Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel eşyanın iadesi Dava, nişan hediyelerinin iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında bulunduğundan, dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 27.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Uyuşmazlık, nişan bozulmasından dolayı nişanda takılan ziynet ve eşyaların iadesine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 18.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Ancak, nişanın haksız bozulması nedeniyle maddi tazminatın talep edilebilmesi için, nişan tarihinden sonraki olaylardan kaynaklanan bir zarar bulunmalıdır. Mahkemece de belirtildiği gibi, karşı davacının tazminat istemine dayanak gösterilen olay (gitmekte olduğu meslek edinme kursunu bırakması) nişan tarihinden öncesine ait bulunmaktadır. Mahkemece tanık beyanına dayanılarak, davacının kendi isteğiyle nişan öncesinde bırakmış olduğu kursla nişanın yapılmasını ilişkilendirerek, maddi tazminata hükmedilmiş olması doğru görülmemiştir.Öte yandan, manevi tazminata hükmedilebilmesi için, nişanın haksız bozulmasının yanında, davacının kişilik haklarının da ihlal edilmiş olması gerekir....

        GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dosyanın incelenmesinde; davacı asilin dava dilekçesinde özetle; nişanın haksız bozulması nedeni ile davalıya nişan hediyesi olarak taktığı iki adet burma bilezik, bir adet alyans yüzük, bir adet söz yüzüğü ve bir çift küpenin kendisine aynen iadesine, mümkün olmadığı taktirde 10.000 TL'nin nişan tarihi olan 01/06/2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsil edilerek kendisine ödenmesine karar verilmesini dava ve talep ettiği,mahkemece yapılan yargılama sonucunda;Mersin 9.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 18/12/2020 tarih 2019/422 Esas 2020/214 K. sayılı kararı ile özetle; somut olayda; davacının 01/06/2017 tarihinde yapılan merasim sırasında evli olması nedeniyle bu merasimin nişan merasimi niteliğinde sayılamayacağı, davacının davalıya verdiği ziynet eşyalarının hediye olarak kabulü gerektiği, hediye eşyanın iadesinin istenemeyeceği ve bağıştan dönme koşullarının da bulunmadığı, her ne kadar davalı vekili davacının taktığı ziynet eşyalarının bağış niteliğinde...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın görev yönünden usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili; müvekkili ile davalının ailelerinin hemşehrilik ilişkilerinin bulunduğunu, tarafların nişanlanmaya karar verdiklerini ve 20.08.2010 tarihinde nişan merasiminin yapıldığını, tarafların evlilik sonrası Amerika'da yaşayacak olmaları ve resmi nikahın Amerika'da gerçekleşeceğinden, böylece davacı için daha kolay vize alabileceklerinden bahisle resmi nikah olmaksızın 16.07.2011'de düğün merasimi yapıldığını, nişan ve düğün merasimi sırasında takılan altın ve diğer ziynetlerin davalı ...'...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nişan bozulması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; HUMK'nun 438.maddesindeki koşullar oluşmadığından duruşma talebinin reddine karar verilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dilekçesinde, davalı ile nişanlı olduklarını, ancak nişanın bozulduğunu, nişan hediyesi olarak davalıya 1 adet bilezik, 1 adet 22 ayar yüzük, 2 adet alyans ve 1 adet küpe taktıklarını beyan ederek nişanın bozulması nedeni ile bu ziynetlerin aynen, olmadığı takdirde, bedelleri olan şimdilik 5.000 TL.nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            ın düzenlediği nişan töreni sırasında, çıkan kavga sırasında sanıkların müştekinin nişan nedeniyle kiraladığı sandalyeleri kırarak mala zarar verme suçunu işledikleri anlaşıldığından, mahkumiyetlerine dair kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıkların yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 25.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nişan hediyelerinin aynen iadesi olmazsa bedeli olan 3.050 TL'nin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü....

                Ancak, davacı tarafından evlenmenin yapılacağı inancıyla dürüstlük kuralları ile, nişan ve düğün hazırlığı çerçevesinde iyi niyetle yapılan, fatura ile ispat edilen ve davalı tarafın itirazı etmediği mefruşat ve hediyelik olarak alınan ve iade edilmeyen bir kısım nişan hediyesi bedeli 365,00 TL ile salon kirası 1.200,00 TL, fotoğraf bedeli 300,00TL, davetiye gideri 826,00 TL gibi masrafların da maddi tazminata dahil olduğu, bu nedenle taraf tanıklarının beyanlarına göre davalı tarafın 5.000,00 TL tazminat ödemeyi kabul ettiği gözetilmeden 3.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesi doğru değilse de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 2. fıkrasından “3.000,00.” rakamları çıkartılarak yerine “5.691,00” rakamlarının ilave edilmesi suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 367.20 TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, 17.06.2010 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

                  Ancak; 1-Sanığın aşamalarda, müştekinin eski nişanlısı olduğunu, 15 bin TL değerinde nişan hediyesi aldığını, müştekinin başkasına kaçarak kendisini terk ettiğini, olay günü de nişan hediyelerini geri istediğini, ancak müştekinin vermek istemediğini söylemesi üzerine, kandırıldığını anlayınca sinirlendiğini av tüfeğiyle 3 el havaya ateş ettiğini savunması karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek sonucuna göre TCK’nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, 2-Sanığa yükletilen silahlı tehdit suçundan temel ceza alt sınırdan belirlenmesine karşın, erteleme nedeniyle TCK'nın 51/3. maddesi gereğince, denetim süresinin gerekçe gösterilmeksizin 2 yıl olarak uygulanması, 3-Anayasa Mahkemesi'nin karar tarihinden sonra 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı TCK'nin 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının gözetilmesinde...

                    UYAP Entegrasyonu