WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

G E R E K Ç E Uyuşmazlık, canlı yayınlanan televizyon programı sırasında söylenen sözler nedeniyle manevi tazminat isteminden kaynaklanmaktadır. İDM'nce yukarıda gösterilen gerekçelerle manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir. 6098 Sayılı TBK. 49 maddesi gereğince kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür. 50/1.fıkrası gereğince zarar gören zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. 58/1.fıkraya göre kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir. 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesi gereğince re'sen gözetilecekler dışında istinaf dilekçesinde gösterilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan incelemede; (I) Dava ilk önce Milas 3. AHM'de aile mahkemesi sıfatıyla açılmış ve bu mahkemenin 2015/814 E. - 2017/509 K. sayılı 14/09/2017 tarihli kararıyla maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddine karar verilmiştir....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * nişanın bozulması sebebiyle manevi tazminata ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay * 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay * 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 28.01.2008...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen tazminata ilişkin davada ... 1.Aile Mahkemesi ve ... 3.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü; -K A R A R- Dava, davacının bir kısım maddi ve manevi zararlarının tazmini istemine ilişkindir. Aile Hukuk Mahkemesince; davacının çocuğun yetiştirilmesi nedeniyle davalıdan katkı istemesi alacak davası niteliğindedir. Törende takılan takıların iade edilmemesine dayalı dava da alacak davası niteliğindedir. Diğer manevi tazminat talebi ise kendisinin resmi evlilik olacağına ilişkin kandırılmasına dayanmakta olup, BK 41 vd. Maddelerinde düzenlenen haksız fiile ilişkin tazminat davasıdır. Davacının yargılamaya ilişkin üç talebi de Aile Mahkemesinin görev alanında değildir, gerekçeleriyle görevsizlik kararı verilmiştir....

      Bilindiği üzere; manevi tazminat, haksız bir eylemin yarattığı üzüntünün, duyulan elem ve acıların giderilmesini amaçlayan bir ödencedir. Manevi zarar, mal varlığına dokunmayan, yaşam, sağlık, namus, sır, aile mahremiyeti gibi mal varlığı harici varlıklarda meydana gelen azalma olup, bu zarar manevi tazminatla giderilmeye, azaltılmaya çalışılmıştır. Bir nişanın bozulmasının, taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratması ve menfaatleri haleldar etmesi doğaldır. Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Ne var ki, davacı nişanın bozulması nedeniyle, fahiş bir zarara uğramış ve bu nedenle kişilik hakları da saldırıya uğramış ise bu durumun ispatı halinde manevi tazminata hükmedilebilir. Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır....

        davacının Nişanlısının yüzüne dahi bakmadığını, nişanlısını arayıp sormadığını, tatile gittiğini, Tatil dönüşü de aracılar göndererek altınları takıları ve hediyeleri istediğini, Gelen aracıların nişan atılmasını engellemek için değil sadece hediye ve takıları almak için aracı olduklarını, Nişanın atılmasından sonra da karşı tarafın sürekli davacının nişan attığını söyleyerek bir sürü dedikodulara sebep olduklarını, bu durumdan davalının psikolojik olarak etkilendiğini belirterek asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne 15.000 TL manevi 15.000 TL maddi tazminatın davacıdan alınarak davalıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nişanın bozulması nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 1.024.65 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Ancak, "adli yardımlı" davacı hakkında dava dilekçesinde manevi tazminat talebine ilişkin olarak ıslah ile birlikte faiz istendiğine göre, hükmedilen manevi tazminat miktarına faiz işletilmesi gerekirken, mahkemece; bu konuda hüküm kurulmaması doğru değilse de, belirtilen hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm fıkrasında yazılı bulunan "25.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline" cümlesinin yerine "25.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline" cümlesinin yazılması suretiyle hükmün HUMK'nun 438/VII. maddesi gereğince düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.12.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * nişanın bozulması sebebiyle manevi tazminata ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay * 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay * 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 28.01.2008 (pzt.)...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi sıfatıyla) Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 08/02/2013 gününde verilen dilekçe ile nişanın bozulması nedeniyle ziynet eşyalarının iadesi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 21/04/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, manevi tazminat talebinin ise reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                Somut olayda; tarafların, 01.09.2011 tarihinde nişan törenlerinin yapıldığı, düğün töreninin ise 24.08.2012 tarihinde yapılmasının kararlaştırıldığı; nişanın ise, Ramazan ayı içerisinde bozulduğu taraf ve tanık beyanları ile sabittir. Ancak; davacı-karşı davalının kız kardeşlerinden tanık S.. B.., 2012 yılı Ramazan Bayramı'na 1 (bir) hafta kala nişanın bozulduğunu, tanık N.. K.. ise, nişanın düğünden 1 (bir) hafta önce bozulduğunu; davalı- karşı davacı tanığı G. B. 'in ise 2012 yılı Temmuz ayı sonunda, düğünden yaklaşık 1 ay önce, nişanın bozulduğunu bildirmiş, ancak mahkemece tanık beyanları arasındaki çelişki giderilmemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu