"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak Dava, nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin iadesi istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında bulunduğundan, dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 26/12/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Nun 121. maddesine göre, nişanın bozulması yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. Bilindiği üzere; manevi tazminat, haksız bir eylemin ..... yarattığı üzüntünün, duyulan elem ve acıların giderilmesini amaçlayan bir ödencedir. Manevi zarar, mal varlığına dokunmayan, yaşam, sağlık, namus, sır, aile mahremiyeti gibi mal varlığı harici varlıklarda meydana gelen azalma olup, bu zarar manevi tazminatla giderilmeye, azaltılmaya çalışılmıştır. Nişanın bozulmasının, taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratması ve menfaatleri haleldar etmesi doğaldır. Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Bir kere nişanlandıktan sonra tazminat ödeme tehdidi altında bulunmak suretiyle evlenmeyi taraflar için zorunlu hale getirebilecek şekilde manevi tazminata hükmedilemez....
Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, nişanın bozulmasından kaynaklanan maddi - manevi tazminat ve evlendikten sonra oturmak için alınan taşınmaza yönelik davacıların yaptığı katkının tazmini istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davacı ... ile davalı ... arasındaki nişanın bozulması nedeniyle maddi ve manevi zarara uğrayan davacıların tazminat talep ettiği, davanın niteliğine göre davaya bakma görevinin aile mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Aile Mahkemesince ise, taşınmaz alımı ve taşınmaza davacı tarafından maddî katkı sağlandığı iddiası taraflar arasında evlilik bağı kurulmadan önce gerçekleştirilmiş bulunduğundan davanın bu kısmına yönelik tefrik edilerek asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava; nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin iadesi istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine 13/09/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
DAVA TÜRÜ : Kişisel eşyanın iadesi Uyuşmazlık, nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin iadesi ve tazminat istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay ... Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 15/04/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı-Tazminat Uyuşmazlık, nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin iadesi ve tazminat istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında bulunduğundan, dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 10/05/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
GEREKÇE: Dava; nişan bozulması iddiasına dayalı nişan hediyesi olarak verildiği belirtilen taşınmazın tapusunun iptali ve tescili, mümkün olmadığı takdirde 142.000,00 TL taşınmaz bedelinin ödeme tarihinden itibaren faiziyle birlikte tahsili, karşı dava ise; nişanın haksız ve karşı tarafın kusurlu eylemi sebebi ile bozulması iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir....
Ancak nişanın bozulması nedeni ile fahiş bir zarar doğmuş ve bu nedenle kişilik hakları da saldırıya uğramış ise bu durumun ispatı halinde manevi tazminata hükmedilebilir. Yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya dönüldüğünde; nişanın davalı tarafından sebepsiz yere mesaj atarak bozulduğu, davacı ...'nın kusursuz olup çektiği üzüntü göz önüne alınarak davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, yukarıda anılan yasal düzenlemeler ve açıklamalar ile olayın özellikleri bir arada değerlendirildiğinde, davalının mesaj atarak nişanı bozması, davacının kişilik haklarına saldırı teşkil etmez. Buna göre, davacının manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde manevi tazminat isteminin kısmen kabülüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Davalının, davacının lehine hükmedilen manevi tazminata dair istinaf başvurusu yönünden; Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir (TMK m.121). Nişanın bozulmasından dolayı talep eden lehine manevi tazminata hükmedilebilmesi için, nişanın haksız olarak bozulmasının yanında, manevi tazminat talep edenin kişilik haklarının da ihlal edilmiş olması gerekir. Nişanın bozulması, doğal olarak taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratır ve menfaat ihlaline neden olur. Ancak sırf, nişanın bozulmasından dolayı duyulan üzüntü ve hayal kırıklığına uğranılmış olması manevi tazminata hükmedilmesi için yeterli değildir. Doğal olan üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Zira, manevi tazminata karar verilebilmesi için istemde bulunan nişanlının kişisel haklarının fahiş olarak zarara uğramış olması gerekir....
Dairemiz 24/05/2018 T. ve 2016/19432 E. - 2018/5848 K. sayılı ilamında; davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddi ile nişanın bozulması nedeni ile doğal olan üzüntü sebebi ile oluşan menfaat ihlali için manevi tazminata hükmedilemeyeceği, ancak nişanın bozulması nedeni ile fahiş bir zarar doğmuş ve bu nedenle kişilik hakları da saldırıya uğramış ise bu durumun ispatı halinde manevi tazminata hükmedilebileceği, temyize konu uyuşmazlıkta davalının sebep göstermeden nişanı bozduğunun anlaşıldığı ve bu hali ile davalının, davacının kişilik haklarına saldırırarak doğal üzüntüyü aşan şekilde manevi zarara (objektif zarar) yol açtığından söz edilemeyeceği, bu itibarla manevi tazminat koşullarının somut olayda bulunmadığı gözetilerek bu istem bakımından red kararı verilmesi gerekirken kabulü doğru olmamış, bu husus da bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesi ile bozulmuştur....