Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nişanın davalı tarafından haksız yere bozulması nedeniyle 5.000.00 TL maddi, 5.000.00 TL manevi tazminatın tahsili ile edinme amacıyla karşı tarafa verilen hediyelerin aynen veya bedeli 18.902.00 TL'nin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Karşılık dava dilekçesinde ise; nişanın davacı ( karşı davalı ) tarafından haksız yere bozulduğu için 10.000.00 TL manevi tazminatın tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın nişan hediyelerinin iadesi istemi yönünden kısmen kabulüne; maddi manevi tazminatın reddine ve karşılık davanın kısmen kabulü ile 5.000.00 TL manevi tazminatın davacıdan ( karşılık davalıdan ) tahsili cihetine gidilmiş, hüküm davacı ( karşılık davalı ) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü....

    Bu bağlamda; dava konusu nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin iadesi, masraflara ilişkin maddi ve manevi tazminat taleplerinin de Aile Mahkemesinde bakılması gerekir. Bu nedenle mahkemece; dava dilekçesinin görev yönünden reddi gerekirken yazılı şekilde esas hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile H.U.M.K. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve şimdilik diğer yönlerin incelenmesine mahal olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.03.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, tanık beyanları, yaptırılan zabıta araştırmaları, bilirkişi raporu ve dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Dava; davacı erkek tarafından açılmış Nişan hediyesi olarak verilen ziynet eşyalarının nişanın bozulması nedeniyle iadesi talebidir. TMK.nun 122.maddesine göre "Nişanlılık evlenme dışındaki bir sebeple sona ererse, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların, diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler verenler tarafından geri istenebilir." Hediyelerin verildiği ve iade edilmediği hususu her türlü delille ispat edilebilir. Yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre nişan yüzüğü dışında kalan tüm altın ve ziynet eşyaları mutad hediye kapsamında olmayıp iadesi gereken hediyeler olarak değerlendirilmektedir. Hediyelerin aynen veya mislen iadesi mümkün değilse sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanır....

      Mahkemece; taraf ve tanık beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya münderacatına göre; TMK'nın 122. maddesine göre, nişanın bozulması sebebiyle hediyelerin geri alınması istemine dair davada kusur aranmayacağı,mutat dışı hediyelerin ise aynen iade edileceğini,aynen iadesi mümkün değil ise karşılığı olan bedelin sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri verileceği; yerleşik yargıtay uygulamalarına göre de altın ve ziynet eşyası mutad hediye kapsamında olmayıp iadesi gereken hediyeler olarak değerlendirilmekte olduğunu, davaya konu nişan hediyesi olan bilezik ve takılar niteliği itibariyle mutad olmayıp iadesi gerektiği gerekçesi ile davanın kabulü ile 28.588,50 TL’ nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte, davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi hükmü uyarınca; Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Asıl davada nişan hediyelerinin aynen, mümkün olmaması halinde ise bedelinin iadesi; birleşen davada ise nişanın bozulması nedeniyle ... 15.000 TL manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davanın ise reddine karar verilmiş, hüküm davalı- (birleşen dosyada davacı) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Asıl davada, nişan hediyelerinin aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde ise bedeli olan 15.000 TL nin tahsili; birleşen davada ise nişanın haksız bozulması nedeniyle 15.000 TL manevi tazminatın faizi ile tahsili talep edilmiştir....

          Davalı, aralık ayının 19 ve 20'sinin düğün günü olarak kararlaştırıldığını, düğüne az bir süre kala davacı tarafça nişanın bozulduğunu, nişanda gelen hediyelerden bir kısmı olan 2 yarım ve 16 çeyrek altının bozdurularak bir bilezik yaptırıldığını, kalan kısmının davacı tarafından alıkonulduğunu, nişanı bozma sebebi olarak davacının istemediğinin söylendiğini, sonradan davacının başkası ile nişanlandığını, davacı nişanı kendisi bozduğundan ve zararını ispat edemediğinden asıl davanın reddi ile karşı davası ile; nişanın davacının kusuru nedeniyle bozulmuş olması ve nişanın bozulması sebebiyle yaşadığı psikolojik çöküntü, duyduğu elem ve ızdırap neticesinde 15.000 TL manevi tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

            Ancak; 1-Sanığın aşamalarda suçlamayı kabul etmemesi, olaya ilişkin görgü tanığının bulunmaması ve olayda kullanıldığı iddia olunan bıçağında ele geçmemesi karşısında; müştekilerinin beyanlarının ne suretle sanık savunmasına üstün tutulduğu açıklanıp tartışılmadan yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Kabule göre de; dosya kapsamından olayların sanığın kız kardeşinin nişanın bozulması ve alınan hediyelerin geri verilmesi konusunda başladığının anlaşılması karşısında, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak sonucuna göre sanık hakkında TCK'nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, Kanuna aykırı ve sanık ...'ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Mahkemece, uyuşmazlığın TMK'nın 121. maddesine dayalı nişanın bozulması nedenine dayalı olduğu belirtilerek, davanın esası hakkında karar verilmiştir. Somut olayda; davacı dava dilekçesinde nişanın bozulması nedeniyle davalı ...'e verilen hediyelerin iadesi ile kişilik haklarının zedelendiğinden bahisle manevi tazminat isteminde bulunmuş ise de; tarafların nişandan önce ve sonra gayri resmi şekilde bir araya geldikleri anlaşılmakla taraflar arasındaki ilişkinin aile hukuku prensiplerine göre değil, borçlar hukuku kurallarına, özellikle de haksız eyleme ilişkin hükümlere göre değerlendirilmesi gerekmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 03.06.2009 tarih, 2009/3-174 E., 2009/235 K. sayılı ilamında; "…davacı ile davalı nişanlandıktan sonra düğün yaparak gayri resmi şekilde bir araya gelmişler ve uzun süre birlikte yaşamışlardır. Bu durumda nişandan ve yasal olarak korunması gereken bir birliktelikten söz edilmesi mümkün değildir....

                Asıl dava, nişanın bozulması nedeni ile TMK 122 maddesi uyarınca mutad dışı hediyelerin bedellerinin tahsiline ilişkin olarak başlatılan takibe itirazın iptali istemine, karşı dava ise nişanın bozulması sebebine dayalı maddi ve manevi tazminata ilişkindir....

                HUKUK DAİRESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin iadesi (asıl dava) ve tazminat (karşı dava) davalarında asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın maddi tazminat isteminin kabulüne, manevi tazminat isteminin reddine dair verilen hüküm hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; davalı/karşı davacı vekilinin karşı davaya ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı/karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 6763 sayılı yasa ile 6100 sayılı HMK'na eklenen geçici 1. madde uyarınca, aynı Kanunun 362. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01/01/2020 tarihinden itibaren 72,070 TL'ye çıkartılmıştır. İstinaf incelemesi sonucunda verilen hüküm, karar tarihi itibariyle kesin niteliktedir....

                  UYAP Entegrasyonu