İDM KARARININ ÖZETİ : İlk Derece Mahkemesince verilen kararda özetle; nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf kusurlu olan diğer taraftan uygun miktarda manevi tazminat isteyebileceğine ilişkin (Medeni Kanun Madde 121) açık hüküm gereğince davacının nişanın bozulmasından dolayı manevi tazminat istemeye hakkı bulunmadığı, somut olayda her ne kadar davacının dava dilekçesinde iddia ettiği hakaretvari sözlerin sübut olduğu ve söz konusu haksız eylemler sonucu davacının tanık beyanları ile de onur ve gururunun kırıldığı anlaşılmış ise de davacının yine aynı delilinde yazılanları kendisinin unuttuğunu, davalının da unutmasını söylemesi af niteliğinde olup, affedenin dava hakkının olmaması ve taraflar arasında karşılıklı hakaretin yaşanması karşısında söz konusu hakaret eylemi nedeni ile davalıdan manevi tazminat talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-davacı asil istinaf dilekçesi ile; davanın reddi gerekirken kabulünün usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı-davalı vekili katılma yoluyla istinaf dilekçesi ile; faiz başlangıç tarihi, vekili istifa ettiği halde asıl davada reddedilen kısım sebebiyle davalı-davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi, manevi tazminatın azlığı ve karşı davadaki vekalet ücreti bakımından istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dairemizce; resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK md. 355) inceleme sonucunda; Asıl ve karşı dava; nişanın bozulması sebebiyle maddi (TMK 120 ) ve manevi tazminat (TMK 121) ile nişan hediyelerinin geri verilmesi (TMK 122) isteklerine ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/05/2021 NUMARASI : 2020/121 ESAS 2021/283 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Nişanın Bozulması Nedeniyle Tazminat Ve Hediyelerin Geri Verilmesi) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi; Davacı erkek dava dilekçesinde özetle; oğlu Mehmet Süslü ile davalı kadının 21.12.2019 tarihinde nişanlandıklarını, sonrasında nişanın bozulduğunu, nişanın bozulmasından sonra Akşehir'e giderek ziynetleri istediği halde iade etmediğini tüm bu nedenlerle ziynetlerin aynen iadesini, olmadığı takdirde 5500 TL'nin davalıdan alınmasını talep etmiştir....
Tüm bu bilgiler ışığında somut olay irdelendiğinde; davacının, nişanın bozulması nedeniyle, nişanda hediye ettiği altınların iadesini talep etttiği, davalı tarafın, takılan altınların sahte olduğunu savunduğu görülmüştür. Bu bağlamda; nişanda takılan altınların sahte olduğunu, bunu iddia eden davalı taraf ispatla yükümlüdür. Hal böyle olunca mahkemece, yukarıda açıklanan hukuki ve maddi olgular dikkate alınarak inceleme yapılması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu ispat yükü ters çevrilerek, yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus hükmün bozulması gerekmiştir....
ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 24/04/2014 NUMARASI : 2012/725-2014/117 Davacı taraf, davalı ile nişanlandıklarını, davacının yaşının küçük olması nedeniyle evlenmeye izin davası açıldığını, açılan davada alınan raporda evlenmeye hazır olmadığının tespit edildiğini, taraflar arasında düğün hazırlıkları başlamış olduğundan resmi nikahsız olarak düğün yapılarak yaşamaya başladıklarını belirterek nişanın bozulması nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Tarafların gayri resmi birlikte yaşadıkları anlaşıldığından uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 4.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 06.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 1000 TL maddi, 30000 TL manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, düğüne 2 gün kala ortadan kaybolan, daha sonra yapılan araştırma ile evli olduğu öğrenildiği iddia edilen davalıdan, nişanın kusuruyla bozulması nedeniyle 1.000 TL maddi 30.000 TL manevi tazminat talep edilmiştir. Davalı vekili, davacı tarafın tanıştıklarından beri davalının evli olduğunu bildiğini, evli birisinin yaptığı nişanın geçersiz olacağını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm nişanın bozulmasından dolayı verilen hediyelerin iadesi ve karşı dava olarak çeyiz eşyalarının iadesine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 01.04.2013 (Pzt.) ....
karşı tutum ve davranışının değiştiğini, bedelli askerlik görevi biter bitmez de bir başkası ile evlendiğini beyan ederek 15,000 TL askerlik bedeli, davalı ile aralarındaki ilişki gereği ve evliliğin gerçekleşeceğine inanarak harcamalar yaptığından şimdilik 7.000 TL maddi tazminat ile davalının başka biri ile evlenerek ağır hayal kırıklığına uğramasına, psikolojisinin bozulmasına, insanlara ve evliliğe olan güveninin sarsılmasına ve çevresinde küçük düşmesine sebebiyet vermesi nedeniyle 25.000 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 47.000 TL'nin ihtarname tarihi olan 05.12.2012 tarihinden itibaren uygulanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı; davacının bütün iddialarının gerçek dışı olduğunu, davacı ile olan arkadaşlığını 2011 yılında bitirdiğini ve 2012 Temmuz ayında evlendiğini, ancak arkadaşlığının bitmesini istemeyen ve kabullenemeyen davacının tek taraflı görüşme girişimi yollarına başvurduğunu, insanların nişan yapması...
-TL manevi ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 15.000,00.-TL maddi tazminat olmak üzere toplamda 40.000,00.-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde nişanın bozulmasına ilişkin hiç bir kusura değinilmediğini, hediyelerin verilme anının belirtilmediğini, talep edilen alacaklar yönünden eksik harcın tamamlattırılması gerektiğini, tarafların davacının ortağı ve yetkilisi olduğu şirkette işe başlaması sonucu tanıştıklarını,tarafların 2020 yılı eylül ayında nişanlandıklarını, nişanlılık dönemi içerisinde davacının evlilik birliği için herhangi bir adım atmaması üzerine nişanın sonlandırıldığını, davacının müvekkili 3 yıla kadar yakın tanıması ve 1 yıl nişanlı olmalarına rağmen evlilik yolunda somut hiç bir adım atmadığını, davacının sürekli oyalaması nedeniyle müvekkilin nişanı sona erdirdiğini, müvekkilin nişanlılık öncesi ve nişanlılık döneminde davacıya 19.000 TL para gönderdiğini, nişanın bozulması nedeniyle kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafından manevi tazminat talep edebileceğini, söz konusu olayda nişanın tek taraflı bozulmasıyla üzülmüş olan nişanlının manevi tazminat...