Nişanın bozulmasının, taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratması ve menfaatleri haleldar etmesi doğaldır. Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz.Bir kere nişanlandıktan sonra tazminat ödeme tehdidi altında bulunmak suretiyle evlenmeyi taraflar için zorunlu hale getirebilecek şekilde manevi tazminata hükmedilemez. Ancak nişanın bozulması nedeni ile fahiş bir zarar doğmuş ve bu nedenle kişilik hakları da saldırıya uğramış ise bu durumun ispatı halinde manevi tazminata hükmedilebilir. Temyize konu uyuşmazlık konusunda; davalının sebep göstermeden nişanı bozduğu anlaşılmaktadır. Bu hali ile davalının, davacının kişilik haklarına saldırırarak doğal üzüntüyü aşan şekilde manevi zarara (objektif zarar) yol açtığından söz edilemez....
TL.lık olağan dışı nişan hediyelerinin aynen iadesine-olmadığı takdirde bedelinin nişanın bozulmasından itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini"talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nişanın haksız bozulması nedeniyle, takıların aynen iadesi, bu mümkün olmadığında bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Karşılık davada ise; 15.000 TL.manevi tazminat talep edilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, karşı davanın ise reddine karar verilmiştir. Hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı-k.davacı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden Davalı-K.Davacı Vek.Av.... geldi. Aleyhine temyiz olunan Davacı-K.Davalı Vek.Av.... geldi. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00’e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü....
Ancak; 1-Sanığın aşamalarda suçlamayı kabul etmemesi, olaya ilişkin görgü tanığının bulunmaması ve olayda kullanıldığı iddia olunan bıçağında ele geçmemesi karşısında; müştekilerinin beyanlarının ne suretle sanık savunmasına üstün tutulduğu açıklanıp tartışılmadan yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Kabule göre de; dosya kapsamından olayların sanığın kız kardeşinin nişanın bozulması ve alınan hediyelerin geri verilmesi konusunda başladığının anlaşılması karşısında, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak sonucuna göre sanık hakkında TCK'nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, Kanuna aykırı ve sanık ...'ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, nişanın bozulması nedeniyle davalıya verilen hediyelerin geri alınması istemidir. Türk Medeni Yasasının 122. maddesinde "Nişanlılık, evlenme dışındaki bir sebeple sona ererse, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babasına ya da onlar gibi davrananların, diğer nişanlıya ... oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler, verenler tarafından geri istenebilir" hükmü yer almaktadır. 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Yasasının 4. maddesine göre, Türk Medeni Yasasının 3. kısmı hariç olarak üzere 2. kitabında yer alan işlere ilişkin davaların Aile Mahkemesi görevi kapsamında bulunduğu yasa hükmü karşısında Türk Medeni Yasasının 2. kitabında yer alan uyuşmazlığın Aile Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Beraat Dolandırıcılık suçundan sanığın beraatına ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanığın kızı ile katılanın oğlunun evlenmek için yaptıkları nişanda katılan tarafından sanığın kızına altın takıldığı, daha sonra aralarında çıkan problemler nedeni ile nişanın bozulması üzerine sanık tarafından nişanda takılan altınlar bir bez içerisinde katılana verildiği, katılanın da bir müddet sonra bu altınları bozdurmak için kuyumcuya gittiğinde sahte olduğunu öğrendiği, sanığın bu surette dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan somut olayda, sanığın tüm aşamalarda suçlamaları kabul etmediğine yönelik istikrarlı savunması ve katılanın soyut beyanı dışında başka bir delil elde edilememesi karşısında, sanığın cezalandırılabilmesi için her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediğinden verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik...
e devrettiğini, bilahare nişanın bozulması ve o dönemde cezaevinde bulunması nedeniyle taşınmazın ...tarafından kardeşi ve aynı zamanda vasisi olan davalıya devredildiğini, tescilin gerçeği yansıtmadığını ileri sürerek, tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemiştir. Davalı, taşınmazı bedelini ödeyerek davacıdan satın aldığını ve 16.11.2012 tarihinde de dava dışı kişiye satış suretiyle temlik ettiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, taşınmazın dava tarihinden önce üçüncü kişiye devredildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ...’ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacının temyiz itirazı yerinde değildir....
nedeniyle, nişanda takıldığı iddia olunan ziynetlerin davalı-karşı davacı taraftan aynen, bunun mümkün olmaması halinde nakden tahsili ile nişan bozulması nedeniyle manevi tazminat istemine, karşı dava ise; nişan bozulması nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir....
nedenle müvekkilin bu şekilde seninle uğraşamam dediğini ve nişanı bozmak mecburiyetinde kaldığını, davalının ilişkiyi bitirmek için kötü niyetli davranışlarının nişanın bozulmasına sebebiyet verdiğini, nişanın bozulması sonrası müvekkil takıları istediğinde takıların kendi hakkı olduğunu öyle bir dünya yok diye karşılık verdiğini, müvekkil tarafından nişan hediyeleri olarak 12 gram 4 adet bilezik ile 10 gram 1 adet bilezik ve 1 adet tektaş yüzük takıldığını, davanın kabulü ile belirtilen hediyelerin iadesine, iadesi mümkün olmadığı takdirde bedeli olan 20.118,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkile ödenmesine, müvekkilin nişan nedeniyle kiralık cafeye 1.500 TL, pasta 1.000 TL, kuaför 200 TL münferit elden verilen paralar 10.000 TL, kıyafet 5.000 TL olmak üzere toplam 17.700 TL maddi zararı olduğunu, müvekkilin açıklanan maddi zararları nedeniyle 17.700 TL maddi tazminat ve müvekkilin manevi yönden büyük bir yıkıma uğraması nedeniyle...
GEREKÇE: Asıl dava; nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Birleşen Milas 3. Asliye (Aile) Mahkemesinin 2016/417 Esas sayılı dosyasındaki dava; nişan sebebi ile yapılan masraflara ilişkin maddi tazminat istemine ilişkindir. Birleşen Milas 1. Asliye (Aile) Mahkemesinin 2016/376 Esas sayılı dosyasındaki dava; ziynet eşyasının iadesi istemine ilişkindir. HMK'nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir....