Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE: Dava; nişan bozulması iddiasına dayalı nişan hediyesi olarak verildiği belirtilen taşınmazın tapusunun iptali ve tescili, mümkün olmadığı takdirde 142.000,00 TL taşınmaz bedelinin ödeme tarihinden itibaren faiziyle birlikte tahsili, karşı dava ise; nişanın haksız ve karşı tarafın kusurlu eylemi sebebi ile bozulması iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir....

Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, davanın genel hükümlere göre genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemesinde görülerek işin esası ile ilgili bir karar verilmesi gerektiğinden görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, dava şartı yokluğundan dava dilekçesinin reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 25/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Maddi tazminat istenebilmesi için nişan haklı bir sebep olmaksızın bozulmuş olmalı ya da nişan taraflardan birine yükletilebilen bir sebeple bozulmuş olmalıdır. Davacı iddiasını kanıtlarsa uygun bir tazminata hükmedilir. Davacı iddiasını her türlü delille ispat edebilir. Somut olayda davacı taraf, nişanın bozulması nedeniyle maddi zarar uğradığını iddia ederek maddi tazminat isteminde bulunmuş ise de, davacı taraf, nişanın davalının kusurlu davranışları sonucu bozulduğunu ispat edememiş olup, mahkemece davacının maddi tazminat isteminin reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun olduğundan, bu hususa yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir. 4721 sayılı TMK'nın 121. maddesi; "Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir." şeklinde düzenlenmiştir....

    Davalı-karşı davacı kadının tanıkları ... beyanlarından "kadının 6.1.2014 tarihinde doğum yapmak üzere, yanında ...olduğu halde Samsun'a gittiği, yolculuk sırasında, davacı-davalı erkekten kendi kız kardeşinin nişan töreninde takmak üzere ziynet eşyalarını getirmesini istediği, erkeğin ise nişan törenine katılmayacağını ye takıları getirmeyeceğini söylediği, bilahare davalı-karşı davacı kadının babası ... ile erkeğin ağabeyi arasında yapılan görüşmede, davacı-karşı davalı erkeğin ağabeyinin "ziynetlerin kasada olduğunu ve anlaşmalı boşanma halinde 2 bileziği iade edeceklerini" söylediği anlaşılmaktadır. Toplanan delillerden; doğum için ailesinin yanına Samsun'a giden davalı-karşı davacı kadının çok miktardaki ziynet eşyasını yanında götürmesi hayatın olağan akışına aykırı olup, davacı-karşı davalı erkeğin tanıklarının olayların oluşuna ve hayatın olağan akışına aykırı beyanlarına üstünlük tanınarak davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

      Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünü Dava, nişan bozmadan kaynaklanan maddi manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 4. maddesine göre: “Aile Mahkemeleri, 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun üçüncü kısım hariç olmak üzere İkinci Kitabı ile 3.12.2001 tarihli ve 4722 sayılı Türk Medenî Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna göre, Aile Hukukundan doğan dava ve işleri görür" hükmü getirilmiştir.Dava konusu nişanın bozulması nedeniyle maddi ve manevi tazminat ile hediyelerin geri verilmesine ilişkin hükümler 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun Aile Hukukuna ilişkin İkinci Kitabın 1.kısmın, 1.bölümünde düzenlenmiştir.Bu durumda davanın Aile Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir....

        Yukarıda da açıklanmaya çalışıldığı üzere, somut olayda, davacı lehine uygun miktarda manevi tazminat takdiri gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi yönünde karar verilmesi doğru olmayıp, Davacı vekilinin istinaf isteminin yukarıda gösterilen nedenlerle kabulü ile HMY.nin 353/1- b-2 maddesi gereğince kararın bütünüyle kaldırılmasına, yerine aşağıdaki şekilde yeni hüküm oluşturulmasına, karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kâğıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada, davalı tarafından nişanın haksız bozulması nedeniyle nişan için yapılan harcamalar ve alınan hediyeler karşılığı 6.000 TL ile davalıya borç olarak gönderilen 15.495 TL olmak üzere toplam 21.495 TL maddi tazminat ile bu nedenle duyulan üzüntü karşılığında 15.000 TL manevi tazminatın tahsili talep ve dava edilmiştir....

          nın olayda akit öncesi sorumluluğu bulunduğu halde tazminat şartları oluşmadığı gerekçesi ile hükümde belirtildiği şekilde karar verilmesi hatalıdır. O halde, taraf delilleri toplanarak tazminat kalemleri yönünden hüküm verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddi kararı bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 22/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Bu nedenle, davacı tarafın manevi tazminat isteminin reddi gerekir.Diğer taraftan, 4721 sayılı TMK. nun 120/1.maddesinde; “Nişanlılardan biri haklı bir sebep olmaksızın nişanı bozduğu veya nişan taraflardan birine yükletilebilen bir sebeple bozulduğu takdirde; kusuru olan taraf, diğerine dürüstlük kuralları çerçevesinde ve evlenme amacıyla yaptığı harcamalar ve katlandığı fedakârlıklar karşılığında uygun bir tazminat vermekle yükümlüdür. Aynı kural nişan giderleri hakkında da uygulanır.” hükmü getirilmiştir. Somut olayda, davacı evlilik birliğinin gerçekleşeceği inancıyla düğün salonu kiralayıp mobilya aldığını ileri sürerek, maddi tazminat isteminde bulunmuştur. Davacı tarafça dosyaya sunulan sözleşme örneğinden; düğün salonunun, dava dışı ... tarafından kiralandığı anlaşılmaktadır. Öte yandan; evlenme amacıyla aldığı mobilyaları istemediğini bildiren davacı yararına maddi tazminata hükmedilmesi yerindedir....

              un bizzat kendisine tebliğ edilerek, temyiz için gerekli sürenin de beklenmesinden sonra, dosyanın gönderilmesi için GERİ ÇEVRİLMESİNE, 24.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu