21/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davacı, dava dışı hissedarlarla birlikte aralarında haricen düzenlenen 22.8.1988 tarihli sözleşme ile davalıların tapulu taşınmazdaki hisselerini satın aldıklarını, tapuda kati satış ve tapu işlemlerinin yapılması için de kendisine vekaletname verdiklerini, ancak resmi işlemler yapılmadan davalıların 15.5.2006 tarihli azilname ile kendisini vekillikten azlettiklerini ve satış ve devirden imtina ettiklerini ileri sürerek hissesine düşen 10.000.00 YTL tazminatın tahsili isteğinde bulunmuştur. Tapulu taşınmazın satışına ilişkin sözleşme resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersizdir. (MK md.706, BK md 213, Tapu kanunu md 26 ve Noterlik Kanunu md 60) O nedenle geçerli sözleşmelerde olduğu gibi taraflarına hak ve borç doğurmaz. Bu durumda taraflar verdiklerini haksız iktisap kuralları gereğince geri isteyebilirler....

        Öte yandan dosyada mevcut tarafların Noterlik ihtarnamesi ve sair belgelerden davalıca ücret ödeme güçlüğü nedeni ile davacının süresiz ücretsiz izne çıkarıldığı, bunun üzerine davacının fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram genel tatil ücretlerinin ödenmemesi ve süresiz ücretsiz izne çıkarılması nedeni ile davacı tarafından iş aktinin haklı feshedildiğine dair Noterlik ihtarnamesi bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalının davacıyı süresiz ücretsiz izne çıkarması, davalının haksız feshi olup, bunun ardından davacının yaptığı haklı nedene dayandığını belirttiği Noterlik feshinin hukuken neticeye etkisi yoktur. Zira, davalı tarafından iş akti haksız feshedilerek ortadan kaldırıldığı için olmayan bir iş aktinin tekrar feshedilmesi mümkün değildir. Davalının ücretsiz izne çıkarmanın ardından ücretsiz izne çıkarma hakkındaki fikrini değiştirdiği yönündeki işlemlerinin /beyanlarının da neticeye bir etkisi yoktur. Neticeten, iş aktinin davalı tarafından haksız feshedildiği sabittir....

          Sulh Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, Noterlik Kanunundan kaynaklı olup, dosyanın temyizen inceleme görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 19.7.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Noterlik Kanunu’nun 1.maddesinde; noterliğin bir kamu hizmeti olduğu ve noterin, hukukî güvenliği sağlamak ve anlaşmazlıkları önlemek için işlemleri belgelendirdiği belirtilmiştir. Görevi belge ve işlemlere resmîyet kazandırmak olan noterlerin, yaptıkları işlemler dolayısıyla meydana gelecek zararlardan ötürü sorumlu tutulması bir zorunluluktur. Noterlerin yaptıkları hizmet dolayısıyla sorumlulukları, 1512 sayılı Noterlik Kanunu’nun 162. maddesinde hüküm altına alınmış olup; stajyer, katip ve katip adayları tarafından yapılmış olsa bile, noterlerin, bir işin yapılmamasından veya hatalı yahut eksik yapılmasından dolayı zarar görmüş olanlara karşı sorumlu oldukları, noterin, ödediği miktar için, işin yapılmaması, hatalı yahut eksik yapılmasına sebep olan stajyer veya noterlik personeline rücu edebileceği hükme bağlanmıştır. Noterlik Kanunu’nun 162. maddesinde kusurdan söz edilmemiş olup, bu özel bir "kusursuz sorumluluk" türüdür....

              Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir. 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun 162. maddesine göre, ''Noterler bir işin yapılmamasından veya hatalı yahut eksik yapılmasından dolayı zarar görmüş olanlara karşı sorumludurlar''. Bu maddeye göre noterlerin sorumluluğu kusursuz sorumluluktur. Kusursuz sorumlulukta ise, zarar gören kişinin kusurun varlığını ispat etmek zorunluluğu yoktur. Aksine kusursuz sorumlu olan davalının (noterin) olayla zarar arasında uygun illiyet bağının bulunmadığını kanıtlaması gerekir. 1512 Sayılı Noterlik Kanunu’nun 1. maddesi gereğince; noterliğin bir kamu hizmeti niteliğinde bulunduğu, hukukî güvenliği sağlamak ve anlaşmazlıkları önlemek için işlemleri belgelendiren bir kurum olduğu belirtilmiştir. Sorumluluk Hukukunun önemli ögelerinden biri de zarar ile eylem arasında illiyet bağının bulunmasıdır. İlliyet bağının kesildiği durumlarda kusursuz sorumlu olan kişi sorumlu tutulmayacaktır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali istemine ilişkin davada ... 4. Tüketici ile Bağcılar 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı 20/10/2003 günlü dilekçesinde yükleniciden noter senedi ile satın aldığı konutun tapusunun iptali ile adına tescilini talep etmektedir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, ..., Bulgurlu, 1970 ada, 6 parsele davalı ile müşterek malik olduklarını, davalının taşınmazı tek başına kullandığını, kendisinin semerelerden istifade edemediğini, aralarındaki paylaşım anlaşmasına göre davalının 31.05.2007 ve 01.04.2007 tarihinde hisselerini teslim etmesi gerekirken etmediğini, bu nedenle 10.000 USD cezai şartın muaccel olduğunu, tahsili amacıyla ... 1. İcra Müdürlüğü'nde 2008/5767 sayılı dosya ile başlatılan takibe haksız olarak itiraz ettiğini belirterek takibe itirazın iptali ile % 40 inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir....

                  Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir.Davaya dayanak 6.9.1961 tarihli sözleşme usulüne uygun düzenlenmiş geçerli bir satış vaadi sözleşmesidir.Ancak sözleşmede taşınmazın 2450 TL ye satışı kararlaştırlmış olup,bu bedelin 1350 TL si peşin ödenmiş bakiye 1100 TL nin ise 1.6.1962 tarihinde ödeneceği kararlaştırılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu