Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kâğıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada, davalı tarafından nişanın haksız bozulması nedeniyle nişan için yapılan harcamalar ve alınan hediyeler karşılığı 6.000 TL ile davalıya borç olarak gönderilen 15.495 TL olmak üzere toplam 21.495 TL maddi tazminat ile bu nedenle duyulan üzüntü karşılığında 15.000 TL manevi tazminatın tahsili talep ve dava edilmiştir....
Ancak, nişanın haksız bozulması nedeniyle maddi tazminatın talep edilebilmesi için, nişan tarihinden sonraki olaylardan kaynaklanan bir zarar bulunmalıdır. Mahkemece de belirtildiği gibi, karşı davacının tazminat istemine dayanak gösterilen olay (gitmekte olduğu meslek edinme kursunu bırakması) nişan tarihinden öncesine ait bulunmaktadır. Mahkemece tanık beyanına dayanılarak, davacının kendi isteğiyle nişan öncesinde bırakmış olduğu kursla nişanın yapılmasını ilişkilendirerek, maddi tazminata hükmedilmiş olması doğru görülmemiştir.Öte yandan, manevi tazminata hükmedilebilmesi için, nişanın haksız bozulmasının yanında, davacının kişilik haklarının da ihlal edilmiş olması gerekir....
Davalı - davacı T3 ve davalı T4 vekili süresinde sunduğu 20/03/2019 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde; davacı tarafça takılmayan ziynetlerin iadesinin talep edilmesinin hakkaniyete ve hukuka aykırı olduğunu, bu nedenle ilk derece mahkemesince ziynetlerin iadesine dair verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalı T4 hakkında asıl davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesine rağmen davalı T4 lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Asıl dava; nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin iadesi, nişanın bozulması sebebiyle maddi (TMK madde 120) ve manevi tazminat (TMK madde 121) istemlerine, birleşen dava; nişanın bozulması sebebiyle manevi tazminat (TMK madde 121) istemine ilişkindir....
Bir nişanın bozulmasının, taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratması ve menfaatleri haleldar etmesi doğaldır. Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Ne var ki, davacı nişanın bozulması nedeniyle, fahiş bir zarara uğramış ve bu nedenle kişilik hakları da saldırıya uğramış ise bu durumun ispatı halinde manevi tazminata hükmedilebilir. Somut olayda, davacının nişanın bozulması nedeniyle fahiş bir zarara uğradığını ispatlayamadığı nazara alınarak tazminat isteminin reddi gerekirken davanın kısmen kabulü kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan bozmayı gerektirmiştir. 2-) Nişanın bozulmasından doğan maddi ve manevi tazminat davasında (karşı davada) davalı (karşı davacı) lehine 600 TL değerindeki nişan yüzüğü bedelide dahil toplamda 3500 TL'nin davacıya iadesine karar verilmiştir....
; taraflar arasındaki nişanın 2016 yılının Mayıs ayında bozulduğu ancak hangi tarafın kusurlu davranışı nedeniyle bozulduğuna dair dosya kapsamında bir ispatın bulunmadığı, davacı tarafça maddi tazminat kapsamında talep edilen bir takım eşyaların mutat dışı olmadığı, mutat dışı olanların da davalı kadının kusurlu davranışı nedeniyle nişanın bozulduğunun ispat edilememesi nedeniyle iadesine karar verilemeyeceği, talep edilen takılar bakımından ise taraflar arasındaki nişan törenine ait CD ya da fotoğrafın bulunmadığı, ibraz edilen faturaların 2016 yılının Ağustos ayına ait olduğu, taraflar arasındaki nişanın bozulmasından sonraya ait oldukları, davacı tarafça takılan altınların varlığının ispat edilemediği, yine nişanın bozulması nedeniyle üzüntü duyulmuş olmasının davacı erkek lehine manevi tazminatı gerektirmeyeceği, davalı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde bir davranışının davacı tarafça ispatlanamadığı, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya ve hakkaniyet...
Nişanın bozulması nedeniyle mutad dışı hediyelerin geri alınmasına ilişkin davalarda kusur aranmaz. Nişanın bozulması halinde alışılmışın dışındaki hediyeler aynen, mevcut değilse mislen geri verilir veya karşılığı sebepsiz zenginleşme kurallarına göre, geri istenir. Hediyelerin verildiği ve iade edilmediği hususu her türlü delil ile ispat edilebilir ./.. Alışılmış (mutad) hediyelerden kasıt; giymekle, kullanmakla eskiyen ve tüketilen eşyalardır. Kural olarak giymekle, kullanılmakla eskiyen ve tüketilen (elbise, ayakkabı vs. gibi) eşyaların iadesine karar verilemez. Bu itibarla, davacı kız için alınan gelinlik ve nişan giysisinin iadesi ve düğün davetlilerinin taşınması gideri yönünden verilen kabul kararında bir isabet bulunmamaktadır....
nun 121.maddesine göre “Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir”.Bir nişanın bozulmasının, taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratması ve menfaatleri haleldar etmesi doğaldır. Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Ne var ki, davacı nişanın bozulması nedeniyle, fahiş bir zarara uğramış ve bu nedenle kişilik hakları da saldırıya uğramış ise bu durumun ispatı halinde manevi tazminata hükmedilebilir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/04/2021 NUMARASI : 2020/382 ESAS-2021/202 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Nişanın Bozulması Nedeniyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı erkek, dava dilekçesinde özetle; nişanın bozulması nedeniyle 25.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince; dava dilekçesinin HMK'nın 114/1- c ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle görev yönünden usulden reddine, görevli mahkemenin Antalya Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna hükmedilmiştir. Davacı erkek; görevsizlik kararına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK'nun m. 33)....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. 4721 sayılı TMK. nun 121.maddesine göre, nişanın bozulması yönünden, kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. Anılan maddeye göre, nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için, istemde bulunan nişanlının kişilik değerlerinin ağır bir şekilde ihlal edilmiş olması gerekir. Bir nişanın bozulmasının, taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratması ve menfaatleri haleldar etmesi doğaldır. Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali, manevi tazminata esas alınamaz. Bu nedenle, davacı tarafın manevi tazminat isteminin reddi gerekir....
Mahkemece, 4721 sayılı TMK’nun 120.maddesine dayalı nişanın bozulması nedeniyle maddi tazminat ve aynı yasanın 121.maddesine dayalı nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminat istemleri ile açılan davada; ne 6100 sayılı HMK’da ne de 4721 sayılı TMK’da düzenlenmiş özel yetkili mahkeme bulunmadığı, bu nedenle genel yetkili mahkeme olan davalının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğundan bahisle dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık; davalı tarafından nişanın haksız bozulması nedeniyle, evlilik olacağı inancı ile yapılan harcamalar karşılığı 10.000 TL maddi ve bu nedenle duyulan üzüntü karşılığında da 20.000 TL manevi tazminat istemlerine ilişkindir. 4721 sayılı TMK. nun 121.maddesine göre, nişanın bozulması yönünden kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir....