Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak nişanın bozulması nedeni ile fahiş bir zarar doğmuş ve bu nedenle kişilik hakları da saldırıya uğramış ise bu durumun ispatı halinde manevi tazminata hükmedilebilir. Yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya dönüldüğünde; nişanın davalı tarafından sebepsiz yere mesaj atarak bozulduğu, davacı ...'nın kusursuz olup çektiği üzüntü göz önüne alınarak davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, yukarıda anılan yasal düzenlemeler ve açıklamalar ile olayın özellikleri bir arada değerlendirildiğinde, davalının mesaj atarak nişanı bozması, davacının kişilik haklarına saldırı teşkil etmez. Buna göre, davacının manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde manevi tazminat isteminin kısmen kabülüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/05/2021 NUMARASI : 2020/121 ESAS 2021/283 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Nişanın Bozulması Nedeniyle Tazminat Ve Hediyelerin Geri Verilmesi) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi; Davacı erkek dava dilekçesinde özetle; oğlu Mehmet Süslü ile davalı kadının 21.12.2019 tarihinde nişanlandıklarını, sonrasında nişanın bozulduğunu, nişanın bozulmasından sonra Akşehir'e giderek ziynetleri istediği halde iade etmediğini tüm bu nedenlerle ziynetlerin aynen iadesini, olmadığı takdirde 5500 TL'nin davalıdan alınmasını talep etmiştir....

    Mahkemece, davalı tarafın dinlenen tanıklarının nişanın bozulmasından sonra davalı ve annesi tarafından davacının annesine bileziklerin iade edildiğini belirtmeleri ve aksine kanıt bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, nişanda takılan ziynet eşyalarının iade edilmesi talebine ilişkindir. TMK'nın 122.maddesine göre, nişanlılık evlenme dışında bir nedenden dolayı sona ererse, nişanlıların birbirlerine vermiş oldukları, alışılmışın dışındaki hediyeler geri istenebilir. Nişanın bozulması nedeniyle mutad dışı hediyelerin geri alınmasına ilişkin davalarda kusur aranmaz. Nişanın bozulması halinde alışılmışın dışındaki hediyeler aynen, mevcut değilse mislen geri verilir veya karşılığı sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri istenir. Hediyelerin verildiği ve iade edilmediği hususu her türlü delil ile ispat edilebilir....

      Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Asıl ve birleşen davada, nişan için verilen hediyelerin aynen olmadığı takdirde bedelinin iadesi ile nişan töreni için yapılan giderler için 500 TL maddi tazminatın ve nişanın haksız olarak bozulması nedeniyle 5.000 TL manevi tazminatın faizi ile birlikte tahsili talep edilmiş, 20.02.2012 tarihli dilekçe ile de nişan hediyelerinin bedelinin iadesi ve maddi tazminat talepleri ıslah edilerek artırılmıştır.Mahkemece; asıl ve birleşen davalardaki nişan hediyelerinin aynen iadesi talebinin kısmen kabulüne, maddi ve manevi tazminat taleplerinin ise reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Bilindiği üzere; manevi tazminat, haksız bir eylemin...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nişanın davalı tarafından haksız yere bozulması nedeniyle 5.000.00 TL maddi, 5.000.00 TL manevi tazminatın tahsili ile edinme amacıyla karşı tarafa verilen hediyelerin aynen veya bedeli 18.902.00 TL'nin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Karşılık dava dilekçesinde ise; nişanın davacı ( karşı davalı ) tarafından haksız yere bozulduğu için 10.000.00 TL manevi tazminatın tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın nişan hediyelerinin iadesi istemi yönünden kısmen kabulüne; maddi manevi tazminatın reddine ve karşılık davanın kısmen kabulü ile 5.000.00 TL manevi tazminatın davacıdan ( karşılık davalıdan ) tahsili cihetine gidilmiş, hüküm davacı ( karşılık davalı ) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nişanın bozulması nedeniyle tazminat ve hediyelerin geri verilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı dava yönünden karar kesinleşmiş olduğundan yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına ilişkin hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı/karşı davalı vekili, hükmü tebliğden sonraki onbeş gün içinde temyiz etmeyip, karşı tarafın temyiz dilekçesine verdiği cevapla birlikte (katılma yoluyla) temyiz etmiştir. Ancak; katılma yoluyla temyiz hakkı, asıl temyiz talebine sıkı sıkıya bağlı bir hak olup, diğer tarafın asıl temyiz dilekçesinin normal temyiz süresi içerisinde ve kendisi yönünden temyizi kabil bir karara karşı verilmiş olması koşulu ile sınırlandırılmıştır....

            (YHGK 11.4.2007, E. 2007/12-179, K. 2007/198), (YHGK 19.1.1974; YHGK 1.5.1991) Somut olayda; davacı(kadın) dava konusu edilen ziynet eşyalarının ve kişisel eşyalarının davalıda kaldığını ileri sürerek iadesini talep etmiş; mahkemece, dava TMK'nın 122.maddesine göre nişanın bozulması sebebiyle hediyelerin geri alınması istemi olarak nitelendirilmiştir. Eldeki davada talep edilen, dava dilekçesinin içeriğine göre, ziynet ve kişisel eşyanın iadesi istemine ilişkin dava mahiyetindedir. Mahkemece dava türünün yanlış nitelendirmesi talebin esasını değiştirmez. O halde, mahkemece; davanın ziynet ve kişisel eşya alacağı olarak nitelendirilmesi gerekirken, nişanın bozulması sebebiyle hediyelerin geri alınması olarak nitelendirilmesi ve yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması doğru görülmemiştir. O halde, mahkeme, taraflarca ileri sürülen delilleri toplayıp, yukarıdaki madde hükümleri de gözetilerek tümünü birlikte değerlendirerek bir sonuca varmalıdır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Asıl davada nişan hediyelerinin aynen, mümkün olmaması halinde ise bedelinin iadesi; birleşen davada ise nişanın bozulması nedeniyle ... 15.000 TL manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davanın ise reddine karar verilmiş, hüküm davalı- (birleşen dosyada davacı) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Asıl davada, nişan hediyelerinin aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde ise bedeli olan 15.000 TL nin tahsili; birleşen davada ise nişanın haksız bozulması nedeniyle 15.000 TL manevi tazminatın faizi ile tahsili talep edilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin iadesi mümkün olmadığında bedeli olan 5.096 TL'nin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir.Karşılık davada ise; 5.000 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminat istenilmiştir. Mahkemece asıl davanın reddine; karşılık davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

                  Ancak; 1-Sanığın aşamalarda suçlamayı kabul etmemesi, olaya ilişkin görgü tanığının bulunmaması ve olayda kullanıldığı iddia olunan bıçağında ele geçmemesi karşısında; müştekilerinin beyanlarının ne suretle sanık savunmasına üstün tutulduğu açıklanıp tartışılmadan yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Kabule göre de; dosya kapsamından olayların sanığın kız kardeşinin nişanın bozulması ve alınan hediyelerin geri verilmesi konusunda başladığının anlaşılması karşısında, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak sonucuna göre sanık hakkında TCK'nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, Kanuna aykırı ve sanık ...'ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu