talebinin reddine, davalı karşı davacının çalışıyor olduğu iş yerinden ayrılmasının nişanın bozulması sebebine dayandırması mümkün görülmediğinden 6.400,00 TL maddi tazminat talebinin reddine, ayrıca gerekçesi yukarıda da açıklandığı üzeri davalı karşı davacının kişilik haklarına herhangi bir saldırı olmadığı nişan bozulması nedeni ile duyduğu üzüntünün doğal üzüntü olması sebebi ile 20.000,00 TL manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Asıl davada nişan hediyelerinin aynen, olmadığı takdirde bedelinin iadesi, karşılık davada ise nişanın bozulması nedeniyle 6.000 TL manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece asıl ve karşılık davaların kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm taraflarca karşılık davaya hasren temyiz edilmiştir....
Mahkemece, maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat yönünden ise ihtiyati tedbirin haksız olduğunun kabulü ile haksız tedbir nedeniyle manevi tazminat istenebileceği gerekçesiyle manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu, tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK 24), isme saldırı (TMK 26), nişan bozulması (TMK 121), evlenmenin feshi (TMK158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (BK 47) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (BK 49). Bunlardan T.M.K.’nun 24. maddesi ile BK’nun 49. maddesi daha kapsamlıdır....
Mahkemece, davacı (birleşen dosyada davalı) ... yönünden, maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 8.233 TL maddi tazminatın nişan bozulma tarihi olan 16.01.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı( birleşen dosyada davacı) Kerim'den alınarak davacı (birleşen dosyada davalı) ...'e verilmesine, manevi tazminat talebinin reddine, davacı ...'in maddi tazminat talebinin reddine, davalı (birleşen dosyada davalı) Kerim yönünden nişan hediyeleri iade edildiğinden konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dava nişanın bozulması nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. 1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı (birleşen dosyada davalı) ... ve davacı ...'...
Maddi tazminat istenebilmesi için nişan haklı bir sebep olmaksızın bozulmuş olmalı ya da nişan taraflardan birine yükletilebilen bir sebeple bozulmuş olmalıdır. Davacı-davalı iddiasını kanıtlarsa uygun bir tazminata hükmedilir. Davacı-davalı iddiasını her türlü delille ispat edebilir. Somut olayda davacı-davalı taraf, nişanın bozulması nedeniyle nişan hediyelerinin iadesi yanında maddi zarar uğradığını iddia ederek maddi tazminat isteminde bulunmuş, mahkemece davacı-davalının maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, davacı-davalı taraf, nişanın davalı-davacının kusurlu davranışları sonucu bozulduğunu ispat edememiştir. Hal böyle olunca davacı- davalının maddi tazminat isteğinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
b-Taraflar arasındaki asıl dava olan nişan bozmadan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat ile, karşı dava olan nişan bozmadan kaynaklanan manevi tazminat davalarının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 3.Hukuk Dairesi’nin 02.10.2018 tarih 2016/21682 esas 2018/9357 karar sayılı ilamı ile nişanda takıldığı tanık beyanları ve bilirkişi raporu ile sabit olan 2 adet bilezik ve 2 adet gerdanlık seti yönünden ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna, bu yönden hükmün bozulmasına, davacı-karşı davalı erkeğin sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. Karşı davada verilen manevi tazminatın reddine ilişkin hüküm davalı- karşı davacı kadın tarafından temyiz edilmeyerek, asıl davada manevi tazminatın reddine ilişkin bölümü bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşmiştir....
Davalı-karşı davacı; haksız ve dayanıksız açılan davanın reddi ile 58.100 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminatın kabulüne karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; davacı-karşı davalıların maddi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile 16.563,07 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı-karşı davacıdan tahsil edilerek eşit oranda davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinin reddine, davacı karşı davalı ...'ın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 7.000,00 TL manevi tazminatın davalı karşı davacıdan tahsil edilerek davacı-karşı davalı ...'a verilmesine, davacı-karşı davalının fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine, karşı davada, davalı-karşı davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 8.350,00 TL mutad dışı hediye bedelinin davacı-karşı davalı ...'...
Mahkemece, asıl dava yönünden, 7.240 TL tutarındaki nişan hediyelerinin iadesine, sair taleplerin reddine, karşılık dava yönünden ise, maddi tazminat talebinin reddi ve manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 5.000 TL manevi tazminatın davacıdan (karşılık davalı) tahsiline karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının tüm, davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir. TMK'nun 121.maddesine göre, nişanın bozulmasından kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan (nişanlıdan) manevi tazminat olarak uygun bir miktarda para ödenmesini isteyebilir. Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır....
Davalı/k.davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin nişanın bozulmasından sonra psikolojisinin bozulduğunu, davacı/k.davalının ve ailesinin müvekkilinin ailesine yönelik olan davranışları, fiziki saldırıya varan eylemleri, müvekkiline yönelik taciz ve baskılarının manevi tazminat taleplerini haklı kıldığını, yerel mahkemece tanık beyanları dahi gözetilmeden kurulan hüküm usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece hediyeleri iadesine ilişkin hükmün de hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle kararının kaldırılmasına, talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Asıl davanın konusu, nişanın bozulmasından kaynaklanan hediyelerin iadesi ve maddi-manevi tazminat; karşı davanın konusu ise manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, hediyelerin iadesi yönünden asıl davanın kabulüne, karşılıklı tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, hükme karşı taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
Nişan ilişkisi yalnızca nişanlanan taraflar arasında meydana gelir, bu nedenle nişanın bozulmasının manevi sonuçları da yalnızca bu taraflar arasında etkisini gösterir.Somut olayda nişanlı davalı taraf, başkasıyla kaçarak nişanı bozduğunu kendisi ikrar etmiş, tanık beyanlarıyla da sabit görülmüştür. Bu nedenle nişanın bozulmasında kusurlu olduğu, davacı olan nişanlının da bu olay nedeniyle kişilik haklarının saldırıya uğramış olduğu ortadadır. Ne var ki az evvel bahsedildiği gibi nişan yalnızca nişanlanan taraflar arasında bir ilişkidir. Nişanın bozulmasından dolayı salt üzüntü duyduklarını iddia ederek davacı nişanlının anne ve babası davalı nişanlıdan manevi tazminat isteyemeyeceği gibi, diğer davalı olan nişanlı tarafın kaçtığı ... da manevi tazminatla sorumlu tutulamaz....